Galatasaray Ve Dahası • Kerem Aktürkoğlu

5 - Yeni Başlangıç

Yazar: 'Ben Ne Yangınlar Gördüm - Ebru Yaşar' şarkısını bölüm boyunca döngüye alırsanız anın aurasını daha detaylı ve daha iyi hissedersiniz 💕

"Kerem.."

"Alara.."

Kerem arabadaydı, dinlediği şarkının sesini duyuyordum. Sesi çok bulanık geliyordu, zor anlaşılıyordu. Kelimeler karışıyor gibiydi. Gözlerimi yavaşça kapattım.

"İçmedin, değil mi?"

Arabaya verdiği gazın sesini duydum. İçim ürperdi. Onu fazla üzdüğümü anladım, gözlerim doldu.

"Kerem lütfen.."

Kerem gülümsedi, konuşmasından anlıyordum.

"Abi demedin.."

"Demeyeceğim, neredesin söyle hadi.."

Onunla konuşurken alelacele dışarıya çıktım, Yunus ile yazışmıştım. Hâlâ sahildeydi, koşarak yanına ilerledim. Hoparlörü açtım, Yunus'a yaklaştım.

"Kalbinde olmak isterdim." kararlı bir şekilde konuştu. Sarhoş olduğu belliydi.

Yunus iç çekerek başını geriye yasladı, ayağa kalkmıştı. Konuşmadan Kerem'i dinledi.

"Konuşacağız.. lütfen nerede olduğunu söyle."

Şarkının sesi o kadar yüksekti ki.. sadece arabanın sesini duyabiliyorduk.

BAM!

Duyduğum sesle kalbim sıkıştı, nefes alamadım. Gözlerimden birkaç damla yaş süzüldü.

"Lütfen.. lütfen bir şey olmadı de.. ses ver ne olursun.."

Bir süre ses gelmedi, iç çekerek ağlıyordum.

"Yunus'un yanına git, beni almaya gelin.."

Sesi yarım yamalak çıksa da anlamıştım, derin bir nefes aldım. Gülümseyerek gözyaşlarımı sildim. Hızla arabaya ilerledik, arabaya bindik. Telefonu kapatmadım.

"Neredesin.."

"Bilmiyorum.. konum.."

Sesi bitkin geliyordu, konum attı. Yunus arabayı olabildiğince hızlı sürmeye başladı.

Yarım saat boyunca yoldaydık, konumda hareket ediyorduk. Kazanın olduğu yerden geçerken oraya göz gezdirdik. Keremin arabası yoktu. Biraz daha ilerledik.

Yokuştan indik, Kerem'in arabasını göl kenarında görünce oraya yaklaştık. Hızla arabadan indim.

Kerem kendisini tamamen koltuğa yaslamış, hâlâ aynı şarkıyı dinliyordu. Kapıyı açtım, içerisi öylesine berbat içki kokuyordu ki.. yan koltuktaki siyah poşete baktım. Yaklaşık 7-8 şişe vardı. Yüzümü astım, ellerimi Kerem'in yanaklarına yerleştirip onu doyasıya öptüm. Bana baktı, yavaşça çekildim. Yunus onu dışarıya çıkarttı. Kerem'i iyice azarladık.

"Ya sana bir şey olsaydı?"

Kerem yavaşça bana sarıldı, başını boynuma gömdü. Karşılık verdim. Gözyaşlarımız birbirimizin omuzuna düştü. Kokumu derince içine çekti. Uzun süre sarıldık. Garip duygular besliyordum ona karşı. Benden 4 yaş büyüktü, ona abi diyordum.. ama şimdi olduğumuz durum çok farklıydı. Bir abi kardeş ilişkisinden çok çok ayrı.. şefkati hâlâ bir abi şefkati gibiydi, eksiği yoktu sadece daha fazlaydı. Belki de daha çocuk gibi olduğum için böyle hissediyordum. Kerem gözlerini kapatmış, öylece duruyordu. Geri çekilmeye yeltendiğimde çok nazik bir şekilde beni durdurdu.

"Böyle kalalım.."

Hâlâ sarhoştu, duygularını fazla yansıtması normaldi. Asla aklımdan kötü bir şey geçmiyordu, çünkü bana sarılan kişi kötü birisi değildi. Onu tanıyordum. Bana zarar vermezdi, bunu bildiğim için bir süre daha öyle kaldım. En sonunda Yunus Kerem'i yavaşça geri çekti. Arabanın arka koltuğuna oturttu ve bir şeyler konuştu. Kerem sarhoş olduğu için yarım yamalak konuşuyordu hâlâ. Yunus kapıyı kapattı ve bana döndü.

"Abiciğim, Kerem'in yanına geç. Onun arabasını almaya geliyor birisi, ben götüreceğim sizi."

Başımı onaylarcasına salladım, diğer taraftan Kerem'in yanına oturdum. Dip dibeydik, başını omuzuma koyup gözlerini kapattı. Onun kolunu ellerimle sardım.

    ------------------------------------------------------
Yazardan: Başka şarkıya geçebilirsinizz 😁
    ------------------------------------------------------

Otele gelmiştik, kimseye görünmeden Yunus ile birlikte Kerem'i odaya çıkarttık. Yunus içeriye girince bana baktı.

"Ben şunu ayıltıp duş aldırayım, üstünü başını düzelteyim. Sen de kendine gel, toparlan. Haber veririm. İstersen de uyu." yorgun argın olsa da belli etmeyecek şekilde enerjisi varmış gibi görünüyordu Yunus.

"Ben gelirim yine, işi bitince çağır.."

Dedim yorgun bir ses ile. Yunus onayladı. Odadan çıkıp kendi odama girdim. Yaşadığım şeyleri, ne yapmam gerektiğini düşündüm. Kerem'e karşı bir şeyler hissediyor muydum..? Kafam çok karışıktı ve ilişkim yeni bitmişti. Ya daha kötüsünü Kerem ile yaşarsak? Ya hiç konuşamaz olursak, benden sonra yeni bir ilişkiye başlayıp beni unutursa? Yaşadığımız onca şey unutulur muydu peki? Acaba ben unutur muydum? Sahi.. ya ben unutursam? Başımı tuttum, ağlamamak için zor duruyordum.

Kendime bir kahve yaptım, balkondaki sandalyeye oturup kahvemi masaya koydum. Kahvemi yudumlayarak sakinleştim. Yunus abiden mesaj gelmişti, odaya çağırıyordu beni. Ayaklandım ve odamdan çıkıp Kerem'in odasına doğru yol aldım.

Odaya girdiğimde Kerem canlı ama dalgın olan gözler ile bana bakıyordu. Yanına ilerledim, ona sımsıkı sarıldım. Karşılık verdi, ayılmış olmalıydı. Masada kahve vardı. Sanırım uzun süre Yunus ile bu durumu konuştular..

Yavaşça çekildim. Kaşlarımı çatıp onun gözlerinin içine baktım sinirle.

Alara: Bir daha beni kıskandırmak için başka kızlarla dans etmek yok, yasaklıyorum.

Alara: Bir daha bana sinirlenip alkol alarak yola çıkmak yok, yasaklıyorum.

Boğazımı temizledim.

Alara: Ve son olarak; Beni aldatan sevgililerimi dövmek yok, yasaklıyorum.

Kerem yorgun bir şekilde gülümsedi. Yavaşça gözlerini kapatıp onaylama bakışı attı.

Yunus: Ben gidiyorum, bir şey olursa haber edin.

Alara: İyi geceler abi..

Yunus başıma bir öpücük kondurdu.

Yunus: İyi geceler abisinin gülü..

Odadan ayrılırken arkasından baktım. Sonra Kerem'e döndüm, onu yatağa yatırdım. Işığı kapattım, karşı binanın ışığı ile aydınlanıyordu oda zaten. Yavaşça onun yanına uzandım, beni kolunun altına aldı. Başımı Kerem'in göğüsüne yerleştirdim, elimi de diğer omuzunun üstüne koydum. Kerem çok da temas etmemeye çalışıyordu, başımı yavaşça kaldırdım. Onun boynuna bir öpücük kondurdum, gözlerini kapattı. Bıyık altından gülümsüyordu.

Kerem: Kendime sözüm var, sen reşit olana kadar seni öpmeyeceğim.

Alaycı bir şekilde kaşlarımı çattım.

Alara: Reşit olunca seni istemezsem?

Kerem: İsteyeceksiiin..

Alara: Ya hayatımda başk-

Kerem eliyle ağzımı kapattı. Hâlâ gözlerini açmamıştı.

Kerem: Hayatına başka bir erkek alma ihtimali, ve bunun lafını etmek yok. Yasaklıyorum.

Sırıttım, Kerem yavaşça elini çekti. İkimiz de çok yorgun olduğumuz için kısa süre sonra uyuyakaldık..