Azerin Ağzından..
Hastaneden çıkınca direk arabaya ilerledim. Elimi yumruk yapıp kaputa vurdum. Anlımı yaslayıp bir süre öyle bekledim. En sonunda kalkıp etrafa baktım. Çaresizce nefes aldım. Gözlerim doldu.
Az önce uyansın diye canımı vereceğim kadını bıraktım. Biliyorum böyle gidersem eğer zaman bizi mahvedecek. Toparlanırız derken daha çok ayıracak. Hastaneye baktım. İçeri girmek için bir adım attım ama durdum. Şuan..yakın olmak iyi gelmeyecek. Gözlerinde ki o hayal kırıklığını gördüm. İnanmıyorum dediği zamanki.. gerçekliği de..
Geri adım attım. Gidemedim. İnsan bazen koşa koşa gitmek istediği yere adım bile atamıyormuş. Gözümden akan yaşı sildim. Arkamı döndüm. Haklı oğlum..sen bilerek olmasa da kızı vurdun. Senin yüzünden sevdiğin kadın az daha ölüyordu. O iyi olsun..sen dön git gerekiyorsa..
Pes etmek yok ama Azer Kurtuluş. Bekle..sabırla bekle. O kız çok bekledi. Senin gibi bir aptalın duygularını fark etmesini çok bekledi. Şimdi de sen onu bekle. Sevmenin hakkını ver..
Arabaya bindim. Geri geri gidip park yerinden çıktım. Eve doğru döndüm. Arkamda korumaların arabasıyla ilerledim. Dalgınca ilerlerken arkamda ki arabaları fark ettim. Korumalarla arama girdiler. Kaşlarım çatıldı. Hızlandım takip mi ediyorlar diye ve tahminimde de yanılmadım.
Ben hızlanınca onlarda hızlandı. Belimde ki silahı elime aldım. Güvenliğini açarken silah sesi duydum. Tekere denk geldi herhalde. Araba yalpalamaya başladı. Direksiyonu tutup sertçe frene bastım. Durunca adamlarda durdu. İnmek istedim ama makinalılarla taramaya başladılar. Eğildim hemen. Bir kurşun kolumu sıyırıp geçti.
Karacanın son hali geldi aklıma. Gözlerinde ki duyguyu..silah tutan elim gevşedi. Ama sonra seni seviyorum deyişi de geldi aklıma. Biz birbimizi seviyoruz. Ve bu yüzden benim buradan kurtulmam lazım..sevdiğim kadına kavuşabilmek için kurtulmam lazım.
Burak:Abi! Abi iyi misin! Abi ses ver nolur! Halledin lan şunları hadi! Azer abi!
Azer:İyiyim! Çıkamıyorum sadece!
Burak: Hallediyoruz abi! Kafanı çıkarma sakın!Onlar halleder tabi de bende burada oturup keyif yapamam. Doğruldum.
Silahı sıkıca kavrayıp ateş etmeye başladım. Korumalar da diğerlerini indirip benim arabanın etrafında olanlara ateş etmeye başladı. Adamlar azalınca doğrulup kapımı açtım. Sıkmaya başladım bende. Arabanın diğer tarafına geçtim. Burak yanıma geldi.Burak:Abi iyi misin? Kolun yaralanmış.
Azer:Önemli bir şey değil. Kim bunlar?
Burak:Tanıyoruz abi bunları. Halitin köpeği bunlar.
Azer:Ulan Halit yaktım çıranı! Bana bu kadar kafa tutacak kadar yemiş kafayı demek ki. Ama ben bunu kimsenin yanına bırakmam! Halledin hemen şu köpekleri!Adamlar ateşe devam ederken ceketimi çıkardım. Koluma baktım. Sıyırmış. Çok da önemli değil. Sesler azalınca ayağa kalktım. Son adamı canlı bıraktılar. Bana getirdiler onu. Önüme attılar.
Azer:Bir bitmediniz lan! Ben sizi öldürmekten sıkıldım oğlum! Doymadınız ölmelere!
Adam:Abi Halit abinin selamı var!
Azer:Aldım aldım selamı! Şimdi bende ona bir selam vereyim seninle ne diyorsun?
Adam: Abi emir aldım acı nolur!
Azer:Bu alemde acımak yok oğlum. Dur bakalım daha sen. Bak sopa var istersen balta var! Ama acımak yok! Verin sopayı!Koruma arabanın bagajından bir sopa buldu. Getirip elime verdi. Var gücümle adama vurmaya başladım. Yere yığılıp bağırmaya başladı. Ağzı yüzü iyice kırılınca Burağa döndüm.
Azer:Üstüne not yazıp Halite ulaştırın selamımı. Onunda sonu böyle olucak haberi olsun!
Burak:Emrin olur abi. Emre hallet sen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİZLİ
ActionYanlış anlamalar bazen hayatımızdan çok şey götürebilir. Kimi zaman bunun bedelini ya ağır öderiz ya da ağır ödetiriz. Bize veya başkasına mutlaka zararı olur.. Bu hikâyede de bir yanlış anlama var..ya da yok bakacağız.. #azkar hikayesi.. Azer Kurt...