Selamınhelloooo!!
Nasılsınız??
Bölümleri hızlı atacağım dedim ama arayı yine açtım ☹️
Ama inanın bu bölümü yazarken o kadar tıkandım, o kadar düzenleme yaptım ki size anlatmam. Belki hâlâ yanlışlarım ve eksiklerim vardır ama o kadar yoruldum ki, bir tur daha kontrol edemeyeceğim üzgünüm.
Bu bölümlük idare edin canlar!
Diğerlerine nazaran daha uzun bir bölüm oldu.
Lütfen oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyinnn...
Keyifli okumalar 💋
🍷
|Bu hikayenin, sesi duyulmayan her kadının sesi olması dileğiyle. |
Korku.
Şu an tüm uzuvlarımda varlığını hissettiren en büyük duyguydu. Bu duygu öyle güçlüydü ki, ne bir tepki verebiliyor, ne de ağzımı açıp tek kelime edebiliyordum.
Korkuyordum, hem de çok. Korkum onu yıllar sonra görecek olmamdan kaynaklıydı. Korkum, beni görünce vereceği tepkidendi. Korkum, benden sonra başkasına da ceylanım demiş olma ihtimaliydi.
Sahi, bu yedi yılda hayatına biri girmiş miydi? Bu yedi yılda bir başkasını sevmiş miydi? Evli miydi? Bir çocuğu var mıydı?
Bunları düşünmek canımı hiç olmadığı kadar yaktı. Bencillikti ama o sadece benim olsun istiyordum. Sadece bana öyle aşkla baksın, sadece bana ceylanım desin istiyordum.
Ama hakkım yoktu. Bunları istemeye hakkım yoktu. Yedi yılın ardından hem evli, hem de bir çocukla dönen kadın olarak bunları istemeye hiç ama hiç hakkım yoktu.
İç sesim fısıldadı.
İsteyerek gitmedin.
Ben hiçbir şeyi istememiştim ki zaten. Ne Cihan ile olan ayrılığı, ne bu evliliği, ne bu esareti, ne bu şiddeti, ne de Cemil'i asla istememiştim.
Ben onun koynuna da girmek istememiştim ama, sadece istememekle kalmıştım.
Ellerim ve dizlerim zangır zangır titrerken "Sen ne saçmalıyorsun?" diye sordum. Sesim ters çıksa bile oldukça zayıftı. "Dalga mı geçiyorsunuz benimle?"
Bana endişeyle baktı. O an anladım ki Cemil onları da tehdit etmişti. Ve karşımdaki bu adam ne ile tehdit edildiyse, onu kaybetmekten korkuyordu. Umurlarında olan tek şey kendileriydi. Acıyla gülümsedim.
Ben ve oğlum hiç kimsenin umurunda değildik.
Sonunda dudaklarını aralayıp "Eğer bugün bizimle gelmezsen, çok kötü şeyler yapacağını söyledi Maral," dedi korkuyla. Aptal, aciz ve bir o kadar da korkak bir adamın tekiydi.
Sinirle gülüp "Siz istediğiniz yere gidebilirsiniz, cehenneme kadar yolunuz var," dedim. "Ama biz oğlumla burada kalıyoruz."
Tüm herkes el birliğiyle beni delirtmeye çalışıyordu sanki. Ben yıllar önce tek söz dahi etmeden -her ne kadar zorla da olsa- terk ettiğim adamın karşısına nasıl çıkacaktım? Yüzsüz yüzsüz oğlumla ve canım eşimle(!) mutlu aile tablosunu mu gösterecektim? Saçmalıktı. İstedikleri, yaptıkları her şey tamamen bir saçmalıktan ibaretti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Esaretin Bedeli | Askeri Kurgu (Ara Verildi)
Teen FictionARA VERİLDİ. BUNU BİLEREK BAŞLAMANIZI ÖNERİRİM! Bir kadın düşünün. Yıllar evvel doğup büyüdüğü yerden, annesinden, babasından, abi bildiği adamlardan ve arkadaşlarından ayrı düşmüş bir kadın... En kötüsüde bir çiçeğin topraktan koparılması gibi...