sabah uyandığımda kendimi koltukta bulmayı beklemiyordum
dün kendime kahve yapıp buraya gelmiştim ve en son telefondan bana gelen bildirimlere bakıyordum
burada uyuyakalmış olmalıydım
üzerimdeki battaniyeyi görünce gülümsedim
"günaydın"dedi oturma odasının kapısından bana bakan Arhan
"günaydın"dedim
"neden burada uyudun?"dedi
"uyuyakalmışım"dedim yattığım yerden doğrulup
"Emine teyzenin torunu doğmuş Rize'ye gitti,o yüzden kahvaltıyı ben hazırladım"dedi
"vaaayy"dedim
"1-2 saattir uğraşıyorum baya özene bezene yaptım"dedi
"daha yeni kendine geldin,ben hazırlardım"dedim
"iyiyim ben"dedi
koltuktan kalkıp tuvalete girdim ve elimi yüzümü yıkayıp tuvaletten çıktım
Arhan mutfakta arkası dönük bir şekilde bir şey doğruyordu
tamam kabul o vurulduktan sonra ona biraz daha şey olmuştum
ne olmuştun?
bilmiyorum işte,daha yakınlaşmıştım sanki
Arhan geldiğimi anlayınca bana döndü ve gülümsedi
"hadi geç otur"dedi
ikimizde karşılıklı bir şekilde oturduk
"bak portakal da sıktım sana"diyip portal suyunu önüme koydu
"dün gece uzun bir zaman sonra telefonumu elime aldım, Twitter'da trendlerde 1.numaradayız"
"neden?"
"herkes vurulduğunu öğrenmiş ama biraz yanlış anlamışlar"dedim
kaşlarını çattı
"neyi yanlış anlamışlar?"
"seni vuran kişiyi senden nefret eden sıradan bir insan sanmışlar ayrıca beni de o esnada kaçırdıklarını sanmışlar ve 'Aral için ADALET' diye hashtag açmışlar"
Aral;bizim ship adımızdı
Arhan gülmeye başladı
ama sonra hemen gülümsemesi silindi
"canını yaktılar mı?"dedi
önce neyden bahsettiğini anlamadım ama sonra kaçırıldığımdan bahsettiğini anladım
"hayır"dedim
"onları öldürsem üzülür müsün?"
"asla! Ne olursa olsun Gecem'in öldüğü gerceğini değiştirmiyor, cezaları neyse çekecekler,ölürse de ölsünler umrumda değiller hatta ölümleri keşke benim elimden olsa"dedim
"sen iste yeter güzelim"dedi
"bana güzelim deme"dedim
"niye?"
"güzelim ama senin değilim"diyip göz kırptım
"olursun"diyip göz kırptı
gülümseyip tabağımda ki börekten bir ısırık aldım
"oha bunu sen mi yaptın?"diye sordum
kafasını iki yana salladı
"Emine teyze yapıp buzluğa atmış,bende pişirdim"dedi
"mükemmel!"diyip bir ısırık daha aldım
birkaç dakika ikimiz de konuşmayıp yemeklerimizi yedik
"sence de çok garip değil mi? O kadar şey yaşadık ama yine birlikteyiz"dedi
"yani evet garip"dedim
"ne olursa olsun kopamıyoruz birbirimizden"
"yooo sen benden kopamıyorsun ve beni ne yapıp ne edip elde ediyorsun"
"bu seni elde etmiş halim mi? Daha değil bebeğim henüz elde edemedim seni"dedi
"kolay gelsin o zaman sana ne diyeyim?"
gülümsedi
"bu akşam bir şeyler yapalım"dedi
"hayır Arhan saçmalama daha yeni vuruldun sen,yatak döşek yatman gerekiyor şuan senin"dedim
"iyiyim ben"dedi
"hiç mi bir yerin ağrımıyor?"dedim
"hayır ağrımıyor"dedi
"değişiksin"
tam o sırada telefonum çaldı Fransa'da ki kuzenim İsabelle arıyordu
telefonu açıp kulağıma götürdüm
"Alaca! iyi misin?"
"iyiyim,neden ki?"
"haberleri gördük, nasıl böyle bir şey yapabilirler!"
artık haberlerin Fransa'ya kadar gitmesine şaşırmamıştım
"senin kaçırıldığın doğru mu?"diye sordu
"bunu telefondan anlatamam baya uzun bir konu"dedim
"bak ilk uçakla Türkiye'ye gelirim yemin ediyorum!"
gülümsedim
"gelirsin biliyorum"dedim
"ay bu arada eski kocan da vurulmuş iyi mi o da?"
"iyi iyi"
"barıştınız mı siz?"
