Bankta oturuyor, hepimiz Aras'ı bekliyoruz. "Aras gelmeyi planlıyor mu acaba?" diye sordu Timuçin."Babam zor biridir. Konuşup ikna etmesi biraz zaman alır." dedi Arel.
Ben zaten şimdiye kadar bu Ateş ailesinden olupta kolay birini görmedim. Babadan oğula genetik heralde.
Eda "Bizi almazlarsa ne yapıcaz?" diye sordu. Evet çok mantıklı bir soru.
Hepimiz dönüp Çakır'a baktık. "Hiç bana bakmayın. Bende alfabe B ye kadar gençler. Şu aklınızı götünüzden çıkartıp biraz plan yapın."
Caner, Çakır'ın kafasına şaplak attı. Çakır da orta parmağını kaldırıp salladı.
Hepimiz oturup düşünmeye başladık. O anda Aras koşarak yanımıza geldi.
"Gençler iş halloldu. Seda ve Eda artık okulun yeni öğrencileri." dedi Aras.
"Yuppi bizde artık bu okuldayız. " dedi Seda. El ele tutuşup koşarak sınıfa gittiler.
"Biri bunları durdursun." dedi Ayberk elini alnına vurarak.
Çakır bir anda ortaya atladı. "Bugün okuldan kaçalım mı?"
"Ne alaka oğlum. Ne işimiz var?" diye sordu Caner.
Arel girdi araya. "Hem izin alıpta çıkabiliriz. Kaçmaya gerek yok." dedi.
"Onu bende biliyorum avel. Maksat ekşın olsun diye dedim de sizde tık yok oğlum. Sizin eğlence ruhunuz ölmüş." dedi Çakır. Ardından devam etti. "Benim manit nerde ya?" diyip etrafa bakındı.
Caner ortaya atladı. "Burdayım."
Caner, Çakır'la manita olmaya o kadar alıştı kı Ada'yı unuttu. Çakır manitim dediğinde direk ortaya atlar oldu.
"Senin üstünden tır geçti. Senden ayrıldım. Yenisi nerde? Yağız!!!!" diye bağırdı.
Caner ayağa kalktı. "Lan oğlum sen onunla ne ara yakınlaştın o kadar? O hâlâ düşman."
Çakır gülerek elini Caner'in omzuna attı. "Kıskanıyorum demiyor da."
Caner eline vurdu. "Ne alakası var lan top!!"
Yağız yanımıza geldi. "Az önce bana mı seslendiniz?"
Çakır, Yağız'ın koluna girdi. "Hadi bebeğim gidiyoruz."
Yağız şaşırarak Çakır'a baktı. "Nereye?"
Çakır elini Yağız'ın yüzünde gezdirdi. "İlk datemize bebeğim."
Yağız, Çakır'ı kucaklayıp kapıya doğru koştu. Oha bunlara bak sen ne ara bu hale geldiler.
Caner sinirlendi. "Oğlum ne ara bu kadar içli dışlı oldu bunlar. Sikerim ha!!"
Caner ve Çakır'ın dostluğu bizim için başkaydı. Yağız ortaya çıkınca Çakır ona musallat oldu. Aslında bu da çok eğlenceli.
Çakır, Yağız'ı durdurdu. "Hayır kaçmak istiyorum ben. Demirlerden."
İkisi demirlere koştular. Biz umursamadan konuşmamıza devam ettik.
"Şimdi bu Eda ve Seda nasıl, nerden başlayacaklar?" diye sordu Timu.
Güldüm. "Onlar başlayacakları yeri çok iyi biliyorlar. Onlara bırakıp bi kahve içmeye gidelim."
Binanın içine gireceğimiz an bir ses duyduk. Anlamayıp tekrarlamasını bekledik.
"CAAĞĞNERRRRR!!"
Çakır'ın sesini duyar duymaz koşarak arka bahçeye gittik. Yağız çıkmıştı bile ama Çakır demirde asılıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOLEJ GÜNLÜĞÜ 3 - SON YIL
Novela JuvenilYaz tayfasının ateş kolejine gelmesiyle birlikte eğlence, aşk, kavga ve salaklık hiç eksik olmayacak bu yıl.