Özür Dilerim Öğretmenim

5. Bölüm

Nefes egzersizlerimi tamamladıktan sonra 'Selam' yazarak Onur hacaya gönderdim. Kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı ve bunu yapabilecek olan tek kişinin o olduğunu düşünüyordum. gelen mesaj sesiyle treni kaçırmak üzere olan yolcu gibi hızla telefonu açtım neydi lan benim ekran kilidim? Hah! Tamam buldum.

Onur Gencer: ooo selam

Ooo? Mesaj attığım için sevinmiş miydi yani?
Evet biliyorum şu an ota boka ümitlenmenin dibine vurdum

Ceyda Acar : N'aber ?

Onur gencer: haberler sende.

Haberler bende mi yuh! yoksa her şeyi öğrendi mi?

Ceyda Acar: Derken ?

Onur Gencer: şimdiye kadar sen sordun ben cevapladım sıra sende yani.

Aman! Sanki ne cevaplamış. Alt tarafı 'birinden hoşlanıyormusun?' diye sordum o da 'hayır' demişi doğru söylediğinden bile emin değildim. Ama eğer söylediğini kabul etmezsem benimle konuşmazdı bu pek tabii hakkıydı ama benim için asıl sorun konuşacak konu bulamamamdı ve gerçekten buna çok ihtiyacım vardı.

Ceyda Acar: peki sor bakalım.

Onur Gencer: kimsin sen ? Neden bana mesaj attın.

Ceyda Acar: konuşmak , tanışmak için neden olacak. Seni arada görüyordum görev yaptığın liseye giderken sevimli geldin gözüme.

Onur Gencer: pekala ismin ne ? Sakın Ceyda deme fakesin belli üstelik bu benim bir öğrencimin ismi

Siktir!

Ceyda Acar: Duygu Elif Yener
(Nerden de aklıma geldiyse.)

Onur Gencer: pekala sn. Duygu Elif Yener bana mesaj attığın aynı saatte Osman hocaya da istek atmışsın , bu ne yaman çelişki?

Bu Osman hocaya beni sorduğu anlamına geliyordu?!
Bilmezden gelmeye karar verdim.

Ceyda Acar: Osman hoca dediğin Osman Pektaş mı?

Onur Gencer: Evet

Ceyda Acar: ahah öğretmen miymiş o?

Onur Gencer: Yani bilmiyor muydun?

Ceyda Acar: Hayır sadece senin arkadaşın olduğu için eklemek istedim. Yani senden hoşlanıyorum ve seninle ilgili herşeyi, hayatındaki herkesi tanımak istiyorum.

Bu nasıl bir itirafır böyle benim bile inanasım geldi Duygu olduğuma.

Onur Gencer: Ama ben seni tanımıyorum, beni seçmendeki amacı anlamıyorum, sen beni gördüğünü, tanıdığını, hatta beni sevdiğini söylüyorsun ama ben hayali biriyle konuşuyormuş gibi hissediyorum.

Ceyda Acar: seni seçtim çünkü sevimlisin, merhametlisin ve yakışıklısın yetmez mi?

Diğer söylediklerini cevaplamak istemiyordum aslında bir bakıma haklıydı ben kendim gibi konuşmuyordum onunla. Hatta ben olduğumu anlamasın diye başka kelimeler seçiyordum, noktalama işaretlerini koymuyordum mesela yakışıklı kelimesini nasıl yazdığımı siz düşünün!

Emindim, beni bulamazdı şu aralar hayata sadece bir kere geldiğimi ve istediğim gibi yaşamam gerektiğini düşünüyordum. Ve ileride acaba bunu yapsaydım ne olurdu? Sorusu kalmaması için elimden geleni yapacaktım. Kim bilir belki ileride çocuklarıma, hatta torunlarımaa anlatacağım değişik anılarım olurdu ve hikayenin sonunda göğsümü gere gere "eğer cesaret edemeseydim bunları yapamazdım" deyip uzunca bir konuşma yapabilir ve sonucunu cesaretli olun, korkmayın gibi öğütvari şeylere bağlayabilirdim. Yavru tavşanlar aşkına az önce yeni bir kelime icat ettim sanırım, yada öyle birşey işte TDK bana çok şey borçlu.