Masum Aşk İtirafı

42 17 6
                                    

Lavin;

Yarım saat geçmiş ve nihayet evimi istila eden hamamböceğinden kurtulabilmiştim. Çınar'a daha doğrusu komşum Çınar beye mahcubiyetim böylece daha çok artmıştı. Ben bu adamla hiç doğru düzgün karşılaşamayacak mıyım acaba? İlişkimiz lise aşklarını aratmıyor mübarek! İlkin de çarpışarak, şimdide adamın bildiğin kucağına attım resmen kendimi. Böcek korkum olmasa her şey belki daha güzel olabilirdi ama buna da şükür. Adam höt-zöt biri değil en azından.

Kapının önünde duruyorduk şimdi de. Apartmanda fark etmeden kucağına atladığımda taşıdığı çöp poşeti hala elindeydi. Ayaküstü adama baya zahmet vermiştim. Acaba bir gün teşekkür niyetine akşam yemeğine mi çağırsam? Çağırdım diyelim, kırmadan gelir mi ki? Gerçi düşmanı değilim, neden kırsın ki? Kazayla oldu sonuçta. Ama bakalım ne diyecek? Derin düşüncelerimden Çınarın bana seslenmesi ile uyandım. Ve anlamsızca suratına baktım. Acaba ne söylemişti? Anlamış olacak ki, söylediği şeyi bir kere daha tekrarladı.

'' Bir sorun mu var? Dalgın görünüyorsunuz.'' Sonra anlayışlı bir şekilde gülümsedi. Gülümserken kısılan gözleri, onu daha bir karizmatik kılmıştı. '' Her şey yolundadır umarım.'' Aynı gülümseme ile karşılık verdim. Bu sırada utandığım için elimi çeneme yaslamıştım. '' Her şey yolunda aynen, merak etmeyin.'' Anladığını belli eder şekilde kafasını aşağı yukarı salladı. Onun bu samimi tavrından cesaret alıp. Aklımdaki teklifi dile döktüm.

Şimdi tam zamanıydı bunun için. '' Bu arada teşekkür ederim. Böcekten kurtularak bana büyük bir iyilik yaptınız.'' Bunu söylerken çenemde duran elimi yüzüme gelen saç perçemini kulağımın arkasına itmek için kullandım. Eminim böyle çok kadınsı ve zarif görünüyordum. En azından öyle olduğunu umut ediyorum. Konuşmaya başladım. '' Bunu size ödemek istiyorum ve aklıma akşam yemeğinden başka bir seçenek gelmedi. Hem üst üste iki kere tuhaf bir şekilde karşılaştığımızı düşünürsek.. En mantıklısı bu olacak gibi.'' Sonra iki elimi de heyecan içinde havaya kaldırdım. Sesim deminkine göre daha ince çıkıyordu. '' Tabi, siz bilirsiniz! Teklif var ısrar yok.'' Bir süre öylece suratıma baktı. Acaba fazla mı ileriye gittim? Oysa, her şeye sıfırdan başlamak istemiştim sadece. Bir süre daha birbirimize konuşmadan baktık. Adamın karşısında gittikçe küçülüyor gibi hissediyor ve ümidimi de tüketiyordum.

Galiba reddedecekti. Teklifi geri almak için konuşmaya giriştim. O sırada cevap verdi. '' Teklifinizi kabul ediyorum. Saat kaçta peki?'' Bir an gerçek olup olmadığını anlayamadım. Ne yani kabul etmiş miydi teklifimi? Sonra bütün yıldızlar gözümde parlamaya başlamış gibi hissettim.

Bu an gerçekten yaşanıyordu ve Çınar'ın yüzünde ki gülüş bunun apaçık kanıtıydı. Gülümsedim ve elimde tuttuğum telefonun ekranını saate bakmak için açtım. Saat 17:30' du. Konuşmaya başladım. Heyecanımı ifade etmeye kelimeler yetmiyordu. '' 20:00 uygun mudur?'' Gülümserken o da saatine baktı. '' Uygun. Akşama görüşürüz o zaman.''

Olumlu anlamda kafamı salladım. '' Görüşürüz.'' Arkasını dönüp gitti. O apartmandan çıkana kadar onu seyretmeye devam ettim. Gözden kaybolduğunda bende içeri girip kapıyı geri kapattım. Nefes nefese bir şekilde kapıya yaslandım ve kendimi yavaşça yere doğru çektim. Zeminin üstünde öylece oturuyordum şimdi. Deminki sahne kafamın içinde durmadan kendini tekrar ediyordu. Dudağımın kenarı yukarı doğru kıvrıldı. Hala hayal gibi geliyordu ama gerçekti işte.

Girişken olan karakterime bir kez daha teşekkür ettim. Utangaç biri olsaydım, az önce olanların hiçbiri gerçekleşmeyecekti çünkü. Derin bir nefes aldım. Bu akşam son şansım ve çok iyi değerlendirmem gerekiyor. Aksi takdirde adam beni gördükçe yolunu değiştirecek. Hayır! Bunun olmasına hayatta izin vermem. Aklımda çoktan bu akşamla ilgili olası senaryolar kurmuştum. Planımda hazırdı.

KUMPASHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin