18. Bölüm

159 37 14
                                    

Bölüme oy verip düşüncelerinizi yazmayı unutmayın ♡♡♡

Aşağıda bir duyurum olacak !

"Alo Vira benim Aydın." Bu sefer şaşkınlığım ile kaşlarım havalandı. Tam bu sırada da Ilgaz gelmişti.

"Efendim Aydın Bey bir sorun mu var ?" Aydın konuşacağı sırada arkadan Akın'ın bağırma sesi yükseldi.

"Malesef evet. Akın Bey bir kavgaya karıştı ve nedense sakinleşmiyor. Çok çabalıyoruz ama her saniye öfkesi artıyor. İşin sonu kötü bitmesin istiyoruz lütfen gelir misiniz ?"

Şaşkınlığım yüzümden nasıl okunuyorsa üçü pür dikkat beni izliyordu.

"Tamam gelirim nerdesiniz ?"

"Şirketinizin yakınlarında Ruya Bar diye bir mekandayız."

"Tamamdır hemen geliyorum." Dedim ve telefonu kapattım.

"Benim acil gitmem gerek Akın bir kavgaya karışmış sanırım." Diyerek kapıya yöneldim. "Biz de gelelim. Tek gitme." Diye Ilgaz da ayaklandı. Onun peşinden de Cengiz. "Siz oturun ben hallederim." Desem de dinlemediler. Sare'ye veda ettikten sonra benim peşimden yürümeye devam ettiler.

Ben kendi aracıma ikisi de Ilgaz'ın aracına bindi. Ben önden onlar arkadan peş peşe süratle mekana sürdük.

Oldukça gösterişli olan barın önünde durduk. Kocaman kırmızı redlerle yazılmış Ruya Bar mekanın göze batmasına yardımcı oluyordu.

Kapının önünde duran iki tane cüsseli güvenlik bizi içeriye girmemizi engelleyerek durdurdu. "Kimlik lütfen."

Ilgaz benden önce davranarak polis kimliğini gösterince kapıları açmak mecburiyetinde kaldılar.

İçeriye girdiğimde yüksek ve baslı bir müzik bizi karşıladı. Ilgaz bir şeyler söylüyordu ama sesten dolayı duymak epey zordu.

Ben sağa sola bakınırken telefonumu çıkarıp mesaj attım. 1 dakika geçmeden gelen mesaja baktım ve o tarafa yürüdüm.

Barın karşında duran masaların sol ve sağ tarafından yukarıya çıkan merdivenlere yöneldik. Yukarı çıktığımızda önümüzdeki uzun bir koridor bizi bekliyordu.

Mesajdaki numaralı odanın kapısına bakınmaya başladım. Biraz bakındıktan sonra sol tarafta 5. kapıda durdum ve tıklattım.

Uzun sürmeyen bekleyişin ardından Aydın kapıyı açtı. İçeriye girip kapıyı kapattığımızda müzik sesi artık daha az geliyordu.

İçeride yatakta oturmuş kollarını tutan iki adamın arasında kalan Akın yere dalmış bakıyordu. Geldiğimizi dahi fark etmemişti.

Ben Akın'a yürürken Cengiz ve Ilgaz kapının yanında beklemeye devam etti. Akın'ın önüne çömelip yüzüne baktım.

Elimi bacağına koyduğumda gözlerini sinirle gözlerime dikti. Beni görünce sinirinin hafiflediğini hissettim. Gözleri başka bakıyordu. Bir şey kullanmış gibi.

Bu düşünce beynimi kemirmeye devam edince Akın'ı kaldırdım ve girişteki tuvalet olduğunu varsaydığım yere doğru yürüdüm.

Tahminim beni yanıltmamıştı. Akın'ı kusması için ikna ettikten sonra çıktım ve kapıyı kapattım. "Neler oldu ?"

Dedim Aydın'a dönerek. "Ben de olayı tam olarak bilmiyorum. Mekana geldikten 10 dakika sonra müzik durdu ve bir kargaşa çıktı. Açıkçası sinirlendim ve buradan gitmek için çıkışa yürüdüm. Lakin Akın'ı görünce şaşırmadım değil. Hemen olaya müdahale ettik. Akın çok tuhaftı sanki bir robot da o adamı öldürmek için emir almışçasına saldırıyordu." Aydın'ın dedikleriyle daha da şaşırdım.

KIZIL KURŞUN +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin