"Shoyo?" Dürtülmesiyle gözlerini kırpıştırdı ve alışık olmadığı ışığa karşılık eliyle gözlerini kapadı. "Shoyo! Uyan. Sakın tüm gece burada uyuduğunu söyleme." Kolunun üzerinde el hissetmesiyle üşümüş ve ayılmayı başarmıştı."Kageyama? Senin burada ne işin var?" Sonra etrafına baktı ve neler olduğunu idrak etti. "BEN TÜM GECE BURADA MIYDIM?!" Ellerini saçlarına geçirdi. Aşağıda kesinlikle Yachi onu merak etmişti. "Tam bir aptalsın. Burada uyuyakalmayı nasıl başardın? Giy şunu donuyorsun." Sırt çantasının içinden çıkardığı siyah ceketi çocuğa giydirdi.
Daha iyi hisseden Hinata ayağa kalkmaya çalıştı ama onları hissedememişti. Kalbi hızla çarparken sorunun ne olduğunu düşünüyordu. Eğer bir tür zaman sınırı varsa öldü demektir. Çok uzun zaman karada kalmıştı. Vücudu susuzdu.
"Su." Boğazını elledi. Kageyama anlayarak suyu çıkarttı ve ona uzattı. Tek seferde suyu bitirdiğinde kesinlikle daha iyiydi. En azından ayaklarını hissedebiliyordu. Ama en kısa sürede suya geri dönmeliydi. "Teşekkür ederim Kageyama." Kafasını salladı.
"Önemli değil. Ee sen burada ne yapıyordun?" Aklına dünkü çocuk geldi ve gözlerini devirdi. "Sadece sinirim bozuldu. Sakinleşmek için buraya gelmiştim ama-" hapşırdığı için sesi kesilirken cekete daha çok sarıldı. "Ceket sıcak tutuyormuş." Gülümsedi. "Voleybol takımımın ceketi. Hadi kalk seni evine götürmeliyim."
Voleybol derken, kendi voleybolu mu? Karada oynanıyor muydu? Gülmesini içinde tutmaya çalıştı. "Voleybol mu oynuyorsun?" Kafasını salladı. "Evet." Hinata ona dönmeye çalıştı. "Voleybolu biliyorum ama biraz anlatsana."
Kageyama gözlerindeki pırıltıyı anlamdıramamıştı ama şu an konu bu değildi. "Onu boşver şimdi. Kendine bak önce aptal. Hasta olacaksın. Eve gitmelisin." Ayağa kalkarak elini uzattığında çocuk olduğu yerde kaldı. "Ne bekliyorsun?"
"Beni beklemene gerek yok Kageyama. Kendim dönerim." Aklına gelenle yüzü düştü çocuğun ve elini çekti. Henüz yeni tanışmış sayılırdılar. Ona güvenmemesi doğaldı. "Sadece yardım etmek istemiştim ama istemiyorsan sorun değil." Çantadan çilekli sütü çıkartıp yere koydu ve arkasını döndü. "Ceket sende kalabilir ama birkaç güne geri getir. Turnuvada giymem lazım."
O gittiğinde Hinata nefesini verdi. Anlamıştı ama olay bu değildi ki. Evi zaten buradaydı. Yerden kutuyu aldı ve açtı. Biraz tereddütle içtiğinde tadı çok hoşuna gitmişti. "Leziz." Kutuyu tamamen bitirip çöpü şimdilik kuma gömdü. Sonra alırdı.
Ama ayağa kalkarken hissettiği acıyla yere yapıştı. Bacakları birleşip yeniden kuyruğa dönüşmüştü. Şaşkınlıkla yutkunurken kuyruğunun çok az ıslak olduğunu gördü. Belki de vücudu su istediği için değişmişti? Nedenini anlayamasa da ne yapması gerektiği belliydi. Biraz sürünerek kıyıya vardı ve kendini suya attı. Her tarafını sarmalarken kurumuş vücudu rahatladı ve o da derin bir nefes aldı. Ne kadar karada olmak istese de o deniz insanıydı. Suya ihtiyacı vardı.
Güneş yeni doğmaya başladığı için kimse uyanmamıştı muhtemelen. Sabaha kadar gezdiğini söylese yeterli olurdu muhtemelen ailesi arada ortadan kaybolmasına alışıktı ama fena azar yiyeceği kesindi. Şehre girmeden önce durdu ve üzerindeki ceketi çıkardı. Sırt kısmana baktı. "Torino?"
