Medya; Deniz bebeğim❤️
(Saçlarını tekrar siyaha boyatmış)Öncelikle 100K okunma olduk ve çok mutluyum. Bütün okuyan, oy veren, yorum yapan herkese çok teşekkür ederim. Bu kadar olabileceğimi asla tahmin etmiyordum. Bu birazcık benden çok bizim başarımız sizler olmasaydınız olmazdı. Hepinize binlerce kez teşekkür. İyi ki varsınız 🥰❤️
Bu hikâyeye başladığımdan beri hep destek olan TerryMcAuliffe , burada tanışıp arkadaş olduğum, desteğini hiçbir
zaman esirgemeyen kakaolu_suluman 'a ayrıca teşekkür ederim. İyi ki varsınız. Bu bölüm size gelsin❤️Bu arada soru cevap yapacaktık, onları da bölüm sonuna koyuyorum.
Herkese keyifli okumalar❤️❤️
İlk kez gördüğü bu çocukla kaşlarını çatmıştı Deniz. Kendisine bir hayli yabancı gelen çocuk onu tanıyordu belli ki. Ama çok tuhaf hissediyordu. Onda pekte iyi olmayan şeyler seziyordu. Ne yapacağını bilemez bir şekilde kapıda kalmışlardı. Beklentiyle Deniz'in gözlerinin içine bakıyordu Ahsen.
"Şey kusura bakma. İçeriye gelmek ister misin?" Karşısındaki çocuğa kibarca gülümsedi Ahsen çok iyi rol yaparak. Birlikte salona geçtiklerinde yan yana oturmuşlardı. Garip bir sessizliğin ardından boğazını temizledi Ahsen.
"Kurtulmana o kadar çok sevindim ki. Uzun zamandır herkes perişan olmuştu. Neyse ki şimdi iyisin." Deniz nasıl bir tepki vermesi gerektiğini bilmiyordu. Karşısında oturan kişi gözüne hiç samimi gelmiyordu.
"Teşekkür ederim ama ne yazık ki seni hatırlayamadım. Kusura bakma kısa süreli bir hafıza kaybı yaşıyorum." Ahsen'in gözlerinin parladığına bizzat şahit oldu Deniz. İçi iyice sıkılmaya başlıyordu.
"Sorun değil canım. Daha önce tanışamamıştık. Kısmet bugüneymiş." Denizde zoraki bir şekilde gülümsedi. Birazcık kendinden bahsetti Ahsen. Deniz onu dinlerken kibirli bir insan olduğundan emin oldu. Kapı sesi duyunca annesinin geldiğinden emin oldu. Ahsen tedirgin bir bakışla kapıya baktı.
"Annem gelmiştir. Markete gitmişti. Hemen döneceğim." Ahsen onaylayınca salondan ayrıldı Deniz. İçinde garip bir his vardı. Hiç hoşlanmamıştı bu çocuktan. Ahsenin ise keyfine diyecek yoktu. Hafızasının olmaması tabii ki işine gelecekti. Şimdilik sakince planlar yapmalıydı. O sırada telefonuna gelen mesajla dikkati dağıldı.
Berk: Müsaitsen bir şeyler yapalım?
"Of. En kısa sürede senden de kurtulmam lazım." Diyerek teklifi kabul etti.
Siz: Olur bir işim yok. Yarım saat sonra buluşalım, konum atarım.
Berk: Tamam
Deniz içeriye geri döndüğünde çıkmak üzere olan Ahsen'i gördü.
"Gidiyor musun?"
"Evet. Bir arkadaşımla buluşmam gerekiyor da. Hasta ziyareti kısa olur ama yine geleceğim." Deniz bir şey demeden gülümsemekle yetindi. Çıkışa kadar ona eşlik edip son kez vedalaştılar. Kapıyı kapattığında derin bir nefes aldı.
"Ne kadar değişik bir çocuk." Daha sonra annesiyle oturup eski zamanlardan konuştular. Ailesi de Barlas kadar bir an önce hatırlaması için uğraşıyordu. Zamanının ne çabuk geçtiğini ikisi de anlamamışlardı. Ufakta olsa Deniz bir şeyleri yavaş yavaş hatırlamaya başlıyordu. Kendi aralarında gülüp eğlenirlerken kapıda onları izleyen Salih Beyden (Deniz'in babasının adını unuttum. Artık Salih) bir haberlerdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yan Benimle [bxb]
Ficção AdolescenteSakin bir hayat yaşayan Deniz'in hayatı bir gün gördüğü manzara karşısında tamamen değişecektir. Olaylar peşin sıra Deniz'in yakasını bırakmayacak ve onu bir seçim yapmaya zorlayacaktır. Bu seçim ona hem hayatın'ın aşkını getirecek hem de üzüntüleri...