19 - Tripkolik

1.6K 99 10
                                    

Saat fazla geç olmuştu, Kerem Altay'ın kalkmasını bekliyordu belliydi.

Hep beraber sohbet etmeye devam ediyorduk, Altay sanki benimle flört etmeye çalışıyor gibiydi. Birden garip hissettim.

Yunus tuvalete gittiği sırada Altay gelip tanıma oturmuş, bana yapılan editleri izletiyordu.

Kerem bize ciddiyetle bakarak bacağını sallayıp iç yanaklarını kemirirken öyle gergin görünüyordu ki..

Altay, ikimize yapılan editi gösterdiğinde gülmeye başlamıştık. Bizi shipliyorlardı ama komik bir replikti.

Gülmemizi bir türlü durduramazken Altay gözlerini kapatıp başını omuzuma yerleştirdi. Ben de başımı arkaya atıp adeta anırıyordum.

En sonunda kendimizi toparladık, Kerem ayağa kalkıp masadaki kontağını ve telefonunu aldı.

"İyi eğlenceler, iyi geceler." Altay Kerem'e baktı, "Nereye gidiyorsun Harry ya?" Kerem bakışlarını altaydan çekip benim üzerime yerleştirdi.

"Saat geç oldu, yorgunum zaten." Altay pek umursamadan başını onaylarcasına salladı "E iyi o zaman, görüşürüz." Kerem göz devirerek önüne dönüp çıkışa ilerledi.

Bu sırada tuvaletten dönen Yunus ile karşılaşınca Yunus Kerem'in kolunu tuttu, uzaktan ne dediği belli oluyordu. Mimiklerini ezberlemiştim. "Nereye gidiyorsun oğlum ya, hayır saçmalama gel oturacaz." Kerem bana doğru dönüp bir şeyler söylemişti.

Yunus kısa süreliğine gözlerini bizim üzerimizde gezdirdikten sonra Kerem'e beklemesini söyleyip bize yaklaştı.

"Gitmiyor muyuz Alara?" nereye gidiyoruz paşam diyesim vardı ama anlık vazgeçtim. Harbiden, nereye gideceğiz lan?

"Nereye.. gitmiyor muyuz?" Yunus hafif sırıtarak imada bulundu, bu iması Altay içindi.

"Hani Kerem'de kalacaktık bugün, yarın gezecektik birlikte?" ne? Benim neden haberim yok bundan? Neden Kerem'de kalacağım deli misin Yunus?

Altay ne olduğunu anlamamıştı, ciddiyete bürünmüş ve hesap sorar gibi bakıyordu.

"Yarın planın var madem.. başka zaman dolaşırız. Bir dahaki ne listeni bir kontrol et ayıp olmasın insanlara." Altay bu tavırla kalkarken Yunus bundan pek bir memnun olmuş gibiydi, Altay'ın bileğini tutup onu yere doğru çeksem de gücüm yetmedi.

Ben de ayaklandım, ona ciddiyetle baktım. Ortam birden çok gerilmişti.

"Biz plan yapmadık, hem ne bu tavrın Altay? Haberim varmış gibi mi duruyorum?" Altay Yunus'a bakarken Yunus hemen lafa girdi.

"Haaa biz sana söylemedik mi ya, bak planı yaptık sen de varsın ama.. unutmuşuz kalabalık falandı ya." Yunus'a sinirle bakıyordum. Ağzına sandalyeyi geçirmemek için zor tutuyordum kendimi.

"Tavır falan yok ya.. yanlış anladın ben şakayla karışık söyledim. Hem sen yorgunsundur, dinlenirsin öyle daha fazla zaman geçiririz." Gülümsedim ve başımı onaylar şekilde salladım, Altay eğilip bana sarıldı. Ellerimi onun sırtına yerleştirmiştim.

Yavaşça çekildik, çıkışa ilerlerken kısa sohbet ettik. Kerem bizi izlerken başını sola çevirip iç çekerek gözlerini kapattı, bu saniyelik bir şeydi. Gözlerini açıp başını tekrar doğrultmuştu.

Altay'la birbirimizin numarasını aldık, ardından iyi geceler dileyerek arabalara yöneldik.

Yunus elini açıp kapattı, kontağı istiyordu. Ona yaklaştım.

"Yunus sıkıntılı mısın canım benim?" Yunus neden böyle dediğimi anlasa bile salağa yattı.

"Neden ya ne yaptım ki?" Pişkin pişkin sırıtan ağzına bir tane vurdum. Canını acıtmamıştım.

Galatasaray Ve Dahası • Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin