slmmmlarrr iyi okumalar <3
oy ve yorumları unutmayalım plzya bizim de tek gazımız bu
. . .
"bu kapıyı kırmam için elinden gelen her şeyi yapacaksın değil mi?"
yaklaşık on dakika önce zili bile çalma gereği duymadan şifreyi girmiş, kapısını kilitlediğim odamın önüne kadar gelmiş ve geldiği zamandan beri hiç durmadan kapıyı kırmakla tehdit etmeye başlamıştı.
"gelmek istemediğimi söylerken ciddiydim."
"atölyeye de uğramamışsın hiç, sevdiğin şeylerden kaçmakta neden bu kadar ısrarcısın?"
günlerdir benimle tek bir kelime bile konuşmayıp yüzümü görünce kafasını çevirmişti ama bundan bile haberi olacak kadar beni takip mi ediyordu yani?
"Taehyun hayatımın içine bu kadar fazla giriyor olman beni o kadar rahatsız ediyor ki anlatamam."
"kendine zarar vermeyeceğinden emin olana kadar bunu yapmak zorundayım."
"beni takip eden o sapıktan ne farkın var o zaman?"
"benim kim olduğum belli, " dedi ve devam etti, "son günlerde onu görmüyorsun değil mi, bana haber vermeni söylemiştim ama aramadın?"
sanki beni görebiliyormuş gibi kollarımı göğsümde birleştirdim ve çenemi havaya kaldırdım, "sanki arasam gelecektin."
"geleceğim dedim ya Beomgyu." sesi sinirliydi, sinirlenince aksanı öyle bir ortaya çıkıyordu ki ne söylediğini anlamak güçleşiyordu. "gelmeyeceğimi nerden çıkardın?"
günlerdir benden kaçmandan ve ben yokmuşum gibi davranmandan. "bilmiyorum, sana güvendiğim söylenemez."
"pislik."
"sensin o!"
kapıya vurdu, "çık şurdan maç izlemeye gideceğiz!"
kollarımı göğsümden ayırdım ve yatağıma uzandım, "çıkmıyorum!"
"Piko nerde?"
sorduğu soruyla beraber kafamı Hero'ya doğru çevirdiğimde dilini dışarıya çıkarmış heyecanlı heyecanlı bizi dinlediğini gördüm, eskiden olsa asla böyle sakin sakin oturup dinlemezdi. o bile alışmıştı bu duruma.
"yatağında bizi dinliyor."
"hadi onu daha fazla korkutmayalım da çık şurdan Beomgyu, çocuğun maçı başlamak üzere bak beni delirtme artık."
"bensiz gideceksin Taehyun, gelmiyorum dediysem gelmiyorum!"
"eeee!" dedi az öncekinin iki katı bir sinirle, "seninle mi uğraşacağım ben lan!" diye bağırdıktan sonra da italyanca olduğundan emin olduğum, tahminimce küfrediyordu, bir sürü şey mırıldanmaya başladı. sesinin gittikçe uzaklaşıyor oluşundan pes etmiş gidiyor olduğu belliydi.
derin bir nefes çektim içime, böylesi daha iyiydi.
"özlemini giderdin mi Her..." diye mırıldanırken odanın kapısından gelen yüksek sesle yattığım yerden korkuyla ayaklandım, "Taehyun sen geri zekalı mısın?!"
açılan kapının arkasında dizlerinin üzerine çökmüş ve sol eliyle sağ omzunu tutan Taehyun, "omzum..." diye kısık sesle mırıldanıyordu, "ah... benim güzel omzum..."
o kafasını eğmiş bir şekilde acı çekerken ben de dalgaları eskisine nazaran silikleşmiş ama turunculuğundan hiçbir şey kaybetmeyen saçlarını ve kendini sıktığı için kızarmış boynundaki iğrenç örümcek dövmesini inceliyordum.
![](https://img.wattpad.com/cover/317333009-288-k924645.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tears in the rain | taegyu
Fanfiction"çok fazla da değil, yaşamanın ne kadar güzel bir şey olduğuna dair sana tam tamına yirmi neden versem aklındaki şeyi yapmaktan vazgeçeceğine söz verir misin?" - 18 eylül 2022