45

1.3K 43 4
                                    

1 saat kadar bir süre içerisinde İstanbul'a varmıştık.
"güzelim Okan seni eve bıraksın,benim birkaç işim var,halledip gelicem"
"ne işin var?"
Okan ve Arhan dikiz aynasından göz göze geldiler
"ufak bir iş"
"Arhan,bana nereye gidiceğini söyler misin?"
"peki tamam ama sakın benimle gelmek isteme"
"söyler misin?"
"Efkan Pala'nın evine gidiyorum"
"neden?"
"canını almaya"
neden bir anda bu kadar kötü hissetmiştim?
"Arhan-"
"istemezsen yapmam"dedi
"onlarla düzgün bir şekilde konuşalım Arhan,konuştuktan sonra karar veririz"dedim
"peki tamam"
"Instagram hesabına mesaj atacağım,onunla buluşup konuşmak istediğimi söyleyeceğim"
"bende gelicem,seni tek başına göndereceğimi düşünmüyorsun herhalde"
"sende geleceksin zaten"
"peki tamam ama onların Gecem'i öldürdüğünü unutma Alaca"
kafamı salladım ve telefonumu çıkarıp Instagram'a girdim ve arama kısmına Efkan Pala yazıp ilk çıkan hesaba girdim
evet bu onun hesabıydı
mesaj kısmına girdim
bugün buluşalım ve düzgünce her şeyi baştan sona konuşalım.

"çok kibar yazdın"dedi Arhan
" 'bugün buluşuyoz lan' mı deseydim?"
gülümsedi ve yanağımdan öptü

araba evin önünde durunca ikimizde arabadan indik
kapının önünde korumalar ve Yener vardı
elinde bir bardak çay,korumalarla sohbet ediyordu
sonra bizim geldiğimizi fark etti, bardağı korumalardan birine verip yanımıza geldi ve Arhan'a sarıldı
sonra omzuna pat pat vurdu
"kardeşim benim be!"
sonra da bana sarıldı
"kedilerim nerede?"
"bak oradalar"
iki tane dev gibi korumanın elinde benim küçücük kedilerim vardı
"Bade nerede,ne yaptın kıza?"
"şirkete bıraktım onu"
"iyi"
Arhan elindeki anahtar ile kapıyı açtı
bende korumalardan kedilerimi alıp eve girdim
"ah yavrularım benim nasıl da zayıflamışlar,aç mı bıraktı o sizi?"
"ben senden daha iyi baktım onlara, gözümü ayırmadım üstlerinden"
"ne demeye çalışıyorsun be sen?"diye çemkirdim
"ben daha iyi bakıyorum"
"onların annesi benim bir kere! Onlar benim kedilerim"
"onları sana ben aldım"
"bak kendin söylüyorsun,bana aldın!"
"aynılarından bulup sahiplenmezsem benim de adım Yener değil"
"yeter!"diye bağırdı Arhan
"Alaca ile uğraşıp durma Yener!"
"evet benimle uğraşıp durma!"diyip Arhan'a sarıldım
Yener kaşlarını çattı
"ne oldu Muğla'da taş falan mı geldi kafasına bunun?"diye sordu
"barıştık biz"diyip eğildi ve alnımı öptü
"boyun kaç senin?"diye sordum
çünkü yanında gerçekten kardeşi hatta kızı gibi durduğuma yemin edebilirdim
en son 1.90'dı
"1.92"dedi
"yuh!"diye bağırdım
"senin 1.50 herhalde"dedi Yener
"1.68"dedim tamam yaşıma göre boyum çok da uzun değildi ama yine de orta bir boydaydım bence
Yener dudaklarını birbine bastırıp gülmesini durdurmaya çalıştı
"Bade bile senden daha uzun"dedi
"olabilir herkes uzun olmak zorunda değil"dedi Arhan
"ben kısa değilim siz uzunsunuz"
"27 yaşında bir kadına göre gayet kısasın kabullen bunu"dedi Yener
"ne yapayım babama çekmediysem?"
babam mı demiştim ben?
"babam mı dedin sen?"dedi Arhan
"yani Orkun Pala'ya çekmediysem ne yapabilirim?"
Arhan ve Yener birbine baktılar
"neyse güzelim sen valizini falan şey yap sonra çıkalım evden"
parmak uçlarımda yükseldim yanağından öpmek için
başını hafifçe eğdi ve yanağından öptüm
sonra da yatak odasına girip üzerimdekileri çıkartıp,valizimi boşaltıp hepsini çamaşır makinesine attım
dolabımın karşısına geçip elime gelen ilk sweatshirt ve eşofmanı alıp giyindim

68"dedim tamam yaşıma göre boyum çok da uzun değildi ama yine de orta bir boydaydım benceYener dudaklarını birbine bastırıp gülmesini durdurmaya çalıştı"Bade bile senden daha uzun"dedi"olabilir herkes uzun olmak zorunda değil"dedi Arhan"ben kısa d...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

saçımı toparladıktan sonra odadan çıktım
o sırada telefonuma mesaj geldi
ekrana baktığımda Efkan Pala'dan geldiğini gördüm
olur sana konum atayım oraya gel, dışarıda buluşursak magazine düşeriz.
*konum*

