Bir insanı en çok ne etkiler bilmiyorum ama beni en çok bilinmeyen gözler etkiliyor galiba.
Bütün yalanların ifşalandığı yerdir gözler bazen , bazen ise açıklanamayan duyguları ve bazende içinde kalmış son duygu taneciklerinin yansıması.
Bakışlardır sana anlatılmak isteneni en saf şekliyle anlatan. Ama anlamazsın bazen çok geç olur anladığında.
Bazende anladığını düşünürsün. Kaptırırsın kendini inandığın yalana. Gerçeği öğrenince anlarsın ki hep saklanıyormuş arkada. Basit bir yanılmadır sadece anladığın duygular...
Sese arkamı döndüm ve bana seslenen kişinin az önce beni izleyen adam olduğunu gördüm. Yanıma yanaşıp bana bir soru yöneltti.
"Sence de fazla sıkıcı bir akşam değil mi?" Tekrar arkamı döndüm ve manzaraya karşılık cevap verdim."Evet sıkıcı bir akşam." İsteksiz cevabımı umursamadan oda yan tarafıma geçip manzarayı izlemeye başladı. Kısa bir süre sonra kafasını bana çevirdi." Az önce sizi izlerken güzelliğiniz kadar bir şey daha dikkatimi çekti." Bende kafamı ona çevirerek sordum."Nedir ?" Gözlerini gözlerimden çekerek boynumdaki kolyeye baktı. Elimi kolyeme götürdüm."Böyle bir kolye daha önce görmemiştim açıkçası. Bu eşsiz parçayı nerden aldınız ?" Elimi kolyemden çekerek cevap verdim.
"Malesef ki bulabileceğinizi sanmıyorum. Bu kolye özel tasarım. Küçükken ailem tarafından verildi.""Kendi adıma üzülmüş olsamda sizin adınıza sevindim. Böyle güzel bir kolyeye sahipsiniz."
Cevap vermek yerine sadece gülümsedim. Adam tam konuşacakken Akın geldi yanımıza. "Vira gidelim mi artık?" Akın'a bakarak"Gidelim." dedim. Akın cevabımla yürümeye başladı. Akın'ın peşinden gitmeden önce arkamda bıraktığım adama son bir kez daha baktım. Gözleriyle beni uğurluyordu. Kafamı çevirerek Akın'ı takip ettim. Akın valenin getirdiği arabasına binmeden önce benim kapımı açtı ve oturmamı bekledi, ben oturunca da kapıyı kapatıp hızla kendi kapısını açıp arabaya bindi. Akın beni bırakıp birinin yanına gittiği geldi aklıma. "Kimin yanındaydın?"
"Tanıdık vardı onunla konuştum sonrada babam çağırdı işte sen kimle konuşuyordun, o adam kimdi ?"
"Bilmem tanımıyorum kendi geldi yanıma çok konuşmadık zaten sen geldin." Konuşmamızı burda sonlandırdık. Birkaç dakika sonra sessizliği bozan Akın'ın telefonuydu. Cebinden telefonu çıkarıp kulağına götürdü. "Alo?" Telefondaki kişi Akın'a birşeyler söylüyor Akın ise sadece arabayı kullanıp o kişiyi dinliyordu. Bir süre sonra telefonu kapattı.Sorar bakışlarımı görünce konuşmaya başladı."Babam aradı. Yarınki gelicek olan adamı unutmamamızı falan söyledi. Adama iyi davranmalıymışız. Yok efendim adam bizim için büyük bir avmış bize çok gelir getircekmiş de bıdı bıdı diyor." Sıcak bastığı için camı açtım."Ben adamı hiç sevmedim ha bi tipik böyle nasıl desem itici bir tipi var. Sende sevmedin demi bir tek ben sevmedim demi?" Akın'ın sözleri karşısında güldüm ve yanıt verdim. "Merak etme benimde sevdiğim söylenemez ama işte bize gelir getirecekse katlanmak zorundayız." Akın ofladı ve arabayı biraz daha hızlandırdı. Kısa süre içinde beni evime getirmişti.
Arabadan indim ve gitmeden önce el salladım. Oda karşılık olarak kornayı çaldı. Akın arabayı tekrar çalıştırıp gitti. Bende eve doğru yürümeye başladım. Çantadan anahtarı alıp kapıyı açtım ve içeri girdim. Işığı açıp ayakkabılarımı çıkarttım. Üstümü çıkartacak enerjiyi kendimde bulamayınca yavaş adımlarla salona gidip koltuğa attım kendimi. Kafamı geriye atarak tavana gözlerimi diktim. Kafamda unutamadığım isimsiz adamın simasi ve bakışları vardı. Gözlerinde çok şey vardı ama bir perde çekmişti üstüne tıpkı benimkiler gibi.Gereksizce aklıma gelip duruyordu bakışları. Bakışlarında yatan anlam veremediğim duyguları..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL KURŞUN +18
Misterio / SuspensoAzılı suçlu bir Kadın Ve Onun hayatını değiştirecek bir Amir Bu onların amaçları uğruna birbirleriyle çalıştığı karmakarışık hayatlarının hikayesi. İhanetlerin, öğrenilen gerçeklerin, ölümlerin ve vahşetlerin yaşanıldığı karanlık bir hikaye. Onla...