GÜNÜMÜZ...
(ALEV'İN ANLATIMI İLE)
Sonra ondan ayrıldım bakıştık.Sahilde bir tek biz vardık çok tenha bir yerdeydik.Bana yaklaştı ve öptü beni sonra geri çekildi bakıştık sadece sessizce bakıştık.Sonra bana " Saat geç oldu Sevgilim seni eve götürmeliyim hem kıskanırım ben." dedi sınra yüzüme bakıp sıtıttı. "O zaman gidelim Aşkım" dedim arabaya el ele yürüdük arabaya bindik ben kendine çekti baktı tekrar ve yola çıktık.Beni eve götürdü "Yarın görüşürüz birtanem" dedi "Tamam!" diyip gittim ordan eve gidince uzandım bayağı.Abim ile tanışsaydı abim ona nasıl kıl olurdu ama abim her onu gördüğünde ki tepkisine gülerdim ki gülüyorumda düşünerek...Nerdeyse iki yıl geçti ama unutamadım onu zaten neden gördüğüm birini unutayım ki... Bir anda bağıra bağıra ağlamaya başladım çünkü onu özlüyordum ve ağlarken bir yandan gülüyordumda! Joker karakteri gibi şu kötü olan evet kendimi bir yere kadar onun hala yaşadığına inanarak avutabilirdim zaten o bir yerde burasıymış .Sonra artık yıkılan bir duvarı göstermemek için pano çekmişim şimdi ise o pano yırtılmış gibi hissediyorum.
"ONU GERİ İSTİYORUM VERİN ONU BANA KİMSEM YOK BENİM BAŞKA KİMSEM..."diye bağıra bağıra kendimi döve döve ağladım.Çünkü suçlu bendim ben olmasaydım abim annemlerden uzak kalmayacaktı ve birisi fark edip ambulansı erkenden arayacaktı ve abim kurtulacaktı ben puzzle ye konulan yedek parçaydım olmasamda olurdu yani.Bir anda kapı açıldı ben bunları sayıklayıp yerde makyajım akmış darma duman otururken korktum ama beni öldürselerdi umrumda olmazdı o yüzden bağıra bağıra ağlamaya devam ettim biri gelip bana sarıl gelen koku tanıdıktı etrafa bakmıyordum başım dizlerimin arasındaydı görmedim baktığımda Tuğra'yı gördüm bana sarılmıştı korkmuş gibi duruyordu "Sen nasıl geldin buraya?" dedim "Burlardaydım sesini duydum kapıcıya koşup yedek anahtarı aldım koşa koşa geldim!" şok olmuştum sesim dışardan duyuluyor muydu yaa?ama umursamadan ağlamama devam ettim.Tuğra bana sarılıyordu hâla "Sen neden ağlıyorsun ağlama göz yaşına deymez bi yerini mi kestin ne oldu?!" dedi ama umursamadım ona daha sıkı sarılıp ağlamaya devam ettim "ALEV NE OLDU DEDİM CEVAP VER BANA!" dedi konuşmaya çalıştım ama sadece ağazım oynadı ona baktığımda bulanık görüyordum onu başım döndü ve onun kucağına yığıldım.Sona hatıladığım tek şey Tuğra'nın ambulansı arayışı idi(TUĞRA'NIN ANLATIMI İLE)
Alev bir anda kollarıma yığıldı sonra daha az nefes almaya başladı gözünü kapatmıştı zaten Alev koluma düştüğü an yüzünü görüp ambulansı aradım bayıldığını suratındaki beyazlıktan anladım.Ambulans geldiğinde binmek istedim ama "Birinci derece akrabası değilseniz alamam!" dediler bana, bindim yinede beni sorgularlarken "Kimsesi yok tek yaşıyor ailesi herkesi ölmüş bir tek yakına ben varım arkadaşı, kimsesi yok binebilecek tek insanda benim!" dedim,
onayladı oturdum ve içimden dua ettim sağlıklı olsun diye.Abisinin yüzünü kara çıkarmak istemiyordum ölü bile olsa ona sözüm vardı Alev'in bilnci daha kapanmadığı için dediklerimi duyuyordu bu yüzden uyandığı gibi ondan özür dileyecektim ama belkide o öyle kabullenmişti
ama sonuçta ailesiydi belkide alınmıştı.Ben bunları düşünürken hastanenin aciline varmıştık giderken Alev'in yanındaydım odaya gittim.Alev'e serum taktılar ağlamaktan çok fazla halsiz düşmüştü.Demekki benden öncede çok ağlamıştı böyle keşeke erken fark etseydim!Bilinci kapanmamıştı ama gözünü açmaya bile gücü yoktu beni duyardı.Hiçbir birşey söyleyemedi ben ise oturdum onu izledim bir saat sonra uyandı heyecan içinde ona baktım oda ilk bana baktı koşup ona sarılmak istedim, ama yapamazdım. Kalktım yavaşça yürüdüm ona saçı ile oynadım kalp atış hızı arttı bu beni mutlu etti sonra eğildim yanına "Özür dilerim ama binebilmem için birşey söylemem lazımdı." dedim çok pişmadım umarım alınmamıştır derken "Onlar benim için öldü zaten ve evet tek yakınım tek gelebilecek kişi sendin." dedi çok mutlu oldum sarıldım ona kalp atış hızı daha çok arttı ayrıldım ondan "Neden ayrıldın?" dedi güldüm "Az daha sarılsaydım kalp krizi geçirecektir de ondan!" dedim güldü bana "Tamam o zaman!"(ALEV'İN ANLATIMI İLE)
