21. BÖLÜM: "Beklenmedik Fikir"

451 70 26
                                    

Selamınhelloooo!! Uzun zamandır yoktuk. Özlemişim bu kitabı :')

Kısa bir bölümdü ancak diğer bölüm için bir geçiş bölümü olarak düşünebilirsiniz. Diğer bölümde bomba şeyler olacak...

Daha fazla spoiler vermeden sizleri bölümle baş başa bırakıyorum. Yanlışlarım varsa özür dilerim. Kontrol etmeden atıyorum.

Sınır: 150 oy 180 yorum

Keyifli okumalar

Ağırca yutkundum. Bir süre konuşmadan söylediği şeyleri hazmetmeyi bekledim. Kısa bir an gözlerimi yumdum.

Olmuyordu.

Her şey tam düzelecek diyordum ama olmuyordu. Tam bu sefer huzuru buldum diyordum ama olmuyordu. Hep bir aksilik çıkıyordu. Yorulmuştum, her şeyden ve herkesten. Bu hayattan ve Cemil'den de bıkmıştım artık.

Yalvarıyorum, bir mucize olsun.

Elimi alnıma koyduğumda sıkıntıyla ofladım. Gözlerimi açıp Cemil'in öfkeli yüzüne baktım. Kuruyan dudaklarımı ıslattım.

"Neden bunu dile getirdin ki şimdi?" diye sordum. Sesimden yorgunluk akıyordu. "Herkesin duymasını mı istiyorsun?" Histerik bir şekilde güldü.

"Herkesin duyması işinize gelirdi değil mi Maral Hanım?" Ona hayretle baktım. İnanılır gibi değildi. Bakışlarımı görünce konuştu. "Ne?" dedi ters ters. "Yalan mı? İstediğin bu değil mi? O karşıdaki piç de dahil herkes bu gerçeği ve diğer tüm sırlarımızı öğrensin diye can atmıyor musun? Tüm her şey açığa çıksın da, bende eski nişanlımın koynuna koşayım diye düşünmüyor musun?"

Dişlerimi sıktığımda "Laflarına dikkat et," dedim keskin bir sesle.

O kadar bencil ve kör bir adamdı ki, daha gözünün önündekini göremiyordu. Beni tanıdığını sanıyordu ancak benim hakkımdaki en ufak şeyi dahi bilmiyordu. Oysa ben söylediğinin aksine öyle herkes her şeyi öğrensin diye can atmıyordum. Aksine, birisi duyacak diye aklım çıkıyordu. Ben bu sırları mezara götürme derdindeyim adam kalkmış bana ne söylüyordu!

"Söylediklerim ağrına mı gitti Maral?" Bana doğru bir adım attı. "Söylesene, hâlâ o şerefsize aşık mısın?" Ölüm vaad eden kehribar gözlerini elalarıma dikti. Bakışlarımı kaçırdım.

"Saçmalıyorsun yine, yersiz kıskançlığından sıkıldım artık," dedim.

Bana doğru bir adım daha attı.

"Yersiz kıskançlık?" dedi sorarcasına tek kaşı kavislendiğinde. "Ne zırvalıyorsun Maral? Senin eski nişanlın karşı dairemizde oturuyor! Farkında mısın bunun?"

Histerik bir şekilde güldüm. "Onca evin arasında bu daireyi tutan sendin! Ben mi dedim onun karşı dairesini seç diye?" Bu adam beni delirtecekti. Kendi yaptığı seçimlerden de bile beni sorumlu tutuyordu!

Kaşları daha çok çatıldı. Bakışları, en az kalbi kadar karardı. Bana doğru bir adım attığında gerildim ancak belli etmedim ya da öyle sanıyordum, bilemiyorum. Ne de olsa Cemil yaşadığım korkuyu ezbere bilen bir adamdı.

"Bir dakika ya," dedi bir şeyler ters gidiyormuş gibi. "Sen diğer dairelerin boş olduğunu nereden biliyorsun?" Sorusu beni ansızın yakaladı, ağırca yutkundum. Gözlerini kıstı. Sessizliğimi koruduğumda "Yoksa o şerefsizle mi konuştun?" diye sordu.

Ağzımı açıp inkar edecekken susturdu beni.

"Tabii ya, onunla konuştun," dedi tehlikeli bir gülümseme eşliğinde.

Esaretin Bedeli | Askeri Kurgu (Ara Verildi) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin