32.Bölüm

13K 830 84
                                    

Hepinize merhaba.

Keyifli okumalar dilerim.

Seviliyorsunuz.

. . . . .

"Lorin, sana söylediklerimi asla unutma..."

Kalbim haddinden fazla hızlı atmaya başlarken Dicle ile konuştuğumuz anlar aklıma geldi.

"Lorin, biraz konuşabilir miyiz?" dedi Dicle kapı ile oda arasındaki boşlukta dururken.

"Olur, gel." dedim ve koltuğun üzerine iki kez vurdum. Dicle kapıyı kapattığında yavaş adımlarla yanıma geldi ve karnına dikkat ederek yanıma oturdu. "Hayırdır, kötü bir durum mu var Dicle? Pek iyi görünmüyorsun." dedim.

"Evet, biraz kötüyüm bugün." dedi ve derin bir nefes aldı. "Doktorun yanından geliyorum, pek iç açıcı şeyler söylemedi. Doğumum çok riskliymiş. Ölüme kadar gidebilecek hasarlar olabilirmiş. Bir çeşit kanser işte." dedi ve sertçe yutkundu. "Genetik olduğunu söyledi doktor. Annemle konuştum ve ne öğrendim biliyor musun?" diye sordu.

"Ne öğrendin?" diye sordum durgun sesimle. Hiç beklemediğim bir durumdu. Şaşkına dönmüştüm.

"Azad Ağa'nın bir kardeşi daha varmış. Annemin bir büyüğüymüş. Ortanca kardeşleri yani... Erken yaşta hamile kalmış, dini nikah kıymışlar adamla. Her şey iyi güzel giderken doğum zamanında o da bebek de ölmüş. Araştırdıklarında kanser olduğunu anlamışlar. Doktoruma anlattım bu mevzuyu. Ölen teyzemin hastalığının bende de olduğunu söyledi. Yani, doğumda o sedyede kalma ihtimalim yüksek. Bebeğime bir zarar gelmesi de büyük ihtimal." dedi.

Gözlerim yaşlarla dolarken hamileliğin yarattığı hormonlarla kendime engel olamadım ve direkt ağlamaya başladım. Benimle birlikte Dicle de ağlayınca bu ânı hiç yaşamamış olmayı diledim...

"Bebeğimin babası nerede, ne hâlde bilmiyorum. O yuvasında mutlu görünüyor. Eminim ki bana bir zarar gelmesi durumunda çocuğunun yanında olmaz." dedi ve eliyle gözlerinden akan yaşları sildi. "Senden bir isteğim var."

Anlamıştım ki zaten.

"Eğer bebeğim yaşarsa onu hiç yalnız bırakma Lorin. Sana annelik yap diyemem. Bir abla ol ona. Her ânında yanında ol. Şahmaranlar onu kendi torunları bilirken el üstünde tutarlar. Boran... Boran'ın da eminim karşısına iyi birisi çıkacaktır, benim aksime. O annesi olur, Boran da babası... Çocuğumun yalan dünyasında tek gerçek ol Lorin. O, bu hikayenin en günahsızı, en masumu..." dedi.

"Unutmam." dedim kendime gelirken. "Geliyoruz biz de zaten hastaneye."

"Gel." dedi acıyla inlerken.

Ve telefon kapandı.

"Dicle sana ne söyledi?" diye sordu Viran. Kafasını yana çevirip bana baktı. Gözlerimi sımsıkı yumarken arabayı kenara çekip durdurdu. "Lorin, Dicle sana ne söyledi?"

"Doğumu riskli." dedim gözlerimi usulca açarken. "Bir çeşit kanser. Doğum esnasında ölme ihtimali var. Eğer ona bir şey olursa ve bebek dünyaya gelirse onun yanında olmamı istedi."

SON AĞIT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin