Yeni bölüm. İyi okumlar.
Evin kapısından girdiğimde çalışan beni oturma odasına yönlendirdi.
Bir kaç kişi dışında geçen tanıştığım herkesin burada olduğunu gördüm. Hepsi gözlerini odanın farklı köşelerine dikmiş gerginlikle bekliyorlardı.
Sevim hanım beni görünce yanındaki koltuğa eliyle vurmuştu.
"Gel kızım buraya otur."
İkiletmeden kadını yanına otururken Kaya'nın kardeşleri dolu gözlerini bana çevirmişti. Kadın elimi tuttu.
Sevim hanım "Sende korkmuşsundur kızım. Kahraman sana da zarar gelmemesi için kimse fark etmeden seni buraya getirtti. Sana da bir şey olsaydı oğlum uyandığında onu zapt edemezdik."
Bütün taşlar yerine otururken Kahraman beyin bunlara sebep olduğunu öğrenmiştim. Sebebi ne olursa olsun bunu yapmaya hakkı yoktu. Yine de şuan ki durumda bunu tartışmak doğru olmadığından görmezden geldim ve bu perişan kadınları bir daha süzdüm.
"Siz kendiniz söylediniz Kaya uyanacak, o yüzden kendinizi toplayın lütfen, kötüyü çağırmayalım." Ortada cenaze varmış gibi davranıyorlardı ve bu durum beni germişti.
Çoğu söylediklerime uymaya çalışarak gözlerini kuruladı. Zaten en çok üzülenler Kaya'nın kardeşleri ve annesiydi.
Sevim hanım "Doğru söylüyorsun kızım, Kaya'm öyle kolay pes etmez. Gülnaz hanım masayı kuruverin midemize biraz lokma girsin. Senin odan hazır kızım istersen çık bir elini yüzünü yıka masa hazır olunca çağırırlar seni."
"Odam mı, ben size rahatsız.."
Lafımı tamamlayamadan Sevim hanım müdahale etti.
Sevim hanım "Şuan senin için buradan güvenli bir yer yok kızım, Kaya şu kapıdan girene kadar burada kalacaksın."
Tekrardan itiraz edecektim ki kadının yorgun bakışlarını görüp vazgeçtim zaten benim bu aileye çok zor lafım geçiyordu o yüzden uğraşmayıp kafamı salladım ve bana yol göstermek için bekleyen çalışanın arkasından ilerledim.
Üst katta ki bir odaya çıktığımızda odayı inceledim. Kaya'nın evindeki odaya kıyasla daha vintage bir havası vardı. Yine de şıklığından ve konforundan bir şey kaybetmiyordu.
Banyoya girip aynada kendime baktığımda Sevim hanımın beni neden yolladığını anlama fırsatı bulmuştum.
Korkunç görünüyordum, saçım başım dağılmıştı ve göz altlarım şişmişti. Ben bir de bu halde onlara moral mi vermeye çalışmıştım? Ellerimle yüzümü kapatarak kendime kızdıktan sonra kendime çeki düzen vermiş ve odanın bir köşesinde duran valizimi açmıştım.
Annemlerdeki valizimi getirmişlerdi, onların habersiz ayrıldığım için ne kadar endişelendiğini tahmin edip canım sıkıldı. Komidinin üzerinde duran telefonumu görünce resmen sarıldım ona ve gelen aramaları önemseyip Selim beyi aradım.
Selim bey "Buyurun Selin hanım."
"Kaya nasıl?"
Selim bey "Henüz bir değişiklik yok efendim."
"Hala bodrumda mısınız?"
Selim bey "Hayır, daha kapsamlı bir hastane için ambulans uçakla İstanbul'a geldik Selin hanım."
"Onu görmek istiyorum."
Selim bey "Daha önce söylediğim gibi hem sizin hem de Kaya beyin güvenliği için bunu yapamam."
![](https://img.wattpad.com/cover/314730292-288-k7288.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELA PATRONUM (TAMAMLANDI)
Storie d'amoreSelin, iyi bir geleceği olması için hep çok çabalamıştı. En iyi üniversitelerin birinden mezun olmuş ve bir şirket patronunun asistanında isteyebileceği bütün özelliklere ulaşmıştı. O, gerçekten de uğraşıp didinen ve sırf işler yolunda gitsin diye h...