Ares ile birlikte odaya gittiğimizde çok mutluydum. Bütün eğitimlerimi tamamlamıştım ve ertesi sabah hemen aynadan geçecektim. Bu hayatımın en güzel günüydü, ben heyecandan odanın içinde tur atarken Ares yatakta oturmuş hüzünle beni izliyordu. Duyguları karmaşıktı, benim için seviniyordu fakat gideceğim için çok üzgündü. Gülümsemeyi kesip yanına oturdum.
"Ailemi kurtarıp geri döneceğim."
Sahte bir şekilde bana gülümsedi.
"Aileni görünce bu düşüncen tamamen değişecek."
Kafamı hayır anlamında salladım.
"Geri döneceğim Ares. Gerekirse dünyaya beraber döneriz."
Ares gülümseyip cevap verdi.
"Ben dünyaya inersem babam güçlerimi alır, bu doğrultuda sonum annem gibi olur."
Derin bir nefes alıp ekledi.
"Bizim bir sonumuz yok Diana."
Kaşlarımı çatıp ona baktım.
"Ne demek sonumuz yok.?"
Parmaklarıyla oynarken cevap verdi.
"Biz normal insanlar gibi evlenemeyeceğiz. Bir çocuğumuz olmayacak."
Elini sıkıca tutup konuştum.
"Annemler evlenmiş ama.?"
Alaycı bir şekilde gülümsedi.
"Şu an ki durumlarını görüyorsun ama."
Doğru söylüyordu. Önüme dönüp tekrar konuştum.
"Sen yasakları çiğnemeyecek birisi değilsin Ares. Şimdi neden böylesin.?"
Bana dönüp yüzünü yüz hizama getirdi.
"Çünkü sana bir şey olmasını asla istemem."
Geriye doğru yatıp esnedim.
"Bana bir şey olacaksa senin yanında olur en azından."
Rahatlığım onu şaşırtmıştı. O da geriye doğru yatıp bana döndü.
"Tanrıçalık yaramış bakıyorum da."
Gülmesiyle birlikte yanağını okşadım.
"Sen hep gül."
Avuç içimi öpüp cevap verdi.
"O kadar güzel bakıyorsun ki bazen, bütün evren kör olsun istiyorum."
Heyecandan yanaklarım kızarmıştı. Üstüme çıkıp alnımı öptü.
"Seni severken haddimi aşmak istiyorum."
Burnumu öptü.
"Öylesine sonsuz..."
Dudağımı öptü.
"Öylesine soluksuz..."
Göğüsümün arasındaki boşluğu öptü.
"Nefesimi keser gibi..."
Yüzüme baktığında gözlerinin koyulaştığını görmüştüm. Kalbim deli gibi atıyordu. Elini kalbime koydu.
"Kalbini yorma sevgilim. Bu kalp bir tek benim için atsın."
Parmağını tahrik edercesine göğsümde dolandırdığında derin nefesler almaya başlamıştım. Tekrar dudağıma küçük bir öpücük kondurduktan sonra öperek yavaşça aşağı indi. Her öpücüğünde daha çok kasılıyordum. Elbisemi sıyırıp kasıklarımı öpmeye başladığında heyecandan başım dönmüştü. Tekrar yüzüme bakıp gözleri koyulaştığında kafasını geri gömdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tanrıça-Gerçekler (TAMAMLANDI)
Fantasía"Tanrıça" üçlemesi birinci kitap. Mitolojik yaratıkların ve tanrıların olduğu bir boyut.. Bu boyut sadece Tanrıçalar da bulunan anahtar ile açılır ve ayna yoluyla seyahat edilebilmektedir. Fakat boyutta Diana'yı bekleyen şeyler oldukça karmaşıktır...
