Ahmet sahte hastalığı Harika ve Oğulcan'a anlattığında Harika öfkeyle kalktı. Aslında Harika hep böyleydi o yüzden Harika'ya olanları anlatmak iyi bir fikir değildi ama olmuştu işte olan...
Harika öfkeyle kalktı ve hemen Süsen'in yanında buldu kendini olanları Süsen'e anlattı. Başka biri olsa saklardı ama Harika'ya göre her şey basitti ona ihanet eden birinin hayatında yeri yoktu...
Süsen'i gaza getirdiği an olan olmuştu bile... Hemen hastaneye varmıştılar. Ali için olaylar bi an toparlanmıştı. Ahmet ona burayı terk etmesi için para vermişti zaten ama Rusya'dan gelen haber onu sevindirmeye yetmişti. Şirketi bi anda kurtulmuştu. Ali Bey yine her zamanki gibi dört ayak üstüne düşmüştü. Her şey yine ona göre ilerlemiş, kötüye bir daha gülmüştü kader. Süsen odanın kapısını kırarcasına açtı. Bu 2. böyle bağırışıydı babasına. İlki trajik bir annesini koruma iç güdüsüydü. Gerçi annesi ona hiçbir zaman onun gibi değer vermemişti ama annesini o rus kadınla aldattığını öğrendiği zaman 4-5 yaşlarındayken sanki gerçekten yetişkin biriymiş gibi ikinci ise buydu. Ağzına gelen her şeyi söyledikten sonra gelen başlanan anlamsız kavga
Süsen= Sen!! Nasıl yaparsın ya?! Nasıl
Ali= Ne yapmışım ben Süsen? Hem bak sana çok güzel haberlerim var. Şirketimiz kurtuldu.
Süsen= Bu değil mi? Tek derdin bu? Kızım ne yaşıyor ne yapıyor yok!!?
Ali= Ne oluyo Süsen?!
Süsen= Ben senin yüzünden?! Senin yüzünden psikiyatriste gidiyorum. Senin yüzünden sırf sen üzülme diye evlenecektim. Hastaya babam vicdan azabı çekiyorum. Sen ne kadar adi bi adamsın!!
Ali= Ne yaptım ben sana!!
Süsen= Asıl ben sana ne yaptım baba?
Ali= Neyi öğrendin?
Süsen= Senin senin gerçekten hasta olmadığını öğrendim. Hem de senden değil Ahmet abiden idölüm o adam benim ya hep hayallerimi süsleyen mesleğin onla tanıştığımda gerçekten ne kadar mutlu olmuştum ama babamın sahtekar adi bir herif olduğunu ondan öğrenmemeliydim.
Ali= Bak ağır konuşuyorsun Süsen...
Süsen= Ağır mı geldi? Keşke sen benim babam olmasaydın... Keşke gerçekten ölseydin Baba... Keşke gerçekten ölseydin Ali Kılınç...
Süsen hızlıca kapıyı çarpıp ve çıktı belki sondaki dedikleri ağırdı ama hakketmişti tüm olanları. Ali bir süre donuk kaldı. Süsen'den böyle bir tepki beklemiyordu. Daha sonra valizi hızlıca hazırladı. Rusya'ya Rusya'daki ailesine dönüyordu. Sonra bi an durdu. Cüzdanın iç cebindeki Süsen'in çocukluk fotoğrafını çıkardı. Biraz düşününce haklıydı Süsen. Hep ordaydı. Cüzdanın iç cebi diğerleri en öndeyken onu hep gizledi öylece bir cebe koyup unutmuştu çünkü Süsen her zaman saygılıydı. Babası onu hiç aramasa bile o geldiğinde sürekli konuşuyormuş gibi bir tepki verirdi. Sonra bir daha Süsen'le bir daha asla olamayacakları geldi aklına Ali'nin... O an birkaç duygu daha hissetti. Sinir ve intikam...
Ali= Eğer ben kızımla bir daha asla eskisi gibi olamıyorsam. Kusura bakmayın Ahmet Bey vaadeniz doldu
Artık sizde oğlunuzla bir daha asla eskisi gibi olamayacaksınız.Odada birkaç dolap karıştırıp bir A4 ve kalem buldu. Mektup yazmaya başladı. Kızına yazacaktı. Bu olayı da Süsen'e patlatacaktı.
Mektubun üzerine Süsen'e yazıp arkadaşı Caner'e verdi. Ali ilk uçakla Rusya'ya döndü. Süsen ise tüm arkadaşlarını topladı. Tolga'da dahil olmuştu bu ekibe Ömer sayesinde...
Doruk= Şimdi biz bu Tolga konusunda ciddi olduğumuza emin miyiz?
Ömer= Kan kardeşim diyorum herife sizce?