2.6

10.3K 489 55
                                    

Uzun bir aradan sonra gelen bu bölüm için oy ve yorumları şenlendirsek mi birazcık?

Sizin yazdıklarınızı okumak ve kurgum hakkındaki görüşlerinizi öğrenmek beni mutlu eder️✨️

🐈

~2 ay sonra

"Uzun uzun yıllar önce ormanın derinliklerinde küçük yaratıkların yaşadığı gizli bir köy vardı. Onlar kendilerine şirin derlerdi. Çok iyilerdi. Ve sonra korkunç büyücü Gargamel vardı. O kötüydü. 'Aa, şirinlerden nefret ediyorum. Sizi yakalayacağım; yıllarca uğraşmam gerekse bile hepinizi yakalayacağım, hepinizi. Hı ha hı hı."

"Ormana gezmeye gittiğinizde etrafı dikkatli dinlerseniz Gargamel'in çığlıklarını duyabilirsiniz. Ve iyi bir çocuk olursanız belki şirinleri bile görebilirsiniz."

"Abla, sesini açar mısın?"

Televizyonun ekranından gözlerimi ayırmadan Melisa'nın dediğini yerine getirmek adına elimi koltuğun üstünde gezdirmeye başladım. Saniyeler içinde kumandayı bulurken onu sıkıca kavrayarak belli bir yüksekliğe getirdim. Sesi birkaç kademe arttırarak kumandayı gelişigüzel koltuğa fırlattım.

Aradan geçen yarım saatin ardından iki bölüm Şirinler izlemiştik ve odamda pinekleyen Matmazel nihayet yanımıza gelebilmişti. Ayaklarımın dibine kadar gelip başını bacaklarıma sürterken bir yandan da mırlanıyordu.

Bu hali bir şey istediğini belli ederken oturduğum yerde hafifçe doğrularak kalkmak için hazırlandım. Dizlerimde yatan Melisa benim kalkmamla biraz mızırdansa da çok uzatmayarak eski pozisyonunu aldı. Onun huysuzlanmayacağına emin olduktan sonra ev botlarımı ayağıma geçirerek önden giden Matmazel'in peşinden ilerledim.

Matmazel mutfağa girerek su kabının yanında durunca gözlerim kabın içine kaydı. Boştu. Beni ne için kaldırdığı belli olmuştu.

Dolabın yanında duran iki litrelik su bidonunu alarak kapağı açtım. Yeteri kadar su doldurunca Matmazel benim kalkmamı beklemeden suyu içmeye başlamıştı. Çok susamıştı anlaşılan.

"Abla." İçeriden Melisa'nın sesi gelirken eğildiğim yerden doğruldum. Su bidonunu eski yerine bırakırken Melisa'yı cevapladım.

"Efendim bir tanem?"

"Gelir misin? Bitti bu." Sona doğru sesi biraz huysuz çıkarken gülmeden edemedim. Küçük cadı Şirinler'i izlemeye bayılıyordu ve bittiğinde hemen huysuzlanıyordu.

"Geliyorum."

Daha fazla bekletmemek adına mutfaktan çıkarken zilin çalması adımlarımın durmasını sağladı. "Biraz bekle Melisa, geliyorum birazdan."

Dediklerime karşılık isteksiz bir şekilde tamam dediğini duyduktan sonra kapıya ilerledim. Kapıdaki küçük delikten kimin geldiğine baktıktan sonra kapıyı açtım. Karşımda bana gülümseyen Ahu'yla yüz yüze kalırken bende gülümsemeden edemedim.

"Hoş geldin." dedim kapıyı biraz daha açarak içeri geçmesi için yol verirken.

"Hoş buldum."

Kedi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin