3.6

3.4K 138 73
                                    

Yağmurun arabasıyla son gaz emniyete doğru giderken aklımda tek bir düşünce vardı. Kerem ve diğerleri ne yapmış olabilirler ki sonucu emniyette bitmişti...

"Yağmur daha hızlı gitsene!"dedim sinirle. Yağmur yan koltuktan sen delirmişsin kızım bakışı atarken gaz pedalına iyice yüklendim.

"Arabayı sen kullanıyorsun canım kardeşim!"

"Ben ne yaptığımı biliyor muyum yağmur ya. Gelme üstüme!"

Ellerini havaya kaldırıp sallarken göz ucuyla ona doğru baktım. Hangi ara giydiğini bilmediğim siyah tişörtü ve kot şortuyla tırnaklarındaki ojeyi soymaya çalışıyordu.

"Sence neden almışlardır içeriye?"

"Seni seviyor diye olabilir."dedi ciddi ciddi. Gözlerimi devirip direksiyonu hızla sola kırdım.

"Yavaş be kızım! İki canlı olduğumu unutuyorsun bazen."

Sonunda uzakta da olsa emniyet binasını görmemle derince bir nefes vererek arabayı yol kenarı bir yerde durdurdum. Yağmur sanki uzaydan inmişim de biz dostuz demişim gibi yüzüme bakıyordu. Ne var dercesine omuz silkerek inmek için arabanın kapısını açtım.

"Yüzünde çilekli maske ayağında parmak arası terlik üzerinde hello kity desenli gecelik varken mi gireceksin içeriye?"

Bakışlarım yavaşca kendi üzerimi bulurken yağmur  tarif edene kadar farkına bile varmadığım şortumu diz kapağıma doğru zorla da olsa kaydırdım. Bunlarla girmekten başka çarem yoktu.

"Kızım ben nerden bileyim öyle emniyet falan denince evden firlamışım işte."

Yağmur allah ben alışkınım da düzgünce bir şeyler giydim diye söylenirken arabadan inip kapıları güzelce kilitledim. Vızır vızır akan trafiği hızla atlarken kapıda bekleyen memurlara başımla selam vererek içeriye doğru koşturdum.

***** 

Yağmur durumu öğrenmiş karşı tarafın şikayetçi olmaması için konuşmak üzere başka bir odaya giderken ben de keremi görmek istediğimi söylediğim memur beyle beraber aşağı kata iniyorduk.

"Şey ben tek başıma görüşebilir miyim onlarla?"

Sert ifadesinde bir nebze dahi olsa yumuşama olmazken onaylar anlamda başını sallamasıyla adımları hızlandırıp tarif ettiği koridordan hızla ilerledim.

"Başın öne eğilmesiiiiiiinnnn aldırma gökçe aldırmaa!"

Halil kendi halinde nezarethanenin kuytu köşe tarafına oturmuş benim adıma türkü seslendirirken kerem nolur artık sus diye ortalıkta volta atmaya devam ediyordu. Taylan da sanki hiç onlarla birlikte değilmişcesine üzerindeki siyah kapşonlu ceketin ipleriyle oynuyordu. Hepsi birden simsiyah giyinmiş ne işler çeviriyordu ki...

"Allah kurtarsın kardeşler!"dedim sesimin gür çıkmasına özen gösterirken. Halil oturduğu köşeden hızla kalkıp parmaklıkların önüne doğru gelmiş tutmam için elini uzatmıştı.

"Bırak lan sevgilime sulanmayı."diye onu uyaran keremi duymazdan gelerek dikkatle yüzüme baktı.

"Emniyet kombini mi yaptın yenge? Bu sefer yakışmamış sanki..."

Halilin kapsonlusundan tutup geriye doğru çeken kereme kızgınlıkla bakarken boşta duran elimi kavrayıp buz gibi olmuş olan yanaklarının üzerine bastırdı.

"Her şeyden önce neden buradasınız biri anlatabilir mi?"dedim dikkatlerini üzerime çekmeye çalışırken. Gerçi şu halimle yeterince dikkat çektiğime emindim(!)

ZEMİN | Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin