Geri Dönüş

269 20 3
                                    

Multimedya: Gökhan Türkmen- Susma

Dinlemenizi tavsiye ederim harika bir şarkı. Uzun bir bölüm oldu.

İyi okumalar. :)

Uyandığımda odanın içi buz gibiydi. Yorgana biraz daha sarılarak sol tarafa döndüm. Pencere açıktı ve rüzgar tenimi usulca yokluyordu. Dün gece ben açmıştım ve muhtemelen kapatmayı unutmuştum. Çiftliğe geldiğimizde saat gece yarısını çoktan geçmişti. Beynim cevabını veremediğim binlerce soruyla dolu olduğu için sabaha karşı ancak uykuya dalabilmiştim. Kuzey'in beni öpmesi, kurduğu cümleler, yaşadığım duygu karmaşaları... Hepsi biraraya gelince beynim error vermişti. Beni durduk yere öpmesinin nedeni neydi? Bunu beni cezalandırmak için mi yapmıştı? O benim ilk öpücüğümdü. Sarp bana bugüne kadar hiç dokunmamıştı. Buna izin vermemiştim. Bu yüzden bana defalarca kızmıştı. Sarp'ın beni gerçekten sevdiğini o an anlamıştım. Beni hep uzaktan sevmişti ve bu sevmelerin en güzeliydi. Daha önce hiç aşık olmadığım için nasıl bir duygu olduğunu bilmiyordum ama çok acı bir şey olmalıydı. Sevdiğinin yanında olmak ve ona dokunamamak.. Beni yıllarca sevmiş ve bana hiç dokunmamıştı ama daha birkaç hafta önce tanıdığım bir adam gururumu hiçe sayarak tek hamlede dudaklarıma sahip olmuştu. Üstelik babamı öldürme planları yapan ruhsuz bir adam. Kim bilir daha önce o dudaklarla kimleri öpmüştü. Bu durum onun için saçma ve çocuksu bir şey olabilirdi ama bunu benim üzerimde denemesi canımı acıtıyordu. Öpüşmek benim için de çok aptalca ve fazla romantik bir eylemdi ama insan yaşayınca farklı hissediyordu. Ve beni öptüğünde hiç bırakmamasını istemişti bir yanım. Bu o kadar midemi bulandırmıştı ki. Hayallerimin ve hayatımın katili bir adamla öpüşmek..

Yaşananlar tekrar aklıma geldiğinde uykum kaçmıştı ve yorganı kenara iterek yataktan çıktım. Üzerimde hala dün geceki kıyafetlerim duruyordu. Dolaptan rahat bir şeyler bulup üzerime geçirdim ve odadan çıktım. 3-4 saatlik bir uykuyla duruyordum. Hava henüz tam olarak aydınlanmamıştı. Mutfağa doğru ilerleyip dolaptan kahvaltılık malzemeler çıkarmaya başladım. Çiftlik çalışanları henüz uyanmamıştı ve hizmetçiler de ortalarda görünmüyordu. Emre televizyonun karşısında uyuyakalmıştı. Kuzey de büyük ihtimalle odasında rahat bir uyku çekiyordu. Benim uykumun kaçmasına sebep olup onun rahatça uyuması sinirime dokunmuştu. Karşısındaki insanın ne düşüneceği umrunda bile değildi. O an canı ne isterse onu yapardı ve bu durumun doğuracağı sonuçlarla ilgilenmezdi.

Gerekli malzemeleri tezgahın üzerine koyup kendime sert bir kahve yapmak için espresso makinesine doğru ilerledim. Dolaplarda kahveyi ararken kapının açılıp kapanma sesini duydum. Kafamı kapıya doğru çevirirken Kuzey'le karşılaşmayı beklemiyordum. Gözlerinin altı mosmordu ve zaten dağınık olan saçları iyice dağılmıştı. Gömleğinin yakasını 2 düğmelik daha açmıştı ve kaslı göğsü bütün çekiciliğiyle ortaya serilmişti. Sabahın köründe nereden geliyordu ki?

- Günaydın, dedi mutfağın kapısında dikilerek.

- Günaydın, dedim mesafeli bir sesle. Onu görünce dikenlerim yine ortaya çıkmıştı.

- Neden erken kalktın? dedi merakla.

- Uyuyamadım dün gece. Sesimdeki soğukluk her şekilde kendini belli ediyordu. Sen nereden geliyorsun?

- Beni de uyku tutmadı. Sahile gidip biraz kafa dağıttım. Arabada uyuyakalmışım.

Kafa dağıtmak. Şu durumda buna ondan daha çok ihtiyacım vardı ama ben yatağımın içinde dönüp durmayı tercih etmiştim. Bir şey söylemeyip önüme döndüm ve kahveyi hazırlamaya başladım. Bir şeyler söylememi bekler gibi birkaç saniye sustu. İkimiz de konuşmuyorduk. O beni izliyordu ben de önümdeki tezgaha boş boş bakıyordum. Sessizliği bozan taraf o olmuştu.

Intikamla DansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin