Saçlarımı kurulayarak odaya girdiğimde İsabell kafasını bana çevirdi.
Yatağın üstündeki kıyafetlerimi aldıktan sonra giyinme odasına ilerledim.
Gömleğimi ve kumaş pantolonumu giydikten sonra odaya geri döndüm. İsabell'in makyajını bitiren hizmetçiler hızlıca havlularımızı alarak odadan çıktılar.
"Saçlarını toplamamışlar."
Hafif nemli saçlarını okşarken aynadan göz göze geldik.
"Saçlarımı salık daha çok seviyorsun."
Parmaklarımı saçlarının arasından geçirirken kaşlarımı çattım.
"Bunu da nereden çıkardın?"
"Gece söyledin."
Dudağımın kenarı kıvrılırken saçlarını toparladım. Aynanın önündeki tokayı alarak gevşekçe bağladım.
"Pek olmadı sanki."
Saçını düzeltmeye çalışırken gülümsedim.
"Sana her şey yakışıyor bence."
Ayağa kalktıktan sonra gömleğini düzeltti. Boynunu seslice öptükten sonra elini tuttum.
"Bence şapka da almalısın."
"Oh, doğru."
Giyinme odasına girdikten sonra elinde iki şapka ile çıktı. Sandalyenin arkasındaki pelerini alarak omuzlarına taktım.
"Yağmur yağacak gibi duruyor. Fazla kalmayalım."
"Tamam."
Kendi pelerinimi de bağladıktan sonra tekrar elini kavradım ve odadan çıktık.
"Atla mı gideceğiz?"
"Hayır. Arabaya bineceğiz."
"Bir gün at biner miyiz?"
"Bineriz."
Yüzüğüyle oynarken dış kapıya ilerledik.
"Bir gün bahçede çay içelim."
"Bu akşam yaparız."
"Olur."
"Tırmandığım ağaç şu muydu?"
"Evet."
Alex elime kağıtları bırakırken İsabell diğer elini de elimin üstüne koydu.
"Ne-"
"Elinin üstü çizilmiş."
Elimi havaya kaldırıp üstünü öptü.
"Nasıl çizilmiş öyle?"
Dün gece yaptığını biliyordu.
"Bir kedi çizmiş."
"Merak ettim şimdi o kediyi. Benim elimi çizme cesareti gösterdiğine göre korkusuz olmalı."
Kağıtlara göz gezdirdikten sonra at arabası önümüzde durdu.
Kağıtları Alex'e uzattıktan sonra Derek kapıyı açtı.
İsabell'in belinden kavrayarak havaya kaldırdım ve arabaya bindirdim. Yanına oturduktan sonra Alex kapıyı kapattı. Alex şoförün yanına ilerlerken İsabell'i kucağıma çektim.
"Bugün seninle çok gezmek istiyorum."
Bacaklarını sallarken kucağımda kıpırdandı.
Belini tutarak okşadım.
"Hmm... öyle mi?"
"Evet. Yağmurda yürüyelim."
Bana dönerek boynuma kollarını doladı.
At arabası hareket ederken boynumu öptü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kraliyet Kediciği
Romance"Pis kedicik." Elime bıraktığı çamurlu pati izine baktım. "Banyo yaptırmalıyım." Boynuma sürtünürken ensesinden yakaladım. "Çıkacağım ve burada yatacaksın." İsabell'i yatağın üstüne bırakıp bıyığını çektim. İsabell dudağını bükerek arkasını bana d...
