"her ağzına geleni söyledikten sonra özür dileyeceksen daha çok işimiz var"dedim gözlerine bakarken "affedip affetmemek sana kalmış,geldim adam akıllı özür diledim çocuk gibi tavırlarını çekemem" "çocuk gibi öyle mi?"diye sesimi yükselttim "öyle" " 'çocuk gibi' tavırlarımı çekemezsin madem niye o zaman gitmeme izin vermiyorsun?" "git de vurul gel o zaman, Allah'ım Yarabbim,sen vurulalı daha 1 hafta olmadı 1 hafta! ne bu gitme merakı?" "niye gitmek istemeyeyim? bir neden söyle bana!" "seninle uğraşamayacağım"dedi ve odadan çıktı "aptal!"diye bağırdım arkasından
arkasını dönüp bana baktı ve derin bir nefes alıp geri önüne döndü
bende odanın kapısını sertçe kapattım
•••
Gece 2 gibiydi ve beni uyku tutmuyordu Peynir ve Zeytin de uyumuştu yatakta doğruldum ve sıkıntılı bir şekilde ofladım Arhan ve Yener hâlâ daha gelmemişlerdi ve evde tektim sanırım evde tek olmaya hiç alışamayacaktım Gecem, Arhan'ın yanına gittiğinde de geceleri uyanıp korkmamak için dualar ediyordum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
odadan çıkıp mutfağa girdim ve kendime bir su doldurup içtim dış kapının açılma sesini duyduğumda aklıma sadece hırsız geliyordu arkamdaki tezgaha tutundum ve gözlerimi sıkıca kapattım adım sesleri buraya gelmeye başlayınca korkarak gözlerimi açtım "niye uyanıksın bu saatte?" tuttuğum nefesimi verdim "Arhan?" "Alaca?" "Arhan?" "ne oldu Alaca? niye uyanıksın diyorum?" "he şey eee su,su için kalktım ben" "peki" korkudan hızlı hızlı atan kalbini tuttum ve derin derin nefesler aldım "ne oldu?" "bir şey yok" "korktun mu?" "tabi ki korktum! deli misin sen gece 2 oldu 2!"diye bağırdım "şşşşh çocuklar uyanıcak"dedi "ne çocuğu?" "Peynir ve Zeytin"dedi gülerek "çok komikmiş gül gül öldüm!" "hadi uyu artık geç oldu" "uyuyamam ben bu saatten sonra" "niye?" "uyursam uyurdum herhalde" "tabi sende haklısın,beni bekledin kaç saat" "seni beklemedim,bunu nereden çıkardın?" "az önce gece 2'de geldiğim için bağırıyordun" "banane istediğin saatte gel" mal mısın Alaca?
üzerime baktı ve saçlarımı yana aldı "ne yapıyorsun ya?" "lila giyin,lila... tenine çok yakışıyor" "teşekkür ederim fikrini söylediğin için şimdi lila olan her şeyimi çöpe atmaya gidiyorum" "bunu bir kere daha söylemiştin sanki"
"bir daha da lila giyinmem! hatta şimdi çöpe atıyorum" "sevgilim,ben sana yenilerini de alırım" "sevgilim deme bana!" "ya diyorum ki kızı tanımıyorum bile, hayranlarımdan biridir" "bıktım onlardan! evliyiz biz evli!" uzanıp yanağımdan öptü "benim karımı ve kızımı üzdükleri için onlara bunu ödeticem"
o gün onu lila giymemekle tehdit etmiştim çünkü kızın biri Arhan'ın fotoğrafını gizlice çekip 'sevgilim❤️' diye paylaşmıştı
"beni lila giymemekle sınama"dedi "sen gerçekten iyi değilsin,uzak dur benden" "duramıyorum" "o belli oluyor zaten" "biz niye boşandık ki?" "sende alzheimer da başladı herhalde" "keşke boşanmasaydık" "onu o zaman düşünecektin ben sana demiştim yarışlara devam edersen senden boşanırım diye ama sen devam ettin" "öyle olması gerekiyordu" "tabii" "ciddiyim" " 'bana,ne olduysa anlat'dedim anlatmadın" "anlatamazdım" "o zaman sorun sende,boşanmamızın tek sebebi sensin" "yarışlara devam etmeseydim seni alıcaklardı benden" kaşlarım istemsizce çatıldı "yarışlar için çok önemliyim, orası o kadar kalabalıksa sebebi benim,ben devam etmezsem kimse gelmez diye beni tehdit ettiler,ya yarışlara devam edicektim ya da seni benden alıcaklardı" "şuan bunları anlatmanın bir önemi yok"dedim "senin başına bir şey gelmesin diye devam ettim,sonra işler bahse çevrildi, orası daha da karanlık bir hâle geldi, öyle ya da böyle size zarar gelecekti,devam etsem de etmesem de..." derin bir nefes aldı "devam etmedim,sen fark etmeden sizi korumaları için korumalar gönderdim,ama nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde biri sizin o evden o gün benimle buluşacağınızı öğrenmişti" "yani korumaların sana ihanet mi etti?" "hayır, işin içinde başka bir şey var" "ne demek istiyorsun?" "ya senin evin dinleniyor ya da senin buluşacağımızı söylediğin kişilerden biri sana ihanet etti" "ya senin evin dinleniyorsa?" "dinlense anlarım,dinlenmiyor" "senin korumaların sana ihanet etmiş işte Arhan" "öyle olsaydı Gecem'i öldüren kişiyi vurmazlardı" "Gecem'i kim öldürdü?"dedim gözlerinin içine bakarak "bildiğini biliyorum"dedim "bilmiyorum, şüphelendiğim birisi var sadece" "beni vuran kişi,bende ondan şüpheleniyorum, bugün yarışta var mıydı?" "vardı hatta kaskın altından hafif saç rengini gördüm onun saçları sarı ama kamerada Gecem'i vuran kişinin 2 saniyelik arkası dönük görüntüsündeki kişi daha yaşlı ve saçları gri" "görüntüsü mü var?" "evet ama hiçbir şey anlaşılmıyo, arkası dönük olduğu için" "bakmak istiyorum" "o görüntü Yener'de şuan" "neden Yener'de" "Yener, sivil polis ve bize yardım ediyor" "Yener polis mi?" "sivil polis" Yener'i her gün görmeme rağmen tanımıyordum "polisse yarışları neden ihbar etmiyor" "beni koruyor" bu gece bir sürü bilgi öğrenmiştim,resmen bir bok bildiğim yokmuş benim "seni özledim"dedi kokumu içine çekerken