Doktorlar içeri geldi bir doktor abi "Aa uyanmışsınız!Nasıl oldunuz?" dedi "Daha iyiyim teşekkürler." dedim."Sizde iyi iseniz serumunuzda bitmişken yenisini takmayalım.Arkadaşım son bir kontrol yapsın iyi ise taburcu olun.Ne dersiniz uygunmu acaba?Haha!" güldüm sonra serumu çıkardılar bir hemşire sırtımı dinledi yani klasik şeyler. Kontrolden geçtim sonra iyi olduğumu gördü işlemleri yaptı ve çıktık.Taksiye binip Tuğra'nın evine gittik kapıyı bir çalışan açtı "Hoşgeldiniz Tuğra Bey." Tuğra başına salladı ben sadece peşinden gittim o salona gitti salonda annesi ve babası oturuyordu "Anne ben geldim arkadaşımda geldi sorun olmaz değil mi?" sevgili olduğumuzu kimseye söylememişti bu beni mutlu etmişti biraz.Annesi "Kimmiş o arkadaşın?Yoksa Alev'mi geldi!" dedi geldiğime sevinmiş gibi bir sesi vardı "Evet anne o geldi!" dedi annesi hemen yanıma geldi "Aa hoşgeldin kızım nasılsın?Tuğra söyledi bayılmışsın merak ettik seni!" dedi, kulağıma şöyle fısıldadı, "Sevgili olduğunuzu biliyoruz ama sen haberin yokmuş gibi davran tamam mı ?" dedi başımı "tamam" anlamında salladım. Tuğra elimi tuttu "Bildiklerini biliyorum çaktırma!" dedi gülüştük odasına çıktık "Aa odan çok güzelmiş beklediğimden daha normal!" bana baktı göz göze gelip güldük aynı yakın arkadaşların şakalaştıktan sonra yaptığı gibi. Beni yatağa oturttu kendisi çalışma masasının koltuğuna oturdu "Sen akşam neden ağladın birşey mi oldu?" dedi sustum bir süre ve cevap verdim "Önce yanıma otur sana sarılıcam çünkü." yanıma geldi çok ciddi duruyordu çünkü ben ciddiyim "Ben artık herşeyi kabullendim! Kendimi abimin yaşadğı hakkında avutmayacağım ve ya ailemin beni istemediği bu yüzden yıllarca beni aramadığını mesela hepsini kabullendim.Ama abimin beni bırakması fazla acı geliyor."(TUĞRA'NIN ANLATIMI İLE)
Dedi omzuma yaslanıp ağlamaya başladı baktım ona ve sarıldım ağladı ağladı sonra içeri gidip yüzünü yıkadı.Hizmetçilerden biri bize meyve getirdi.İçeri geri gitti Alev geri döndü "Aa!Armut en sevdiğim meyve!Çok lezzetlidir.Alabilir miyim?"dedi çok tatlı duruyordu ve gözü parlıyordu armutlara bakarken "Evet zaten yiyelim diye getirdiler." dedim.Daha ben sözümü bitirmeden Alev armutlara atlayıp yemeye başladı çok mutluydu. "Teşekkürler!" diyip yemeye devam etti galiba uzun zamandır yememişti "Afiyet olsun aşkım." dedim bu kelimeyi kullanmak bana değişik geliyordu ama ona bu kelimeyi söylemek beni çok mutlu ediyordu.Biraz ona baktım sonra kapı tıklandı içeri Asya abla geldi "Aa Asya abla sen izinde değilmiydin?" dedim iznini kullanmıyor muydu yani? "Ee sevgilini görmek istedim." dedi Alev oturuyordu armudunu yeni bitirmişti biraz utanmıştı "Aa selam dalmışım özür dilerim!" dedi hâla çok tatlıydı "Merhaba Alev. Tuğra senden çok bahsetti adını ondan biliyorum.Ve sorun yok nasılsın bu arada?" dedi ben sadece Alev'e bakıyordum "İyiyim siz?" dedi "İyiyim!" dedi Asya abla sonra kapının yanına eğildi ve yorgan yastık alıp yere serdi ve yer yatağı yaptı sonrasında çıktı.Alev bana sordu "Neden yer yatağı yaptı arkadaşın mı gelecek yoksa?" dedi çok sonra anlamıştı yanağı kızardı "Yaa pardon üff ama ben eve giderdim neden yatak yaptırdın?" dedi "Alev biz geldiğimizde saat onbir buçuktu saat şu an ikiye geliyor seni bu saatte hemde deli gibi ağlamaktan acile kaldırıldığın günde evde evde tek bırakamam." dedim haklıydımda.Ama o durumdan şikayetçi gibi davranıyordu, halbuki durumdan mutluydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ HAYAT AŞKI -ARA VERİLDİ
Teen FictionBazı erkekler geç olgunlaşır.Taa ki hayatlarını olşturan şeyi kaybettikleri ya da kaybetmek üzre oldukları ana kadar.İşte ben de tam o anı yazdım. Hikayenin Instagram hesabı: Gizemli2kiz