•on dokuz•

2.4K 143 190
                                    

Medya: Skapova - Ben Hala Vazgeçmedim

İyi okumalar...

"Layana'm, uyan bebeğim."

Güne dünyanın en mükemmel sesiyle uyanmanın verdiği huzurla gözlerimi açtığımda karşımda bana çok değerli bir şeymişim gibi bakan Yiğit abimle karşılaşmıştım. Ben seni hak edecek ne yaptım be Yiğit'im.

"Günaydın, Yiğit Bey."

"Günaydın, küçük hanım. Sonunda uyanabildiğinize göre güzel bir kahvaltıya ne dersiniz?"

"Yataktan kalkma fikri pek hoşuma gitmese de olur derim."

Gülümsedi ve alnıma uzun bir öpücük bırakarak ayağa kalktı.

"Maalesef yatağa hizmet yapmıyoruz, ayrıca yerinde olsam çabuk olurdum. Bugün çok işimiz var." dedi ve cevabımı beklemeden odadan çıktı.

Ne demek çok işimiz var? Benim sabahtan akşama kadar yatma hayallerim ne olacak?

Yaklaşık 5 dakika daha yatakta oyalandıktan sonra Yiğit abimin tekrardan seslenmesiyle kalkarak kendimi banyoya attım. Yüzümü yıkadıktan sonra banyodan çıktım, üstümü değiştirme gereği duymadan odadan ayrıldım. Sonuçta biz bizeydik, ortalıkta pijamayla gezmem sorun olmazdı.

Tabi ki işler pek de istediğim gibi gitmedi. Şom ağzımı açıp kapatmam bir oldu ve salona girdiğim anda Suna Hanım ve oğullarıyla karşılaştım. Demir dışında hepsi gelmişti. Burada ne işleri vardı? Daha önemlisi ben neden dönüp dolaşıp kendimi yanlarında buluyordum. Tüm gözler üzerime çevrildiğinde sıkıntıyla ofladım.

"Pijamaların güzelmiş kedicik."

Can'ın alay dolu cümlesiyle gözlerimi sinirle ona çevirdim. Resmen benimle ve canım pijamalarımla dalga geçiyordu.

Hello Kitty'li pijamalarımı seviyordum!

"Senin tavuk ayaklı tavşan pijamaların kadar olamaz tavukçuk."

Söylediklerimle Can bana dil çıkarıp yüzünü çevirmişti. Gülümseyerek kendimi ikili koltukta oturan Yiğit abimin yanına bıraktım. Oturmamla kolunu omuzuma atması ve beni kendine çekmesi bir olmuştu.

Aşk olsun Yiğit abi! İnsan bir haber verir değil mi? Ona ters ters bakışlar atarken aynı zamanda sevgili biyolojik ailemin neden burada olduğunu sorguluyordum ve sonunda aklımdan geçenleri anlamış olacak ki Yiğit abim konuşmaya başladı.

"Bugün Suna Hanımın ricası üzerine hep birlikte vakit geçirmeye karar verdik güzelim."

Her şeyden son saniyede haberim olması ne kadar da hoştu. Bakışlarımı biyolojik aileme çevirdiğimde Suna hanım bana umutla bakarken sevgili abilerimin(!) bakışlarının farklı bir yerde olduğunu fark ettim. Yiğit abim ile olan yakınlığıma takılmışlardı. Sırıtmak istesem de kendimi tutarak Suna hanıma döndüm. Bu ortamda onu üzmek istemiyordum.

"Neler yapacağız?"

Sorumun üzerine gözlerinde canlanan heyecanı görmek beni de mutlu etmişti. Son günlerde hiçbirimiz hoş şeyler yaşamıyorduk. Birlikte vakit geçirmek hepimizi mutlu edecekti. Tabi bunu Yiğit abimin kabul etmiş olmasına şaşırmamış değildim.

"Piknik yaparız diye düşünmüştüm." dedi Suna Hanım. Başımla onaylayarak gülümsedim, eğlenceli olacak gibiydi.

"Erkenden çıksak iyi olacak, piknik yapacağımız yer çok da yakın değil."

Barış abimin sözleriyle herkes ayaklanmıştı. Üstümdeki pijamalara bakarak ofladım. Gidip üstümü değiştirmekle mi uğraşacaktım bir de?

***

LAYANA (Gerçek Aile)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin