"Kızımı almaya geldim!"
Babamın kelimeleri bastıra bastıra söylemesi Ferhan'ı çıldırtırken sevgilimin yüzü önce kırmızının en koyu tonuna bulandı ardından ise babama doğru adımladı yavaş yavaş.
"Şimdi mi geldi lan aklına kızın!"dişlerini sıkarak çenesinin kaskatı olmasına sebep veren Ferhan bağırmadı belki ama en az onun kadar etkili bir vaziyette dile getirdi cümlelerini.
Aysun Hanım oğluna bir şey olacak korkusuyla ikisi arasına girerken babamı göğsünden ittirdi.
"Al kızınıda defol git buradan."
"Anne!"Ferhan gür sesiyle sabrı taştığı için sonunda bağırdığında irkildim ve gözümden akmaya fırsat kollayan yaşları geriye ötelemeye çalıştım.
Şu an çok çaresiz hissediyordum.
"Baba dışarıda konuşalım."sesim güçsüz ve oldukça kısıktı.
Ferhan başını hayır anlamında iki yana salladı teklifime karşılık ama babama istediğini vermezsem ona bir şey olur korkusu ben de daha ağır bastı.
"Hayır Tuluğ o adamla daha ne konuşacaksın?Sana yaptıklarını ne çabuk unuttun."bir damla yaş kayıp aktı gözlerimden.
"O benim babam..."dilim bu kelimeye varmıyordu fakat yinede kimse bana kırılsın gücensin istemiyordum.Sonradan söyleyeceğim şeyler için vicdan azabı çekmek veya dile getireceklerimin ayağımıza dolanmasını istemezdim.
"Sikerim böyle babayı.Senin gibi baba olmaz olsun!"Ferhan'nın tükürürcesine söylediği sözlerle birlikte etrafta bir karmaşa meydana geldi.
Babamın el hareketi ile yanımıza çağırdığı iki iri yarı adam dükkanı büyük bir hızla dağıtmaya başladı.
Bunun üzerine dahada çıldıran sevgilim babamın üzerine uçarcasına ilerleyip yumruk attığında etraf tam bir kaos alanına döndü.
Biz kadınlar bir yandan Ferhan'ı çekip almaya çalışıp bir yandan dükkanı dağıtmaya devam eden adamları engellemeye uğraşırken içeriye Ferhan'nın iki arkadaşı girdi koşar adımlarla.
İlk olarak dehşet içinde istilaya uğrayan duygularımla kendime hakim olmaya çalışıyordum öteki yandan ise kolarına sıkı sıkı sarılmış sevgilimi zaptetmeye çalışıyorduk.
Sonunda babamla girdiği münakaşadan arkadaşlarının yardımı ile ayırabildik o güçlü bedenini.
Dayanamadım daha fazla...
"Yeter!"diye bağırdım."Baba durdur hemen şu adamları!"hem ağlayıp hem bağırırken yüzümde gördüğü ifadeden sonra sözlerime itaat edip adamlara çıkmasını söyledi.
"Beni rahat bırak baba.Eğer sevgime destek olmacaksan gölgeni çek üzerimden."
Babamın yüzünde tek bir mimik dahi oynamazken Ferhan'nın elini tutan elime kaydı bakışları.
"Pişman olacaksın Tuluğ!Bu işe yaramaz sana hiçbir şey veremediğinde anlayacaksın bunu.Yol yakınken geri dön."
"Hayır,ben yolumun doğruluğundan eminim baba ve sonuna kadar gideceğim."çehresi kasıldı ve tek bir söz dahi etmeden bakkalı terk etti.Bu terk edişin bir geri dönüşü olacağını biliyordum artık.
Büyük bir nefes verdim ama erken davranmışım.
Ferhan'nın annesi tam önümüzde dikildi ve o zehirli dilinden yine binbir şekilde nasiplendim.
"Allah senin belanı versin oğlumunda başını yaktın."ardından yüzümde hissettiğim ıslaklıkla gözlerim kapandı.
Yüzüme tükürmüştü...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahallemin Esnafı +18
RomanceOna ilk kez izbe bir mahallenin arka sokağında rastladım.Adı bilinmeyen sokağın adı bilinmeyen kahramanıydı o. Arka sokağın izbelerinde sıkışıp kalmış ve beni de o hayata dahil etmişti. En güzel iyikilerim olmuştu varlığı... "Seni öyle çok seveceğim...