"Alaca,kahve içer misin güzelim?"diye sordu Arhan
"yok hayır,Efkan mesaj yolladı,konum attı"
"tamam,çıkalım o zaman"
"çıkalım,Yener gitti mi?"
"evet,Bade'yi öğlen yemeğine götürecekmiş"
gülümsedim
Arhan kolunu omzuma atıp kapıyı açtı
birlikte arabaya bindik,Okan'a konumu gösterdim
"fazla uzak değilmiş"dedi

Arhan beni belimden tutup kendine çekti ve yanağından öptü

"gergin görünüyorsun"dedi
"öyleyim çünkü"
bir kere daha yanağımdan öptü
"Arhan yanında silah falan yok değil mi?"
"üzerimde yok"
"araba da mı?"
"hem araba da hemde Okan'da var,sadece tedbir amaçlı güzelim"diyip bir kere daha yanağımdan öptü
"ne olursa olsun hemen öfkelenmek yok"dedim
"onlar katil Alaca, kızımızın katili"
"biliyorum bunu sürekli hatırlatma"
"özür dilerim"dedi ve dudağımın kenarını öptü

araba durunca derin bir nefes alıp arabadan indim
Arhan elimi tuttu ve öptü
"rahatla biraz"
zorlukla gülümseyip zile bastım
birkaç saniye sonra kapı açıldı
"Alaca,hoşgeldin"dedi Efkan
sonra Arhan'ı fark etti
bir şey söylemedi
"hoşbulduk"dedim ve içeri geçtim
Orkun Pala ve arkası dönük bir kız vardı
kız bize doğru döndüğünde gözlerim şaşkınlıkla açıldı
ne diyeceğimi bilemiyordum
bu da neydi şimdi?
"Begüm?"dedi Arhan
Begüm hiçbir şey söylemedi
"bir şey içer miydiniz?"diye sordu Efkan
"seni sikerim lan ibne! Kaçırdın mı kızı? Begüm ne zamandır buradasın? Seni kurtaraca-"
"beni kaçırdığı falan yok"dedi
Arhan'ın elini fark etmeden sıktım
"Efkan benim kocam"dedi
sol gözümden bir yaş aşağı doğru süzüldü
"sen"dedi Arhan
"sen bunca zaman..."dedim ama devamını getiremedim
"evet İtalya'da falan değildim,her şeyi baştan anlatıcam,oturun"
"anlat şunu hemen!"diye bağırdı Arhan
"üniversiteyi okuduktan sonra yanlışlıkla Efkan'dan hamile kaldım ama bunu kimseye söyleyemezdim çünkü evli değildim,sizi yalan söyledim İtalya'dayım diye"
beni kaçırdıkları zaman gördüğüm renkli gözlü küçük çocuk Efkan ve Begüm'ün çocuğu muydu?
gözümden bir yaş daha aktı
"sizin Efkan ile kardeş olduğunuzu bilmiyordum çok sonradan öğrendim"
Arhan'ın elini biraz daha sıktım
"bana Arhan yüzünden üvey kardeşini kaybettiğini anlattı,o çok kötüydü Alaca,çok aşıktım ona yardımcı oldum..."
"Begüm sen..."diyebildim sadece
"Gecem'in ölmesinde benim de parmağım var"dedi
Arhan'ın elini bıraktım,tam Begüm'e doğru bir adım atacaktım ki bir el beni tuttu
arkamı dönüp tutan kişiye baktığımda o küçük renkli gözlü çocuğu gördüm
"Begüm seni affetmeyeceğim!"diye bağırdım
ellerim ve tüm bedenim titriyordu
"sen benim bu hayatta güvendiğim tek kişiydin,hatta hayatımda kalan tek kişiydin!"
"üzgünüm..."
gözlerim fazla buğulandığı için göz yaşlarımı sildim
"mutlu musun şimdi? Eline ne geçti he söylesene! Sana diyecek kelime bulamıyorum,yazık"dedim
"aşıktım Alaca,onun için kendi canımı bile verebilirim"
"hastasın sen!"
Arhan tekrardan elimi tuttu
"hepiniz aynı boksunuz!"diye bağırdım
"Erim,odana geç babacığım"dedi Efkan
"siz birini mi öldürdünüz baba? Siz katil misiniz?"
"Erim,odana-"
"siz katilsiniz"dedi ve geri geri adım atmaya başladı çocuk şok içinde
"aptal bir kızın aptal bir sebepten dolayı intihar etmesi yüzünden başımıza gelmeyen kalmadı bizim! Arhan mı öldürdü he o kızı? Arhan'a takıntılı salak bir kızdı o! Siz de gelip o kızın cezasını mı ödettirdiniz bize! Allah hepinizin belasını versin!"diye bağırdım
"küçücük 4 yaşında bir kızın canını almaya nasıl vicdanınız el verdi?"diye bağırdım
"ben mecbur muydum bunları yaşamaya? Ne suçum vardı benim? Ne yaptım ben size!"diye bağırdım
"senin kızın olduğunu bilmiyorduk Alaca"dedi Efkan
"o biliyordu!"diye bağırdım
Silahın emniyet sesi geldiğinde arkamı döndüm, Arhan'ın elinde silah vardı ve arkasında da Okan vardı
"o kızın canını alan canınızı alıcam sizin"
"Arhan sakin ol"dedi Begüm
"çocuk var"dedi Efkan
o sırada bir şey oldu
Erim Arhan'a sımsıkı sarıldı
"yapma"dedi

ALACAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin