Bölümler arttıkça saçmaladığımı hissediyorum. Umarım öyle bir şey yoktur.
🐈
~Meyra altı yaşında
"Anne, durdur artık!" dedi Meyra ayaklarını havada sallarken. Bir yandan da kıkır kıkır gülüyordu. Annesi ile birlikte parka gelmişti ve ilk işi salıncağa binip kendisini sallatmak olmuştu. Şimdiyse inmek istiyordu ve bunun için türlü türlü hareketler yapıyordu.
Yavaş yavaş hızını azaltan salıncak sonunda durduğunda Meyra hızla önündeki koruma işlevini gören şeyi yukarı kaldırdı. Hızlı bir şekilde salıncaktan atlayarak koşmaya başladı. Annesi, Meyra'nın koştuğunu görünce arkasından seslendi.
"Meyra, koşma annecim. Düşeceksin şimdi."
Ama Meyra annesinin dediklerini umursamadan koşmaya devam etti. "Bir şey olmaz." dedi saniyeler içinde istediği yere gelirken. Yere bağdaş kurup otururken kimin olduğunu bilmediği oyuncak kova ve küreği eline aldı. Fazla vakit kaybetmeden yanındaki kum birikintisine elindeki küreği daldırdı.
Meyra'nın annesi boş banklardan birine geçip otururken gözü hep kızının üzerindeydi ve haliyle de kumla oynadığını görmüştü. Ama bunu sıkıntı etmeden oturduğu yerde arkasına yaslandı. Meyra, her parka geldiklerinde kumla oynardı ve bu durum annesinde alışkanlık yapmıştı. Umursamıyordu artık.
Ayrıca bir Meyra'yı ne kadar engellemeye çalışsa da başarılı olamayacaktı, biliyordu. Eğer izin vermezse gizlice yapmaya çalışırdı. Meyra inattı bu konularda biraz, engellenmeyi sevmezdi, aklına ne koyduysa onu yapmak isterdi.
"Ali Baba'nın bir çiftliği var Çiftliğinde kuzuları var 'Me me' diye bağırır Çiftliğinde Ali Baba'nın"
"Ali Baba'nın bir çiftliği var Çiftliğinde inekleri var 'Mö mö' diye bağırır Çiftliğinde Ali Baba'nın"
Meyra, kendi kendine en sevdiği şarkılardan birini mırıldanırken arkadan saçının çekilmesiyle ufak bir çığlık attı. Eli istemsiz bir şekilde at kuyruğu şeklinde toplanmış olan saçına giderken kaşları çatılı bir şekilde arkasına döndü.
Hemen hemen onunla yaşıt olan bir erkek çocuğu sinirli bir ifadeyle kendisine bakıyordu. Ama Meyra bu ifadeden hiç etkilenmemiş bir şekilde saçını çeken çocuğa cırlamaya başladı.
"Ne yapıyorsun be! Hayvan!"
"Asıl sen ne yapıyorsun! Onlar benim oyuncaklarım! Benden izin aldın mı oynamak için?"
Duyduğu şeylerle Meyra'nın gözleri elindeki oyuncak kova ve küreğe kaydı. Kısa bir an başkasının eşyalarını kullandığı için pişman olsa da çok geçmeden bu oyuncakların sahibinin saçlarını çektiğini hatırladı. Hatırladığı bu gerçekle elindekileri hırsla yere atarken yanlarına biri geldi. O da aynı saçını çeken çocuğa benziyordu ve oldukça şaşkın görünüyordu.
"Aman al be, yemedik oyuncaklarını!"
"Can?" dedi yanlarına gelen çocuk sorgular bir şekilde. "Ne oluyor burada?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kedi
Teen Fiction• 0566... : Kedin, kedimi sıkıştırmış. Meyra: Ne? 0566... : Kedin diyorum, kedimi köşeye sıkıştırmış. Meyra: Anlamadım? 0566... : Ya kızım, anlama kıtlığın mı var senin? 0566... : Kedin diyorum, kedimi tekte düşürmüş. 0566... : Köşeye sıkıştırmış...