25

87 23 30
                                    

Hayata kaç kere geri gelirdi insan? Adımlarımı sertçe yere vura vura yürüyordum.

Bir?

İki?

Üç?

"Tamam," diye girdim doktor Yaren'in odasına. Masasında bana anlamayarak bakıyordu.

"Yatacağım hastaneye," dedim o daha sormadan. "Paşa paşa da tedavisi neyse her ne boksa olacağım. Sonunda da çıkacağım."

Ben yaşayacaktım ve yaşamak istediğim Aren'de benimle yaşayacaktı. Ben 22 yaşıma da girecektim 27'ye de.

"Sen ciddi misin?" Dedi şaşkınca. Kapıyı kapatıp odasına tamamen girmiş oldum ve masanın önünde duran koltuğa oturdum.

"Bir hafta sonra ama," dedim ellerimi gergince birbirine kenetleyerek. "Tüm testleri yapalım. Hatta bana uygun kalp bulduğunu bile söylemiştin, oluyorsa hala ameliyat da olurum."

"Fikrinizi ne değiştirdi Pera hanım?"

"Şu an önemli olan bu mu?" Diye sordum sertçe. Aren'in kahvaltıdan sonra işi çıkmıştı ve beni eve bırakmasını istemiştim. Beni bırakıp gittiği an arabaya atlayıp hastanede almıştım soluğu. Yaşamak istemekti beni ele geçiren.

"O kalp başkasına nakledildi," dedi Yaren. Bakışlarım sekteye uğradı ama bu halime sadece sinir olmuşa benziyordu.

"Ne sanıyorsun?" Dedi göz göze geldik, kafasını kaldırıp bana baktığında. "Binlerce kalp bekleyen insanlar var, hepsi senin kadar şanslı değil."

"Benimle saygını aşarak konuşuyorsun," dedim buz gibi bir sesle, bu hastaneden her çıkışımda ağlamak zorunda mıydım? Boğazım düğüm düğümdü.

"Sen de öyle," dedi. Bugün ayrıca bir tersti bana karşı ya da geçen sefer olan konuşmamızdaki siniri daha geçmemişti.

"Doktor hanım," dedim sakince. "Tedaviyi kabul ediyorum, eğer bana yardım etmeyecekseniz başka doktor çok bulurum bana yardım edecek birini ve elbette ki onlar açısından da iyi bir ün olur çünkü kimse kalp hastası olduğumu bilmezken gittiğim başka biri sayesinde tamamen ortaya çıkar."

"İnsanları manipülasyonla kazanamazsın."

"Kendi içimde sivrilttiğim acı beni buna itiyor, üzgünüm." Dediğimde gözlerini kaçırdı. Canım son zamanlarda yanıyordu ve bu benim görmezden geldiğim bir konuyken son zamanlarda daha da zorluyordu, sadece biraz daha Aren ile vakit geçirmek istiyordum.

"O acıyı geçirecek birini bulmuşsun," dedi, ben onun benimle daha fazla konuşmayacağını sanırken. Masaya bıraktığım çantaya uzanan elim durdu.

"Haberlere bakmadın değil mi?"

"Kim bakar ki?"

"Pera." Dedi inatlaşarak.

"Yaren," dedim onun gibi ona dik dik bakarak ama o beni konuşmasıyla afallattı.

"Aren Ay ile ilişkin var ve sana nasıl baktığını gördün mü?" Uzun zamandır o gözlerin içindeyim Yaren, emin ol görmesem kör olurdum.

"Bunu mu konuşacağız?" Dedim asabi bir şekilde yerimde kıpırdanarak. Daha anneme bile söylememiştim, hoş annem internetten her şeyi görmüş sadece bana süre tanıyor olmalıydı. Çoktan Aren'i ebesine kadar araştırmış ve yeşil gözlü olduğunu görünce de bir tık rahatlamış olmasını umdum.

PERA'YA MEKTUPLAR • Yarı Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin