S*ktiğimin toplantısı...
17'de bitmesi gereken bu gereksiz toplantı, 20 olmasına rağmen devam ediyordu.
Saatimi son kez kontrol ederek alnımı kırıştırdım.
Bay Hensol'ün anlattığı grafiklere odaklanmaya çalıştım."Herter'e bir savaş açacak olursak stratejik açıdan çok başarılı bir hamle olur. Krasen ile komşu oluruz ve bu tüccarla-"
"Savaş açmayı düşünmüyorum. Barışçıl bir politika önerin."
Hensol boğazını temizleyerek doğruldu. Ceketini düzelttikten sonra dudaklarını gerdi.
"Prensim şuanda olabildiği kadar destek toplamalısınız. Ne kadar çok savaşta kahraman rolü oynarsanız halkta itibarınız artacaktır. Savaş bunun için-"
"Savaş olmayacak. Politikamızı değiştirme kanaatindeyim. Barışçıl bir çözüm önerin."Hiddelston elini kaldırdı. Kafamı sallayarak ona söz hakkı verdiğimde ayağa kalktı.
"Aklıma gelen en mantıklı barışçıl çözüm Herter kralının kızıyla evlenmenizdir."☆☆☆☆
"O ayağını kımıldatırsan seni öldürürüm."
Hizmetli kız panikle ayağını çekerken hızla koştum.
Yere eğilerek titreyen İsabell'i kucakladım.
"Burada ne işin var?!"
İsabell titremeye devam ederken onu göğsüme bastırdım. Az kalsın ezilecekti."İşinize devam edin!"
Paçama asılan patiyle birlikte sağıma döndüm. Parlak, sarı gözleri gördüğümde duraksadım. Siyah büyük kedinin kafasına parmağımla dokundum.
Patilerini dizime koyup yükseldi. Gözlerime üzüntüyle baktığında kaşlarımı çattım.
Boyumdaki kolyeyi çıkarıp boynuna koydum ve enerjisini hissetmeye çalıştım. Gördüğüm lacivert aura ile kaşlarımı kaldırdım.O da bir şekil değiştirendi.
"Alex bu kediyi Samuel'e götür. Ben odamda olacağım."
İsabell ile birlikte hızla odama çıktım.
"Aklından ne geçiyordu çok merak ediyorum. Az kalsın ezilecektin."
Masanın üstündeki parfümü alıp havaya üç dört fıs sıktım.
"Hemen insan olsan iyi olur. Çünkü senden dinlemek istiyorum."
İsabell hapşururken küçük vücudu sarsıldı. Kızaran gözlerine bakarak iç çektim.
"Canın yanıyor mu?"
Gömleğimin düğmesini çekerek kopardığında çıt diye bir ses geldi.
Hızla eğilip tırnaklarını kontrol ettim. Derinden kırılmış tırnağını gördüğümde gözlerimi yumdum."Miyav, miyav..."
Gözyaşları dökülmeye başladığında patisini öptüm.
"Tamam. Tamam geçecek."
Kitapta okuduklarımı hatırlamaya çalıştım.
Kanayan tırnağını gördüğümde daha da panikledim.
Sırt üstü yatarken ağlamaya ve huysuzlanmaya başlamıştı. Çekmeceleri karıştırarak bir makas buldum ve yatağıma oturdum. İsabell dizlerimde otururken karnını tutarak okşadım.
"Tamam. Tamam geçecek. Tırnağını saracağım. Sonra da sana büyük bir ödül vereceğim."
Kırık tırnağını hızlıca kesmeye çalıştığımda bağırdı. Diğer patisiyle elimi çizerken derin bir nefes alarak tırnağını tamamen kestim. Makası kenara bırakırken kremi patisinin her yerine sürdüm."Üzgünüm kediciğim. Tırnaklarını kesmem gerektiğini unuttum."
Uzadıklarının farkındaydım ama iki gündür kırdığı nesneleri konuşmaktan tırnaklarını kesmeyi unutuyordum.Patisini güzelce sardıktan sonra sıkıca tutarak kafasını öptüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kraliyet Kediciği
Romance"Pis kedicik." Elime bıraktığı çamurlu pati izine baktım. "Banyo yaptırmalıyım." Boynuma sürtünürken ensesinden yakaladım. "Çıkacağım ve burada yatacaksın." İsabell'i yatağın üstüne bırakıp bıyığını çektim. İsabell dudağını bükerek arkasını bana d...