Yanlış anlamalar bazen hayatımızdan çok şey götürebilir. Kimi zaman bunun bedelini ya ağır öderiz ya da ağır ödetiriz.
Bize veya başkasına mutlaka zararı olur..
Bu hikâyede de bir yanlış anlama var..ya da yok bakacağız..
#azkar hikayesi..
Azer Kurt...
Camdan dışarıyı izledim. Uyku tutmadı bir türlü. Bir zaman sonra uyumaya çalışmayı da bıraktım. Arkamda yatan Azere döndüm. Sıkıca sarıldı belime. Anlattıkları geldi aklıma. Usulca bir nefes aldım. Şartlar bir türlü bırakmıyor bizi..bir türlü mutlu olamıyoruz.
Elimi kaldırıp parmaklarımı yüzünde gezdirdim. Ezberlemek istedim. Ezberleyip unutmamak. Ölsem de unutmayacağım. Huylanınca tebessüm ettim. O kadar güzel uyuyor ki. Kıyamadım. Yanağını öptüm yavaşça. Telefonuma mesaj geldi. Amcamdan.
Gönderen:Amcam
Bir sıkıntı oldu mu Karaca? Azer bir şey yapmadı dimi sana?
Gönderilen: Amcam
Merak etme amca. Geçmişi anlattı sadece. Ne yaşadığınızı daha detaylı. Ben de anlatmak istedim aslında..bilmediği kısımları ama.. yapamadım.
Cevap gelmedi. Sabaha karşı yataktan çıktım. Banyoya girip duş aldım. Bugün hastaneye gitmem lazım. En son öylece çıktım. Banyoda işim bitince giyinme odasına geçtim. Hala çok erken saat. Aşağı indim. Camın önündeki koltuğa oturdum. Başımı kenara yaslayıp manzaraya baktım.
Korumalar değişim yaparken omzuma bir el dokundu. İrkildim. Arkamı döndüm hemen. Azeri görünce rahatladım. Tebessüm ettim. Eğilip anlımı öptü.
Azer:İyi misin güzelim? Erken kalkmışsın? Karaca:Akşam geldiğimizde bahçede uyuya kalmışım. Erken uyudum herhalde. Azer: Gözlerinin altı morarmış hafif. Bir hastaneye mi görünsen? Karaca:Sevgilim doktorum ben. Hem sen nereye hazırlandın? Çıkıyor musun? Azer:Teslimat deposunda sorun olmuş. Kontrole gideceğim. Karaca:Kahvaltı- Azer:Yok güzelim ayarlarım bir şeyler. Sen hastaneye gidecek misin? Karaca:Evet bugün gideceğim. Azer:Dikkat et koruma al yanına.
Başımı salladım. Ayağa kalkıp dudaklarını öptüm. Belimi sardı. Boynumu öpüp geri çekildi. Kapıya kadar eşlik ettim. Korumalarla konuşup arabasına bindi. Kapıyı kapattım. Kahve yaptım kendime. Sonra da yukarı çıkıp üstümü giydim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Telefonum çaldı. Yatağa oturup açtım. Bilinmeyen numara olunca kim olduğunu da bilemedim.
Karaca:Alo? Alo kimsiniz?
Ses yok. Biri var karşıda anlıyorum ama cevap vermiyor. Sesimi dinledi sanırım. Telefonu kapattım. Ayağa kalktım. Çantamı alıp evden çıktım. Burak geldi yanıma.
Burak:Günaydın yenge. Biz sürelim istersen? Karaca:Günaydın Burak. Ben hallederim.
Başını salladı. Kapımı açtı. Binince bahçeden çıktım. Onlarda peşimden gelmeye başladı. Her şey o kadar birbirine girdi ki nasıl toparlarım bilmiyorum. Düşünmekten strese girdim iyice. Nefesim daralırken elim kalbime gitti. Hafif sancılarla göğsümde acı oluştu. Yavaşladım. Derin nefesler aldım. Kenarda duran su şişesini alıp biraz içtim.
