Karşılık Bulan Duygular

30 7 0
                                    

Lavin

Şiddetli bir baş ağrısı ile güne uyanırken yüzümü buruşturdum ve sanki bir faydası olabilecekmiş elimi kafama bastırdım. Hayır, hiç bir faydası olmamıştı. Aksine kafam daha da çok zonkladı. Sahi ne vardı o zıkkımı o kadar içecek?

Şiddetli baş ağrısına bir süre sonra eklem ağrıları da eklendi. Nerede uyuyakaldıysam artık belimde feci şekilde ağrıyordu. Uzandığım yerde dirseklerimden destek alıp tamamen doğrulduğumda üzerinde yattığım şeyin krem rengi üçlü kanepe olduğunu fark ettim.

Üzerimde de krem rengi bir kırlent vardı. Elimle kırlenti bacaklarımın aşağısına doğru itelerken buraya nasıl geldiğimi sorguladım. Ve bu kırlentin üzerimde ne aradığını. Dün en son günün vermiş olduğu yorgunlukla bir şeyler içmek istemiştim ve bir gece kulübüne gittiğimi hatırlıyorum. Ama sonrası bulanık.

Mesela eve nasıl geldim? Nasıl üzerimi bile değiştirmedim ve yüzümde ki makyajla nasıl uyuyabildiğimi sorguluyordum. Çünkü geceleri makyajımı silmeden asla uyumam. Cildime önem gösteren biriyim ben. Yüzüme gelen ve neredeyse terden ıpıslak olan saçımı sinirle geriye doğru çekiştirdim.

Şimdi hem başım ağrıyor hem de ortam beni boğuyormuş gibi hissediyorum. Üstüne üstün üstümdeki kıyafetlerle yatıp kabanı bile çıkarmamıştım. Bu da beni oldukça terletiyordu. Bu böyle olmayacak diye düşünüp kırlenti hırsla üstümden kaldırıp koltuğun bir tarafına yığdım. Ayaklarımı da koltuğun üstünden çekip yere bastığından emin olduğumda dekor cam masanın üstünde ki şeyler dikkatimi çekti.

Bir çay tabağının üzerinde ağrı kesici, tahminen arveles olduğunu düşünüyorum. Bir bardak üstü kağıt ile kapatılmış su ve sarı renk yapışkan üzeri yazılı not kağıdı. Dudağımı büzüp merak içinde masaya yaklaştım.

Dün gece haddinden fazla içmişsin. Yoğun bir gün geçirmiş olmalısın. Masanın üzerine ağrı kesici ve içmen için su bıraktım. Lütfen onları içmeyi unutma. İyi olacaksın, güven bana. Kendine dikkat et.

Çınar.

Çınar mı, o ne alaka ya? Sonra bir anı bulutu gözlerimin üzerinden geçti. Sanırım dün ben içmeye gittiğimde o da oradaydı. Tabi ya! Hatta beni görünce kafasını geri çevirdi. Ukala şey. Sinirle dişlerimi sıktım. Hem beni görmezden geliyor hem de bu şekil incelikler yapıyordu. Amacı ne bu adamın? Eminim dün gece sarhoş halimle uğraşırken kim bilir ne kadar eğlenmiştir.

Sarhoşluğun etkisinden yavaş yavaş kurtulduğumu hissederken dün yaptıklarım birer birer aklıma düşüyordu. Tabi Çınarın neden beni görünce o an için kafasını çevirdiği de. Dün sabah ben de ondan farksız davranmamıştım. Yani bunu başlatan bu saygısızlığı yapan benken neden ondan anlayış bekledim ki?

Notu elime alıp incelerken sıkıntı içinde gözlerimi kapatıp perişan bir şekilde soluklandım. Gerçekten acınasıyım. Adam, gece gece kim bilir ne kadar zorlanmıştır beni eve getirmeye çalışırken? Bir de içip iyileşmem için ağrı kesici koymuş masanın üstüne. Notta bırakmayı unutmamış. Onun yerinde başkası olsa eminim bu halimden yararlanıp çoktan yatağa atmaya çalışmıştır. Acaba o ne hissetti beni sarhoş görünce? Ya da sarhoşluğun verdiği nahoşlukla ne kadar saçmaladım onun önünde?

Düşününce delirecek gibi olduğumu hissettim. En iyisi unutup hiç bir şey olmamış gibi davranmak. Dün ki gibi yapıp onu görünce yolumu da çevirebilirim. Ama nereye kadar?

Belki de onun bana yaptığı gibi yapıp ona bir not bırakmalıyım. Mesaj da yazabilirim. Ama düşününce bu hiç doğru bir davranış değil. Akşam iş çıkışı yakalayıp ayak üstü bir özür dilesem fena olmaz sanırım. Acaba bugün mesaiye falan kalır mı ki? Ya da ben onun iş yerine giderim. Sorarsa da ayak üstü bir uğradım derim. Ne olacak sanki?

KUMPASHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin