Beni hatırla.
Bir şiir mısrasında,
bir şarkının yarım kalan noktasında.
Beni unutma.
Ben hiç var olmadım senden başkasına
ama sen beni hatırla.Bazenleri yaşamın ne kadar acı dolu olduğuyla yüzleşiyordum ve bu her seferinde bir yerden sonra alışkanlığa dönüşmesi gereken bir şeyken daha da acı veren bir noktaya dönüşmüştü gözümün önünde. Büyüyüp kalbimde derin yaralar açıyordu ve hiç de gocunmuyordu bunu yaparken. Kendi yaşamımda kazandığım ya da iyi olduğumu sandığım yerden vurulmanın acısı atıyordu kalbimde. Sonuçta herkesin kalbi de böyle atıyordu. Ve yine aynısı olmuştu, vurulmam sandığım bir yerden vurulmuştum.
Saat sabah beşi gösterirken doktorum Yaren'den aldığım bir mesajla uyanmıştım ve üzerini kapattığımı sandığım o konu tekrar önüme ama tam önüme konulmuştu. Annemleri bu gece saat on ikide hava alanına bırakmış sonra da vedalaşmıştım, babam başka bir takımın antrenörlüğünü yapmak için diğer takımı bıraktığını duyurmuştu ve diğer takımla anlaşma yoluna gittikleri için bu üç günün ardından eve gitmek durumunda kalmışlardı. O kız babamı rahatsız edememişti çünkü babamın Türkiye hattını bizden başka bilen yoktu. Böylelikle her şeyin yola girdiğini düşündüm telefona bakarken.
Yaren'in mesajına cevap vermedim. Bu saatte durup aklımdan Aren'i aramak geçse de vazgeçtim çünkü bunu benimle telefonda konuşmaktansa karşıma dikilir ve öyle konuşurdu, şu an bunu kaldıracak kafada değildim. Mesajı tekrar okudum.
Doktor Yaren: Günaydın Pera, bilmen gerektiğini düşündüğüm bir şey var. Konuyu uzatmadan sana kısaca yazıyorum. Aren Ay adında biri yani sevgilin, bir gün ölürse tüm organlarını bağışlayacağı bir kağıt imzalamış birkaç gün önce ve eğer ölürse ilk bağışlanan organ olarak kalbini bağışlamak istediğini belirttiğinden dolayı birkaç test yapılmış Aren'e. Aren gayet sağlıklı bir birey Pera, kalbi de öyle çünkü testler temiz. Bunu yazmamın sebebi dilime gelmeyen ama aklıma gelen bir fikirden dolayıydı, beni anlayacağını biliyorum. Haberin olması gerektiğini düşündüğümden sana bunları yazdım, kendine dikkat et görüşürüz.
Saçımı başımı yolmak istedim bu mesajla ama tek yaptığım ekranı kilitleyip açmak ve kilit ekranına koyduğum ikimizin fotoğrafına bakmak oldu. Onun bana baktığı ve benim de ona gülümseyerek baktığım fotoğraf.
Neden bunu yapıyorsun demek istiyordum, neden bu kadar çabalıyorsun, neden sınırları aşıyorsun? Neden durman gereken yerde durmuyorsun? İki elimi de yüzümle kapattım ve yatağa geri yattım. Telefonu da sessize aldım, mümkünse akşama kadar uyumak istiyordum çünkü Aren'i gördüğüm yerde ağlamaya başlayabilirdim ve bu düzelmeyen içimdeki hüzünle gidip onun kalbini kırabilirdim, bunu yapmak istemedim. Kalbini parçalayan kişi olmak istemedim, o yüzden sağ tarafıma döndüm ve boş yastığa sarılıp uykuya daldım.
❦
"Hey," dedi Aren, dalmış gözlerimin önüne eğilip ona bakmamı sağlayarak. Sahilde arabasına yaslanmış duruyorduk, muhtemelen kar yağacaktı. Hava aşırı soğuktu.
"Gözlerin bugün çok dalıyor," dedi bana gülümseyerek ve gözlerim kafasındaki şapkaya kaydı, ilk karşıma çıktığı zamanlar bana yüzünü göstermekten kaçındığı anlardaki taktığı şapka vardı.
"Sanırım annemlerin biraz daha kalmasını isterdim," dedim ona hüzünle gülümseyerek.
"Babanı arıyım hemen," dedi sırıtarak. Nasıl hiçbir şey fark ettirmeden yüzüme gülümseyerek bakıyordu, oysa benim ona bakarken şu an içim yanıyordu. Aren acıları yok sayan biriydi benim gibi. "Sonra diyeyim Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınız-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERA'YA MEKTUPLAR • Yarı Texting
Teen FictionPera: Benim için her şeyi yapabilirsin yani Uraz: Evet Uraz: Başka soru? Pera: Kalbimin durmasını engelleyebilir misin? Görüldü. Uraz yazıyor... Görüldü. Son görülme: 17:03 Pera: :)