Merhaba,
Nasılsınız? İyisinizdir umarım. Bol bol yorum yapmayı unutmayın, olur mu?
Keyifli okumalar.
🍓🍰
Siz: Sen yine yoksun,
Siz: Günler geçti Bilinmeyen.
Siz: Bana olan kızgınlığın, kırgınlığın geçmedi mi?
Siz: Benimle konuşmasan bile en azından mesajlarımın sana ulaşmasını sağla.
Siz: Senin en azından buralarda olduğunu bileyim.
Siz: Yeniden özür dilerim,
Siz: O gün sinirliydim ve sana patlamış oldum.
Siz: Yazdıktan sonra pişman oldum ama iş işten geçmişti.
Siz: Benimle konuşmak istemesen bile en azından bana söyle, olur mu?
Mesajlaşmadan çıkarak telefonu cebime koydum ve Kuzey'e yaslandım. Dershane bitmişti ve şimdi Rüzgar'ın evine gidiyorduk maçı izlemek için. Kuzey'in talimatıyla durakta indiğimizde yürümeye başlamıştık.
Rüzgar bizden biraz önce dershaneden çıkıp gelmişti.
Çok sürmeden bir siteye girmiştik. Beyaz ve gri renklerde müstakil evler yan yana sıralanmıştı. Dış cephesi koyu gri, kapısı ve cam çerçeveleri siyah olan evin kapısında durmuştuk.
Kuzey kapıyı çaldığında birkaç saniye sonra açıldı. Rüzgar, üzerinde olan forma ile açığında selamlaşarak içeriye girmiştik. Montumu kapının yanında olan askılığa Rüzgar'ın göstermesiyle astıktan sonra tişörte bakmıştım.
Üzerimde siyah, göğüs kısmında arması olan bir kapüşonlu vardı. Armanın hemen altında beyaz renkle 1905 yazılmıştı.
Göz göze geldiğimizde dudaklarının kenarlarının gerildiğini gördüm. Birlikte içeriye girdiğimizde herkesin çoktan koltuklara kurulduğunu fark ettim.
Maç başlayana kadar aramızda sohbet dönmeye başlamıştı. Maç başladığında ise sessizlik oluşmuştu. Galatasaraylılar ve Fenerbahçeliler olarak ikiye ayrılmıştık.
Tansiyon ara ara yükseliyor, ipler geriliyordu ama ilk yarı sıfır sıfırlık skor ile bitmişti. "Hani ne oldu? Bitirecektiniz bizi?" dedi Yaman alayla.
Yenilgiye uğramamak için gol yemediklerine şükrediyor olmalıydı.
"Maç doksan dakikalık yalnız. İlk kırk beş dakikası sıfır sıfır bitti diye ikinci kırk beş dakikası da sıfır sıfır bitecek değil," dedim aynı onun gibi alaycılıkla.
"Umut fakirin ekmeğidir," diyerek devam etti.
"Umut fakirin ekmeği ise bunu şampiyonluklara göre diyelim."
Yaman susarken arkama yaslandım. "Senin kadar fanatiğini görmedim ben Ebrar," dedi Mine hayret ederek. Omuz silktiğim sırada Yaman ortaya atladı.
"Ben gördüm!"
Mine merakla baktı ona. "Kim?"
"Rüzgar, tıpatıp aynısı. Böyle sakin durduğuna bakmayın, Galatasaray bir maç kaybetse ondan agresifi, sinirlisi olmaz."
İstemsizce Rüzgar'a baktığımda ifadesizce Yaman'a bakarken gördüm. Yaman'a baktığımda sırıtarak Rüzgar'a bakıyordu. Aralarındaki ilişki arkadaşlıktan daha fazlasıydı ve bu çok güzel bir şeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saman Sarısı | Texting DÜZENLENIYOR
General FictionGözlerini kırpmadan bana bakarken dudaklarımda yavaşça bir tebessüm oluştu. Bağdaş yaptığımız bacaklarımız birbirine değerken dayanamayıp konuştum. "Böyle susarak birbirimize bakmaya devam mı edeceğiz?" Dudağının kenarından başlayan gülümseme tüm du...