Bölüm 30

9.4K 396 13
                                    


Merhaba arkadaşlar, bölümün çok geciktiğini biliyorum ama bölüm yazmaya daha yeni fırsatım oldu. Geç gelmiş olsa da umarım okumaktan keyif alırsınız. İyi okumalar.


Selin Toprak

Saatlerce boyunca mağaza gezdiğim için yorgunluktan bitik durumdaydım. Evime gelir gelmez uyumuştum.

Sert bir kapı çalış sesiyle uyandığımda saat on birdi, neredeyse gece yarısı olmuştu ve bu saatte kimin geldiği de bir muammaydı. 

Uyku sersemliğiyle kimin geldiğine bakmadan kapıyı açtığımda Kaya'yı her zamanki çatık kaşlarıyla karşımda buldum.

Kaya "Telefonlarımı neden açmıyorsun Selin?" Hafızamı yoklamaya çalışırken telefonumun nerde olduğunu bile bilmediğimi fark ettim. 

"Uyuya kalmışım Kaya, telefonumu nerede bıraktığımı da bilmiyorum." Kapıyı açık bırakıp salonu aramaya başladım. Bulamayınca odama baktım. Kaya koridorda ne yaptığımı izlerken ben odamı talan ediyordum. 

En sonunda bir köşeye bıraktığım alışveriş poşetlerinin içinden çıkmıştı telefonum.

"Sessizde kalmış." Kaya'nın yanına gittiğimde bir öğretmenin kızgınken öğrencisine baktığı gibi bakıyordu bana.

"Neden dikkat etmiyorsun, telefonuna ulaşamayınca ne kadar merak ettim biliyor musun? Adamları evine de göndermek istemiyorum."

Kaya çok kızgındı ama ondan da önemlisi endişeliydi ve ben bunun sebebini çok iyi biliyordum. 

Suçluydum, daha dikkatli olmam gerekirdi çünkü zaten Kaya'nın beni bu şekilde korumaya çalıştığı için stresli olduğunu biliyordum bu yüzden hemen  konuyu değiştirmek ve gönlünü almak için ona yaklaştım. 

Kollarımı belinden geçirirken parmaklarımın üzerinde yükselip yanağına bir öpücük bıraktım.

Kaya'nın bunu beklemediği yüzünden anlaşılıyordu.

"Sevgilim benim için endişelenmiş mi?" Kızgınlığı gitmiş yerini somurtma almıştı.

Kaya "Şirinlik yaparak dikkatimi mi dağıtmaya çalışıyorsun?" Diğer yanağına da öpücük kondururken konuştum.

"Evet, işe yarıyor mu?"

O da kollarıyla belimi sardı.

Kaya "Hem de nasıl."

Beni kendine iyice çekip dudaklarıma derin bir öpücük kondururken bu sefer dikkati dağılan taraf bendim.

Elinden tutup onu salona götürdüm.

"Ne içersin, ya da aç mısın?"

Elini bırakıp mutfağa gideceğim sırada elimden çekip kucağına düşmemi sağladı.

Ben şaşkınlıkla ona bakarken o hiçbir şey olmamış gibi sabit bir yüz ifadesiyle bakıyordu.

Kaya'nın kucağında vücudum ona yaslı bir şekilde oturuyordum, o da koluyla belimi sarmış gözlerimin içine bakıyordu.

"Kaya?"

Kaya "Bir şey istemiyorum, seninle konuşmam lazım Selin." Kaya bana ciddi bir yüz ifadesiyle bakarken ortada bir sorun olduğunu hissedip canım sıkıldı. 

Kaya'nın kucağından kalkmaya çalıştığımda bana izin verdi ve ben de yanına oturup ona doğru döndüm.

"Bir sorun mu var Kaya?" Kaya derin bir nefes alırken gerginlikle bekledim.

BELA PATRONUM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin