Köle

213 19 3
                                    


Multimedya : Sıla - Vur Kadehi Ustam

Karşılık alamadığını anlayınca yavaşça benden ayrıldı. Gözleri ne hissettiğimi anlamaya çalışıyor gibi bakıyordu. Hiçbir şey hissetmemiştim ama o dudaklarla Damla'yı da öptüğü aklıma gelince midem bulanmıştı sadece. Onun dışında ne tutku vardı,ne ihtiras ne de aşk. Elde kalan her zamanki gibi koca bir sıfırdı demek ki.

- Bunu bir daha sakın yapma. dedim sonunda sessizliği bozarak.

- Neden? dedi yeşil gözlerini gözlerime dikerek. Hoşuna mı gitmedi?

- Evet gitmedi, dedim kaşlarımı çatarak. Biz artık 2 yabancıyız farkındasın değil mi?

- Vay be, o kadar uzaklaştık yani birbirimizden öyle mi? dedi gülerek. Sahte bir gülüştü ama bu. Benim seni unutmaya hiç niyetim yok ama.

- Benim de ihaneti unutmaya hiç niyetim yok, dedim sinirlice. Az önce sakin sakin konuşuyorken şimdi başa dönmüştük. Anlaşılan Sarp yine aynı Sarp' tı.

- Neden hep başa dönüyoruz Deniz? Beni affetmen için neyi feda etmem gerekiyor?

- Hiçbir şeyi. Sadece uzak dur benden.

Ah dikenlerim yine kendini göstermeye başlamıştı. Amacım onunla tartışmak değildi. Aksine onu görünce içimde garip bir özlem duygusu belirmişti.

- Senden uzak durmak mı? Benden ne istediğinin farkında mısın sen? Beni tanımıyormuş gibi konuşma, dedi.

- Seni tanımıyormuşum, dedim başımı iki yana sallayarak. Tanısaydım eğer, bana ihanet edip etmeyeceğini tahmin edebilirdim.

- Senin için neler yapabileceğimi hiçbir zaman görmedin. Bundan sonra da görmeyeceğini adım gibi biliyorum. Lanet olsun ki buradan çıkaramıyorum seni, dedi işaret parmağını kalbinin üzerine bastırarak. Ve buradan, dedi bu sefer parmağını şakak kemiğinin üstüne koyup. Sen bir süre sonra ihaneti unutursun. Belki bir gün beni de affedersin. Ama ben seni affetmeyeceğim Deniz. Beni bu kadar paramparça ettikten sonra hala seni unutamadığım için kendimi de affetmeyeceğim.

Her zamanki gibi sözleri yüreğimi bir hançer gibi deşiyordu. Ben zaten paramparçaydım. Ruhum ve bedenim farklı yol ayrımlarına sapıyordu ve asla o yollar bir noktada kesişmiyordu.

- Sana tek bir soru soracağım Sarp. En azından geçmiş günlerin hatrına yalan söyleme, dedim. Sesim yalvarır gibi çıkıyordu.

O kızla... dedim cümlenin devamını getiremeden. Damla'dan bahsediyordum. Onunla ne kadar süredir birlikte olduklarını öğrenmek istiyordum. Ne kadar bir süre aptal yerine konduğumu bilmek bana ne kadar acı verse de bunu öğrenmem lazımdı.

- 3 ay, dedi neyi soracağımı tahmin etmiş gibi. 3 aydır beraberdik.


Koskoca 3 ay. 90 gün. 3 ay boyunca gözümün önünde dönen oyunu fark etmemiştim. Tam bir geri zekalı gibi. Yaşananlar gözlerimi o kadar köreltmişti ki belki de bir 3 sene daha bu ihaneti fark edemezdim.

Kim bilir kaç gece yanımdan ayrılıp o kızın yatağına girmişti. Kaç kere şiddetli bir tartışma sonrası her şeyi unutabilmek için o kızla sevişmişti?

Bunları düşündükçe içimden müthiş bir öğürme isteği geliyordu. Saatlerce kusmak istiyordum. Midemdeki bütün yemeklerle birlikte içimdeki zehri de akıtmak istiyordum.

Intikamla DansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin