biz geldik sucularımmm, son bölümlerdeyiz diye mi
bilmiyorum ama bu bölümde en az geçenki kadar uzun oldu. umarım beğenirsiniz. bir de satır arası yorum sayısını birazcık yüksek tutsak çok güzel olur aslında🥹🥹sezen aksu - gülümse
jakuzi - koca bi saçmalık🩺
↬ Naz Yılmaz
Arabadan inip kapıyı kapattıktan sonra kafamı kaldırıp apartmana baktım. Buraya gelmekten korkuyor muydum? Evet. Korkuma rağmen içeriye girecek miydim? Bir başka evet. Bunu yapmam gerekiyordu, bunu artık kendim için yapmak zorundaydım. Ani verilmiş bir karardan daha çok ani bulunmuş bir cesaretti benimkisi. Ve bu cesareti kaybetmeden önce yapmak istediklerimi eyleme dökmem gerekiyordu.
Alaz yanıma geldiğinde bana elini uzattı. Derin bir nefes alıp eline doğru uzandım. Parmaklarımızı birbirine geçirdikten sonra el ele apartmana doğru ilerledik. Kalbim göğüs kafesimi acıtacak kadar güçlü şekilde atıyordu. Adımlarımı attığım yer her an ayağımın altından kayıp gidecekmiş gibi hissediyordum. Her an heyecan veya korkudan bayılıp kalabilirdim.
Giriş katındaki evinin balkonunda oturan Mualla teyze ile göz göze geldiğimde kafamı hafifçe eğip selam verdim. O da önce Alaz'ı gözleriyle süzdü sonra da aynı şekilde bana selam verdi. Kendisi mahallenin ayaklı mobese kamerası olduğu için tüm olan bitenleri bildiğine adım kadar emindim. Hakkımda kim bilir neler düşünüyordu. Ama bu o an umursayacağım son şey bile olmadığı için ilerlemeye devam ettim. Apartman kapısının önüne geldiğimizde Alaz yüzünü bana doğru dönüp dikkatimi Mualla teyzeden kendi üzerine çekmeyi başardı.
Elini yavaşça serbest bırakıp çantamın içinden anahtarımı çıkarttım. Birbiriyle aynı halkaya bağlı olan anahtarladan uygun anahtarı kilide yerleştirip sağa doğru çevirdikten sonra demir kapıyı ittirerek açtım. Alaz da kapıyı bir eliyle destekleyip arkamdan içeriye girdikten sonra kapıyı serbest bırakıp kapattı. Birlikte merdivenleri çıkıp annemlerin kaldığı dairenin katına geldik.
Çelik kapının önüne geldiğimizde öylece dikilip durdum. Anahtarlar hâlâ benim elimdeydi ancak onu bu kilide yerleştirecek gücüm yoktu. Bu kapıyı açmam demek, ardındakilerle yüzleşmem demekti. Kapıyı açmam demek, biraz sonra yaşayacağım psikolojik baskıya dayanabilirim demekti. Hala avucumda anahtarlar varken birden yumruğumu sıktım. "Vazgeçtim. Ben içeriye girmek istemiyorum galiba ya."
Geriye doğru dönüp geldiğim gibi merdivenlerden aşağı inecekken bir el, beni sağ dirseğimden kavrayıp gitmeme engel oldu. Kafamı bileğin sahibine çevirdiğimde bana şefkatle baktığını gördüm. Gitmeme engel olmaktan çok, içeriye girmeme destek vermek ister gibiydi kolumu tutuşu. Canımı acıtmadan beni kendisine doğru yaklaştırdı. Diğer elini yanağıma yerleştirip yüzümü okşadı.
"Sana birazdan içeride diyecekleri şeylerden korkuyorsun. Kaçıyorsun. Biliyorum ama korkularından kaçma." dedi kolumu yavaşça okşayıp bana destek verirken. Gözlerimdeki tedirginlikle birlikte ona baktım. Annemin evi terk ettiğim günkü hıncını az sonra benden çıkartacağına emindim. Bana söyleyecekleri şeyleri duymak istemiyordum. Alaz bunu zaten biliyormuş gibi konuştu. "Başkasının kendi bozuk tartısında seni ölçmesi, seni olduğundan daha değersiz kılmaz. Sen onlar ne derse desin değerlisin."
Kafamı sallayarak onu onayladım. İçeriye girdiğimde söylediklerini aklımın bir köşesinde tutmaya çalışacaktım. İkna olduğumu fark edince hafifçe gülümseyip elini bedenimden çekti. Hızlıca bir nefes alıp kapıya doğru bir adım attım. Elimdeki anahtarı kilide yerleştirdim ve sağa doğru çevirdim. Kapı kilidinden kurtulup tık diye bir ses çıkarttı ve geriye doğru açıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOLOG BEY
Teen Fiction❝Seninle birlikteyken kendimi çok güvende hissediyorum, sanki evimdeymiş gibi.❞ Kleptomani hastası olan Naz, bu duruma bir çare bulmak için arkadaşının tanıdığı bir psikiyatrist adayına mesaj atar. ➷ İlk 24 bölüm texting şeklinde, kalanı ağırlıklı...