Kendimin farkına vardığım anGitmem gerekti
Bulmam gerekti
Tüm gün tüm gece
-MAKE IT RİGHT-
Koruma ben ve yoongiyi araca götüRmüştü "efendim şu anda chang-wook beyi bekliyoruz" babamı öldürmeye teşebbüs etseniz bile hayatta kabul etmezdi düşmanı ile ittifak kurmayı onun bir ideali vardır onu kimse yıkmaya çalışamaz bununda altından herhangi bir plan bir menfaat çıkmasından korkmuyor değildim. O adamdan korkmuyordum korkum benim yüzümden bir başkasının zarar görmesinden acayip derecede korkuyordum buna sebep olduğumu bilmek beni kahreden durumdu.
Yoongi elini elimin üstüne koyup biraz daha yakınlaştı "sakin ol titriyorsun" olamıyordum korumalara ne olduğu hakkında hiç bir şey bilmiyorum ben sadece son sınıf olan bir liseli öğrenci olmak istiyordum üniversite sınavı dışında bir sorumluluğu olan insan olmak istemiyordum.
"korumalara bir şey olmamıştır değil mi?"
"olmamıştır tabi sadece bu zamanlarda sakin olman lazım eğer endişeli olursan bu sadece işleri daha kötüye sürükler " bakışımı ondan çekip dışarı baktım okulun içindeki korumalar yok olmuştu nasıl ortadan kayboldular yada onlara bir zarar mı verilmişti bunlar beni korkutuyor yanımıza araba yaklaşmasıyla koruma silahını çıkardı.
İçimde chang-wook oppanın çıkmasıyla rahatlamıştım arabasından çıkıp bizim arabaya bindi.
arabaya biner binemez arkasını dönüp bana baktı "iyi misin baban aradığında telaşlıydı"
"iyiyim oppa"
Koruma arabayı çalıştırıp sordu "efendim nereye gideceğiz".
"** hastanesine" arkasına dönüp bana ve yoongi ye baktı "şu anda konuşacak vaktimiz yok babanla oturduğumuzda her şeyi konuşacağız " kafamı sallamıştım
yoongiye dönüp "sen de iyi misin eunun yanında olduğun için teşekkür ederim" yoongi iyi olduğuna dair kafa salladı hem sinirli bir şekilde chang-wook oppaya bakıyordu hem de elimi tutmaya devam ediyordu
Hastaneye gelmemizle arabadan indim chang-wook oppanın peşimden takip ediyorduk bir odanın önüne gelmiştik camdan içeri baktığımda sanki kanım çekilmiş gibiydim karşımda makinelere bağlı küçük bir kız çocuğu sol eli alçıda gözlerinin altı mosmor, kaşı patlamış, dudağı patlamış soluk yüzüyle karşımdaydı bakamıyordum ona. Ayakta duramıyordum yoongi belimden tutup kendine yasladı. Birbirimize çok benziyorduk o farklı bir konudan bu hale düşmüştü ben ise farklı ama acılarımız aynı kızı gördükçe küçüklük hallerim gözlerimin önüne geliyordu o zamanlar şimdi ki gibi dayanaklı değildim yaptığı işkenceler mi desem bunlara dayanamıyordum şimdi de dayanamıyorum ama kabulleniş vardı artık.
Karşımda benim yüzümden bu hale düşmüş bir insan vardı beynimdeki sesler geri geliyordu sen yaptın onu sen bu hale dönüştürdün senin suçun o adam senin için onu bu hale getirdin nefes alamıyordum senin yüzünden senin yüzünden beynimdeki sesler çoğalıyordu yoongi beni kendine çevirdi telaşlıydı.
"nefes al eun" onu duyamıyordum bile "nefes al" artık bağırıyordu beni kendime gelmem için hırpalıyordu birden ciğerime nefes girmesiyle kendime geldiğimi anladım ama hala arkama bakmak istiyordum.
"aynen böyle eun yavaş bir şekilde nefes al" iki eliyle yanağımı tutup bunları söylüyordu nefes almam düzene girince ona sarılıp kafamı boynuna gömdüm. Kokusuyla kendimden geçiyordum "her şey benim yüzümden onu bu hale ben getirdim." saçımı okşarken aynı zamanda konuşuyordu.
