Kusursuz Aşk

Final

Bu gece yeni hayatıma bir adım atacağım geceydi. Bu gece annemin hayalini gerçekleştireceğim geceydi. Babamın hayallerini yaşayacağım geceydi.

Biliyorum. Biliyorum beni izliyorlar. Her anıma şahitlik ediyorlar. Bu gece de şahitlik edeceklerdi. Kurduğumuz hayalleri izleme vaktiydi onlar için. Bu gece kızlarının mutluluğunu izleme vaktiydi.

Dolapta özenle sakladığım saten, pudra pembe rengi elbiseyi çıkarmış ve gitmiştim. Bu elbisenin paha biçilemez değeri vardı benim için. Bu elbise annemin isteme günü giydiği elbiseymiş.

Annem gibi olmak istedim. Ben hep annem olmak istedim ya. Ben annemin prenses kızıydım.

Aynanın karşısına geçmiş kendime bakıyordum. Abim hep anneme benzediğimi söylerdi. Ben cidden anneme benzemiştim.

Kendime sarılsam anneme sarılmış olur muydum?
Annem hisseder miydi beni? Hisseder miydim ben annemi.

Ellerimi vücudumda gezdirdim. Elbiseyi sevdim. Annemin dokunduğu elbiseye dokundum.

"Çok güzel olmuşsun be kızım." abimin sesini duyunca arkama döndüm.

Kapıya yaslanmış bir şekilde bana bakıyordu. Ne zamandan beri oradaydı o?

"Annem gibi mi?" dedim dolmaya hazır gözlerimle.

"Annem gibi." diye cevap verdi

Abim yanıma gelmiş ve gözümün önüne gelen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırmıştı.

"Bak, annemin elbisesini giydim." dedim elbiseyi göstermek için etrafımda dönerek.

"Çok yakışmış güzelim." dedi abim elini omzuma koyarak.

"Seni vermek istemiyorum lidyam." dedi dolan gözleriyle.

Ama ağlarım ki.

"Abi.... Ben hiç bir yere gitmiyorum." dedim abime kollarımı sararak.

Abim kafasını boynuma gömmüş ve konuşmuştu.

"Gidemezsin zaten hanımefendi. Öyle hemen gitmek lafları duymayayım." dedi hızlı hızlı konuşarak.

"Hem ev buldum. Yan yana villa tuttuk. Abiden kurtulmak yok öyle." dedi ellerini cebine sokup.

"Senden kurtulmak isteyen kim. Sen benim ailemsin. Sen benim yuvamsın abi." dedim gözyaşımı elimin tersiyle silerek.

"kurban olduğum gözlerini doldurma. Sonra seni almaktan vaz geçerler." dedi abim. Şaşkına abime baktım. Niye öyle demişti ki şimdi?

"Neden ki?" diye sordum, akmaya yüz tutmuş burnumu çekip.

"Ağlayınca çok çirkin oluyorsun da o yüzden." dedi burnuma vurarak.

Yüzümü aynaya çevirip kendime baktım. Ağlayınca çirkin oluyordum. Abim haklıydı. Elimle gözlerimi sildim ve abime döndüm. Abim gülerek bana bakıyordu. Kolumdan tutup beni göğsüne yasladı.

"Her halinle güzelsin. Ben sadece seninle alay etmeyi seviyorum. Sen bana aldanma." dedi başımın üstünü öperek.

🗞️

"Lidya çok az koydun ama tuzu! Sen çok cimri bir gelin olacaksın" dedi hazan tuzu elimden alıp.

"Hazan çok koydun! İçemez ki onu Uraz!" dedim tuzu almaya çalışarak.

"Hazan al şu karabiberi de at." dedi Erkan karabiberi hazana uzatarak.

Erkanın uzattığı karabiberi hemen kaptım. Kaşlarımı çatarak baktım.