"hayır"
"ay kızım barışamadınız bir sizde ya"
gülerek ona cevap verdim
"eğer ayaklarıma kapanıp özür dilerse birde bana böyle kocaman havuzlu mükemmel bir ev alırsa neden olmasın?"dedim alayla
"adam para sıçıyo alır bence"
gülümsedim
"teyzem ve eniştem nasıllar?"
"iyiyiz!"diye bağıran teyzemin sesini duydum
sonra bir hışırtı geldi
"Alaca mon bébé iyi misin?"diye sordu
(mon bébé=bebeğim)
"iyiyim teyze bir şeyim yok,siz de iyisinizdir umarım"
"bizi boşver anlat hemen olayları"
derin bir nefes aldım
"annemin benimle birlikte Yunanistan'a gittiğini neden daha yeni öğreniyorum"dedim
"annenin Yunanistan'a gittiğini sadece ben ve o lanet kocası biliyordu,sen bunu nasıl öğrendin?"
"nasıl öğrendiğimi boşver,annem gerçekten de benim ismimi ve kendi ismini değiştirdi mi?"
"evet, kocasının ve oğlunun ona ulaşmaması için"
"neden?"
"çok uzun bir hikaye Alaca,eğer sorularının cevaplarını bulmak istiyorsan annenin evine git,yatak odasındaki çekmecelerden 3.sünü aç, içinde ne var bilmiyorum ama annen seneler önce bunu demişti"
"neden böyle bir şey söyledi ki?"
"ona neden oğlundan ve kocasından kaçtığını sorduğumda cevap vermedi ve 'eğer öldüğümde Alaca bu soruyu sorarsa ona yatak odamdaki 3.çekmeceyi açmasını söyle' dedi çok merak ettim ama bakmadım, eğer bakarsan bana da söyle hayatım"dedi
"peki teşekkürler"dedim
"bir şey değil şekerim,bu arada kocan nasıl oldu o da vurulmuş herhalde?"
"kocam değil"dedim
"ah pardon eski kocandı değil mi?"
"evet,şimdilik bir sıkıntı yok gayet iyi bence"dedim
Arhan'a bakarak
"sende de bir şey yok değil mi?"
"hayır yok iyiyim"dedim
"öpüyorum o zaman seni yazın görüşürüz inşallah"dedi
"görüşürüz teyze"diyip aramayı kapattım
"benim annemin evine gitmem lazım"dedim
"annenin evi Muğla'da değil mi?"
"evet,ben 2 güne dönerim"dedim
"Muğla'ya mı gideceksin?"
"evet"
"neden?
"bilmiyorum çekmecisinin içinde bir şey varmış teyzem ona bakmamı söyledi, sorularımın yanıtlarını orada bulacakmışım"
"bende geliyorum seninle"
"yok bende hemen gider gelirim,sen yat dinlen"
"olmaz,tek başına gönderemem seni"
"liseyi orada okudum ben ezbere biliyorum yollarını,bir şey gelmez başıma"dedim
"olsun,bende gelicem"
"of Arhan bir kerede inat etme"
"sen inat etme"
derin bir nefes aldım
"yoruldum,dikişim patladı falan dersen hiç dinleyemem seni"dedim
"yok demeyeceğim valla"
"iyi tamam"
telefonunu alıp birini aradı
"Okan,Uygar'a söyle uçağı ayarlasın"dedi ve aramayı kapattı
"Uygar kim?"
"pilot"
"uçak onun mu?"diye sordum heyecanla
kafasını iki yana salladı
"benim"dedi
"ne?"
"uçak benim"dedi
"senin uçağın mı var?!"
"evet"
"oha! Kiralık falan mı?"
"hayır"
"para mı sıçıyorsun ne yapıyorsun Arhan?"
"soyadım Doran kızım benim,yapamayacağım hiçbir şey yok"
"yuh ya"
"Doran olsaydın sende zengin olurdun"
"ben zaten zenginim"
"ama uçağın yok"
"hadi hadi git eşyalarını hazırla madem benimle geleceksin"
gülümseyerek peşimden geldi
birlikte yatak odasına girdik
"ikimiz için bir tane valiz yeter yarısına sen koy eşyalarını yarasına ben"dedim
dolaptan kendime 3-4 tane kıyafet ve iç çamaşırı çıkarttım
gözleri elimdeki iç çamaşırına gitti
"sapık! Ne bakıyorsun?"
"hiiiç"
eşyalarımı katlayıp valize koydum
o da elindeki eşyaları valize koyduktan sonra valizi kapattık
"şimdi mi gidicez yani?"dedim
"evet şimdi gidicez"dedi
onu yok sayarak üzerimdekileri çıkartıp rahat bir şeyler giyindim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALACA
ChickLitbir hata yapıp evlenmiştim,bir de üstüne ondan çocuğum olmuştu ama kızımın 4 yaşında öldürülmesi bizi tekrar birleştirmişti...