"senin yüzünden değil o zihniyeti bozuk adam bunu yaptı" telefonun çalmasıyla benden ayrıldı "çocuklar arıyor telaşlanmışlardır ben bakayım". Kafamı sallayıp arkama döndüm çocuğa bakıyordum.
Chang-wook oppaya dönüp "doktorlar ne dedi peki".
"geldiğinde durumu ağırmış ellerinden gelen her şeyi yapmışlar gerisi ona kalmış uyanmasını bekliyoruz" sol alçılı elimi kaldırıp cama yasladım uyanmasını çok istiyordum abisi onu bekliyordu biliyordum insanın kardeşinin olması çok güzel bir histir eminin kendimi feda edecek kadar birinin olması ama ya karşıma geçip beni gördüğünde suçlu olduğumu söyleyip beni istemese kardeşinin yanında
"elini baban yaptı değil mi bana geldiğin için"
"bildiğin şeyleri ne zaman sormayı bırakacaksın"
"özür dilerim orada biraz kabaydım babanı daha çok çıldırttım ".
"dileme bende sana biraz bir şeyler yüklemiş olabilirim " arkamı döndüğümde yoongiyi gördüm bizi rahatsız etmemek için orada duruyordu muhtemelen, gülümseyip yanına gittim.
"çocuklar ne diyor".
"neden böyle acele çıktığımızı merak etmişler" endişeli bir şekilde sordum "anlattın mı her şeyi telaşlanırlar onlar şimdi" kafasını iki yana salladı "hayır döndüğümüzde anlatacağımızı söyledim"
"iyi yapmışsın"
"artık gitmemiz lazım baban bekliyor eun" yoongi ile birlikte chang-wook oppayı takip ettik boş bir hasta odasına girdik babam koltuğa oturmuş bir şekilde beni bekliyordu yoonginin yanımda olabileceğini düşünmüyordu şaşkın bir şekilde konuştu
"hoşgeldin oğlum" yoongi babamın önünde eğilip "hoşbulduk efendim" ben selam vermeden hemen hasta yatağına oturdum.
Yoongide yan tarafıma oturdu chang-wook oppa kızgındı hiç beklemeden konuya giriş yaptı "bunları bana daha önce söylemeliydiniz adam kayıplara girmiş ama ne hikmetse istediği zaman ortaya çıkıp okuldaki korumaları yok ediyor" sağa sola doğru yürürken devam ediyor babam devam etti
"Bay jung kamera kayıtlarının kontrol etti korumalara bir telefon geliyor ve sonrası yok okul içinde yapmıyor ne yaptıysa"
"eunu nereden tanıyor peki fotoğraflara baktığımda bunlar daha öncesine ait" biraz durup sakinleşmeye çalışıp konuşmaya başladı "asıl mesel sen nasıl kızını onunla yemek yemeye zorlarsın amca" sinirli bir şekilde sorusunu sordu babam ise sakin bir şekilde sanki bir şey olmamış gibi
"bana sadece bu davada başka kimin sorumlu olduğunu sordu sanki... Her şeyi biliyormuş gibiydi"
"baba biraz düşün ona sakladığı şeyleri söylediğimde bile umursamayarak oturmaya devam etti dava başından berridir umurunda değildi zaten" yoongiye baktım derin nefes alıp veriyordum "tanrı aşkına hapis cezası kesinleşen biri nasıl hala dışarıda olabilirdi" chang-wook oppa sanki bir şeyler çözmüş gibi bana baktı söylediği şeyleri önceden tahmin etseydim o adamla hiç buluşmazdım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURTAR BENİ -MYG
General Fiction"Ne oldu gerçekleri duymak yoksa seni üzdü mü ucube oysa ki sana daha hiçbir şey söylemedim". Gözlerim dolmaya başladı her şey tekrar olacaktı insanlar tekrar beni eziklemeye başlayacaktın.... *** "Anne sende şirket için evlendin eline ne geçti ki" ...