Ben bugün bir şey gördüm ve bu şey 2k olmuş olmamız. Benim için ne kadar büyük bir rakam olduğunu bilemezsiniz. O kadar çok teşekkür ederim ki umarım böyle devam eder. Ben elimden geleni yapıp güzel yazmaya çalışacağım. Tekrar teşekkür ederim. İyi okumalar❤️
....(+18 uyarı.)
Önümdeki Kızıl'ın göz bebekleri her saniye daha da büyüyüp koyulaştığı sırada bizi girdiğimiz Dünya'dan çıkaran ses kapının hızla çalınması oldu."MINHO KAPI MINHOOO"
Jisung'un bana seslenmesini ve diğer ikilinin de onu zorla durdurmaya çalıştığını duyduğumda elimdeki kullanmayı sabırsızlıkla beklediğim kelepçeyi tekrar valize yerleştirerek kapıyı açtım.
''Ahh Minhocuğum kiminle kalıyorsun bak- Hyunjin'imiz de buradaymış.''
''Lan yatak niye tek burada. Bizim niye 4 yatağımız var ben de Seungmin'le birlikte yatmak istiyordum ama off.''
''Yatakları birleştirip yatabilirsin Bin.''
''Minhocuğum yine çok akıllı Seungminnnn yataklar-''
''Hayır. Minho öğretmen herkesi yemek salonuna bekliyor onu söylemek için gelmiştik.''
''Yooo ben bu ikisinin ne işler yediğini kontrol etmeye geldim.''
''Ben de.''
Önümde yanımızdaki Kızıl'a aldırmadan boş boş konuşan arkadaşlarımı dinlerken gözlerimi devirip elimle kapıyı gösterdim.
''Hadi o zaman çıkın biz de gelelim.''
''Ah doğru.''
Üçlünün hızla önden çıkmasıyla arkalarından doğrudan ilerleyen Kızıl'ı son anda durdurup kendime çektim.
''Yemeğini iyi ye ve dinlenmene bak bu gece fazlasıyla yoracağım seni.'' deyip konuşmasına izin vermeden odadan çıktım ki o da zaten peşimden gelmişti.
Hep beraber kalabalık olan alanda toplanıp görevli öğretmenlerin konuştuğu şeyleri dinledik bir süre. Sonraysa herkes yemek yemek için dağılıp kendi kendine vakit geçirmeye başladı. Hyunjin çoğu zaman bizimle değildi. Ya tek takılıyordu ya da Hyeri onun yanında bitiyordu. Bazense Jisung'la sohbet ediyordu. Ama bana pek yanaşmıyordu.
Etkinlik olarak fazlasıyla içerik yapmışlar ama katılımı zorunlu kılmamışlardı ve kendi kendimize vakit geçirebileceğimizi söylemişlerdi. Ki emindim kimse grup etkinliklerine katılmayacaktı ben de dahil. Öğleden sonra bizimkilerle takılırken Hyunjin'in birden gözden kaybolmasıyla merakla onu ararken koşarak asansöre giden Hyeri'yi gördüm. Muhtemelen o nerede olduğunu biliyordu. Konuşmak istemesem de yanına doğru ilerledim.
''Hey, Hyunjin'i gördün mü?''
''Odasına çıktı. Saunaya gidiyoruz.''
''Gidiyoruz derken.''
''Birlikte.'' Ve göz kırpıp açılan asansöre binip kapıları kapattı. İçime dolan öfkeyle odamızın olduğu tarafa yönelip asansöre bindim. Anahtarın biri onda diğeri de bendeydi. Hızla koridorda ilerleyip odaya girdim.
Girdiğim ansa üzerini değiştiren bir Hyunjin'i karşımda bulmayı pek beklemiyordum. Sadece gelirken giydiği siyah pantolonuyla duruyordu ve bu hali bile yutkunmama neden olmuştu. Bana bakıp tekrar işine döndü ve kemerini çıkarmaya başladı. Odada ilerleyip arkasında duran yatağın ucuna oturdum.
Ayna direk önünde olduğu için onu görebiliyordum. Kemerini çıkardıktan sonra koltuğa fırlattı ve aynadan bana bakarak pantolonun düğmelerini açtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Panter
Fanfic"O kadar güzelsin ki seni baştan aşağı kirletmek istiyorum." #HyunHo