ALACA

35

"Erim,sen ne zaman uyandın?"
"yeni uyandım"dedi çocuk
"siz bir dedenle yürüyüş yapın"dedi Efkan
"hadi oğlum gel elimi tut"çocuk Orkun Pala'nın elini tuttu ve odadan çıktılar
"o çocuk kim?"diye sordum
"benim oğlum, aynı sana benziyor değil mi?
bir şey söylemedim
"bak bu anlattıklarımdan sonra belki beni öldürmek isteyeceksin-"
"bunu ben yapamasam da Arhan yapar zaten"
"ona bu kadar güvenme, bugün varsa yarın olmayabilir"dedi
"sende öyle, bugün varsan yarın olmayabilirsin,sen evli falan mısın?"dedim o çocuk kafamı karıştırmıştı
"evliyim tabi ki"dedi ve parmağında ki yüzüğü gösterdi
"yazık kadına,bunları öğrense senin yanında bir dakika bile durur muydi acaba?"
"biliyor"dedi
gülmeye başladım
"ya birde normal bir şeymiş gibi karına anlattın öyle mi?"
"bilmediğin şeyler var"
"daha ne var söylesene! her şeyi anlat bitsin"
"olmaz,o kadarına dayanamazsın,bende dayanamazdım"
"anlat diyorum sana!"
"sonra,sonraAlaca söz veriyorum sonra"
"peki o zaman ver telefonumu, gidiyorum ben"
"nereye?"
"sanane amına koyayım! Ver telefonumu"
"Alaca..."
iki elimle boğazını sımsıkı bir şekilde sıktım
"telefonumu ver!"
cebinden telefonumu çıkarıp verdi
"bir daha yoluma çıkmayın!"
odadan çıktım ve evin çıkış kapısına doğru ilerledim
"Alaca,Zehir olduğum ikimizin arasında kalsın"
arkamı dönüp ona baktım
"lütfen..."dedi
elimle hareket çekip kapıyı açtım ve evden çıktım,çıktığım gibi gözümden yaşlar aktı
bir günde başıma gelenler normal şeyler değildi
bu kadar şeyin arasında tek düşündüğüm Arhan'dı
hemen telefondan Yener'i aradım
arama direkt açıldı
"sonunda! Alaca neredesin sen!?"
"Arhan nerede biliyor musun? Yener lütfen biliyorum de..."
"Yiğit'in evindeyiz şimdi yeni geldik hastaneden,sen neredesin gelip alayım"
"bilmiyorum ki..."
"nasıl bilmiyorsun? bekle ben halledicem 5-10 dakikaya, sakın kapatma telefonu ve olduğun yerde bekle"
"buraya daha önce gelmediğime eminim"dedim
"Yiğit telefonunu ver acil! Alaca aradı,nerede olduğunu bilmiyormuş ekipten birini arayacağım halletsinler"
arkadan Yiğit'in "tamam kanka al,bende Arhan'nın yanındayım bir şey olursa haber edersin" dediğini duymuştum
"Alaca seni kaçıranlar nasıl biriydi görebildin mi?"
"ben kaçırılmadım"dedim
"nasıl yani? neredeydin o zaman Arhan vurulduğunda,eve geçecektiniz birlikte"
"Arhan uyandığında her şeyi anlatıcam şuan ayakta duracak gücüm yok Yener"
"tamam bir yere otur hemen ama sakın oradan ayrılma hemen konumunu bulup ben gelebiliyorsam gelirim eğer uzaktaysan oradan birini yönlendiririm yanına,telefonu kapatma, oradan ayrılma tamam mı?"
"tamam"dedim ve yere oturup öylece bekledim
birkaç dakika sonra Yener konuşmaya başladı
"şuan Bolu'da gözüküyorsun ama hiç endişelenme bizim ekipten Yamaç var,birazdan gelicek seni almaya bekle orada"dedi
"tamam bekliyorum"dedim
"sen şimdi acıkmışsındır yemek de getirecek sana"
"gerek yok"dedim
"var Alaca saat 9 oldu"
"Arhan'ın durumu nasıl?"
"kurşun beline yakın bir yere gelmiş,hastanede kurşunu çıkarttılar hakkında haber çıkmaması için Yiğit'in evine getirdik,şuan yatıyor"
"ölüm riski var mı?"diye sordum ve gözümden akan yaşı sildim
"çok zor bir ameliyattan sağ çıktı, ölmez o"dedi
"ölmez..."dedim
"evet hem daha barışacaksınız siz"dedi
Yener ağlıyordu
"Yener oğlum ağlamasana, uyanınca Arhan'a söylerim amma dalga geçer seninle"dedi Yiğit
"ağlamıyorum ki ben"dedi Yener
"o iyi olucak..."dedi Yiğit
"evet,iyi olucak"dedim
"iyi olucak..."dedi Yener
o sırada önümde polis arabası durdu
"merhaba Alaca hanım ben Yamaç, Yener'in bahsetmiş olması lazım"dedi esmer upuzun boylu 27-28 yaşlarındaki adam
"evet,bahsetti"dedim
"heh Alaca bin arabaya,seni emniyete götürecekler, şimdi evden çıkıyorum gece 1-2 gibi orada olurum"dedi Yener
"tamam ama şey ben ifade falan vericek miyim?"dedim
"hayır hayır senin ifadeni ben alıcam sonra"dedi
"tamam o zaman dikkatli gel"dedim
"Yener bende gelsem?"dedi tanıdık bir ses arkadan
"Bade sen yat uyu ben hemen Alaca'yı alıp gelicem"dedi Yener
"ama ben şimdi meraktan uyuyamam ki, söz hiç rahatsız etmem seni arabada otururum öylece"dedi Bade
"peki tamam gel,Alaca hadi görüşürüz"
"görüşürüz"dedim ve aramayı kapatıp polis arabasına bindim
Yamaç bana bir paket uzattı
"kokoreççi açık olduğu için kokoreç aldım seviyorsunuzdur umarım"dedi
"çok severim"dedim
"ayran ve su da aldım"diyip ayran ve suyu da uzattı
"çok teşekkür ederim"dedim
Yamaç gülümseyip arabayı sürmeye başladı
kokoreç paketini açtım ve ekmekten bir ısırık aldım