Gözlerini kıstı ve düşündü. "Karasuno Lisesi Voleybol Kulübü demek. Güzel isimmiş." Ceketi bırakmak istemiyordu ama çok göze çarpardı. Şehir dışındaki yosunların arasına gömdü ve etrafına bakıp iyice ezberledi. Gece kesinlikle geri gelecekti.
...Eve vardığında ailesi salonda uyuyordu. Onları uyandırıp iyi bir azar yedikten sonra okul üstünü giyinip okula gitti. "Shoyo!" Yachi okul kapısında onu karşılayıp resmen üzerine yapılmıştı. "Dün neredeydin? Her yerde seni aradım." Gülümseyerek kıza karşılık verdi.
"İyiyim Yachi. Sadece yalnız kalmam gerekiyordu. Üzgünüm." Ondan ayrıldı kızgın şekilde ona baktı. "Bir daha böyle bir şey yapma sakın." Gülümsedi. "Tamam. Dikkat ederim." Zil çaldığı için okula ilerleyip ayrıldılar. Farklı sınıflara düşmüşlerdi. Sessizce sınıfta yerine oturdu. Sınıfıyla pek anlaştığı söylenemezdi.
...Dersler bittiğinde gerinerek sırasından kalktı. Sırada voleybol vardı. "Hinata." Kapıya baktığında Nagisa oradaydı." Çantasını sırtına alarak yanına geldi. "Merhaba Nagisa. Bir şey mi oldu?" Gözlerini kaçırdı ve elini ensesine koydu.
"Dün olanlar için öz-" Elini kaldırarak susturdu onu. "Senin bir suçun yok. Ayrıca istemezsen benimle konuşmana da gerek yok." Hemen kafasını iki yana salladı. "Alakası yok! Şey, gerçekten yüzeyle ilgili düşüncen tuhaf ama bu arkadaş olmamıza engel değil."
Hinata affalasa da gülümsedi. "Sizin için sorun yoksa benim için de yok." Beraber antrenman alanına gittiler. Ve her zamanki gibi saha ettafında yüzmeye başladılar ama Kenma onu yanına gelip beraber yüzelim demişti. Grubun en arkasına geçmişlerdi.
"Hey, dün bir şey mi oldu? Gelmemiştin." Kafasını iki yana salladı. "Her zamanki şey işte. Kafana takma Kenma." Kafasını salladı. "Peki gece neredeydin?" Omuzlarını düşürdü. "Yachi mi?" Onayladı. "Antrenmandan sonra gelip seni sormuştu."
Mırıldandı. "O yere gitmiştim." Bir kez olsun dürüst olmak istemişti. Kenma daha fazla konuşmadığı için o da susmuştu.
...Antrenman bittiğinde çok yorulmuştu. Akşam dışarda uyuduğu için olan yorgunluk, hafif hastalık ve yoğun antrenmanla iyice kendini belli etmişti. "Hinata iyi misin?" Suzuka yanına geldiğinde sandalyeden kalktı. "Evet. Sadece fazla yorulmuşum." Kenarda duran çantasını alıp okul çıkışına yöneldi.
"Sadece B takımı bir yerlere gidelim demiştik. Gelir misin?" Kapıya baktığında Yachi'yi gördü. Gülümsedi. "Üzgünüm çocuklar. Arkadaşımı şu sıralar çok boşladım. Başka zamana." Suzuka merakla kıza baktı. "Yachi değil mi o? 5. sınıftan. Kız arkadaşın mı?"
"Hayır. Sadece yakın arkadaşım. O halde yarın görüşürüz." Yanlarından ayrılıp Yachi'ye yaklaştı. "Beni beklemene gerek yoktu." Kız hafif kızgın bakış attı.
"Dünden sonra gözümün önünden ayrılmaman gerektiğine emin oldum. Haydi eve." Yolu gösterdiğin gülerek ona katıldı ve beraber sohbet ettiler. Ama Hinata durdu. "Benim bir yere uğramam gerekiyor Yachi. Sen eve git." Kız anlık tereddütten sonra kesin gözlerle ona baktı. "Görmek istiyorum."
"Ne?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Merman Hinata~Kagehina
FanfictionDenizin dibindeki kendi kentine yaşayan Hinata güneş ışığını çok seviyordu. Kageyama'nın voleyboldan sonra yapmayı en çok sevdiği şey gizli küçük sahilinde yıldızları izlemekti. Ta ki bir gün o sahilde oturmuş güneşi izleyen çocuğu görene kadar #k...