SAVCI HANIM

15. BÖLÜM

Kolumdaki ağırlık yüzümü buruşturmama neden olmuştu. Gözlerimi yavaş yavaş yeni güne açmıştım. Dün gece Öykü ile birlikte uyumuştuk. Şuan Öykü kolumun üzerinde yattığı için kolumu hissetmiyordum. Yavaşca kafasıni kaldırıp yastığın üzerine koydum. Kolumun uyuşukluğu yüzümü buruşturmama neden olmuştu. Yataktan kalkıp banyoya geçtim şu lanet tatil yüzünden gece bavullarımızı hazırladığımız için geç yatmıştık. Şuan saat daha 8 olduğu için hala uykum vardı. Yüzümü soğuk su ile yıkayıp biraz olsun ayılmaya çalıştım. Odaya geri geçip Öykü'nün bacaklarının arasına sıkıştırdıği pikeyi çektim.

-"Kalk lan kart garı uyan artık sabah oldu"

Yüksek sesle hem konuşup hemde bacağına vuruyordum.

-"Bırak ya uykum var"

-"Kalk hadi uçağa yetişemiyecez"

Sonunda dayanamayıo gözlerini açmıştı. Etrafına bakıp gözlerini bana çevirdi.

-"Lanet gelsin yaa sabahın köründe tatilmi olurmuş."

Bir anda kapı açılmış Savaş 32 diş sırıtarak Öykü'ye bakıyordu.

-"Evet sabahın köründe tatil olur. 10 dakika içinde hazır olmazsan sırtıma atarak götürürüm seni."

Öykü sinirle Savaşa bakıyordu Savaş kapıyı kapatıp gitmişti. Dolaptan aldığım su yeşili şortlu tulumu üzerime geçirdim. Yarım kol göbeği açık beyaz tşörtüde içine giyip tulumun askılarını kollarımdan geçirdim. Saçlarımı tarayıp sadece rimel sürmüştüm. Arkamı döndüğümde Öykü'de giyinmişti. Kol çantama eşyalarımı koyup telefonumu elime aldım. Birlikte odadan çıkıp aşağı inmiştik. Kahvaltı masası çoktan hazırlanmış Sergen, Savaş ve Polat oturmuş bizi bekliyorlardı. Bizde yerlerimize oturunca yemeye başlamıştık. Canım pek birşey istemediği için azar azar almıştım tabağıma.

-"Tatil tatil dediniz biz tam olarak nereye gidiyoruz."

Zeki kuzenim asıl bilmemiz gereken soruyu sormuştu.

-"Kıbrıs'a gidiyoruz ya"

Savaş'ın umursamaz bir şekilde konuşmasıyla göz devirdim.

-"Peki daha önemli bir mesele var biliyorsunuz başında durup yönetmem gereken bir şirketim var benim."

-"Biliyoruz bir süre uzaktan toplantılara katılmaya devam edersin. Geri döndüğümüz zaman rahatca başında durmaya devam edersin"

Polat'ın açıklamasıyla Öykü bana bakmıştı.

-"Senin içinde iyi olur tatil hem kaç yıldır yoruldun."

Benim konuşmamdan sonra aklındaki soru işaretlerini yok etmişti.

-"O zaman tatil başlasın hadi kalkın"

Öykü tatil moduna geçmişti bir yandan gitmesekmi diye düşünmüyor değildim. Sevgili kuzenim eğlenmeyi çok seviyor. Ben ise sakin bir şekilde kafa dinlemeyi seviyorum.

-"Umay hanım odanız müsaitse bavulları alacaklar"

Sergen'in konuşmasıyla çantami elime aldım.

-"Müsait alabilirler"

Hep birlikte sofradan kalkıp evden çıkmıştık. Arabalar hazırlanmış bir çok adam etrafı kolluyorlardı. En öndeki arabanın açılan kapısıyla arka koltuğa bindim. Yanıma Polat oturunca kapılar kapanmıştı. Arka taraftaki arabayada Öykü ve Savaş binmişlerdi. Şöförün çalıştırdığı araba yavaşca evin bahçesinden çıkış yapmıştı. Havalimanına kadar sesizce oturmuştuk. Açılan kapılarımız ile arabalardan inip dış hatlar yazan taraftan geçmiştik. Güvenlikler Polat'ın etrafında pervane oluyorlardı. Özel jet yazan bölüme geçip bizi bekleyen uçağa bindik. 2 tane hostesin olduğu uçakta cam kenarına oturdum. Kızlar mini etekleri ile etrafta pervane oluyordu. Pardon Savaş ve Polat'ın etrafında dolaşıyorlardı.