5

1K 61 56
                                    


"Ulya bize senin adına bir genelge geldi bilirsin bu aylarda timlerdeki eksikler kapatılır."

Albayı kafamı sallayarak onayladım

"Pars timi geçen yıl iki şehit verdi tim şuan beş kişilik iki kişinin yerinin doldurulması için üstlerden emir geldi."

Turgut Albay önündeki kağıtları karıştırarak sözlerinin devamını getirdi.

"Artık Pars timinin bir parçasısın. Görev yerin Şırnak."

Kaşlarım anlık çatılırken bakışlarım önce Dayıma kaydı gözlerinin içerisinde kararsızlık vardı fakat o kararsızlığı doğu görevine gitmemi istememesine yordum. Turgut Albay dan gelen öksürük sesiyle bakışlarımı dayımdan çekerek ayağa kalktım.

"Emredersiniz komutanım." Dedim

"Üç günün var üsteğmen üç gün sonra şırnakta olman gerekiyor."

"Emredersiniz komutanım"

"Üç gün boyunca Karargaha gelmeni gerektirecek her hangi durum yok. Çıkabilirsin."

"Emredersiniz komutanım."

Albay'ın odasından selam vererek çıkmamın ardından depoya doğru ilerledim. Üç günüm vardı ve Albay bana kibarca gelme demişti üç günün biri yolda geçiceğini varsayarsam iki günüm vardı.

Deponun kapısını açarak içeriden iki büyük karton kutu alarak çıktım. Bugün odamı toplamam gerekiyordu. Merdivenleri ikili ikili çıkarak odama girdim. Kutuları sandalyeye koyarak biraz soluklanmamın ardından masamda bana ait olan eşyaları kutuya koymaya başladım. Masamın üzeri çerçeveler ve silah biblolarıyla doluydu onları ve kalemliğimi bir kutuya koydum odamdaki kasadan silahlarımı ve bana ait dosyaları koyarak kutuyu kapattım diğer kutuya arşive inecek dosyaları yerleştirmemin ardından son kez göz gezdirerek kutular ile birlikte odadan çıktım sanırım burayı özliyecektim.

Kutulardan birini koridordaki bir askere vererek binanın çıkışına doğru ilerledim. Bahçede ki Birliği görmem ile yüzümde bir tebessüm oluşmuştu adımlarımı hızlandırarak merdivenleri indim
eğitimlerine öncülük ettiğim onca asker son kez önümde hazır olda bekliyorlardı.

"Nasılsınız Asker"

"Sağ ol"

"Nasılsınız Asker"

"Sağ ol"

"Rahat Asker."

"Yolunuz açık olsun komutanım"

Onurun sözlerinin ardından yerinde sayan güçlü adım seslerinin ardından tüm birlikten postal sesleri eşliğinde aynı cümle tekrarlandı.

"Yolunuz açık olsun komutanım."

"Sağol Asker."

"Kendinize iyi bakın. Sonunda Gattar bir Komutandan kurtuluyorsunuz."

"Estağfurullah komutanım."

"Özleyeceğiz sizi."

"Tekrar sağolun." diyerek arabama doğru ilerledim beyaz Audi Q8 in kapısını açarak önce elimdeki kutuyu koydum ardından kendim binerek arabayı çalıştırdım.

Karargahtan çıkışımın ardından evime doğru sürmeye başladım. Araba sürmeyi pek seven birisi değildim fakat yolcu koltuğunda oturduğum zamanlar da fazla gergin oluyordum.

Mahalleye girişim ile arabamı park edip küçük bakkala girerek bir kaç büyük koli aldım.

Dakikaların ardından kendimi evime atmıştım. Ev her zaman ki gibi oldukça havasızdı camları açarak temiz havanın girişini sağladım ardından odama geçtim ve Dolabımın üzerinde ki iki büyük biri orta boy olmak üzere üç valizi indirerek kıyafetlerimi koydum hepsini götürmek planlarım arasında yoktu. Bir kaç nevresim takımı havlu da valizlere koymamın ardından gelirken aldığım kolilere kitaplarımı özenle dizdim. Kitaplığımda oldukça fazla kitap vardı ve ben onların hepsini götürecektim. Kitaplar benim en büyük tutkum olmuştu.

ULYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin