-13-

88 12 3
                                    


Medyada Kang Min Hyuk-Star...

"Abi çabuk ol! Geç kalacağız!"
"Gerçekten bu kadar şeye gerek var mıydı? Şu elbisenin güzelliği sence de biraz abartılı değil mi yani?"
"Mızmızlanmayı kes ve hemen giyin. Daha saçını yapıcam!"

Hayal Mügeyi hızlı hazırlanması için resmen itekliyordu. Müge ise hala elindeki elbisenin uygun olup olmadığına karar vermeye çalışıyordu.

Hayal daha fazla beklemeye dayanamayıp elbiseyi Mügenin elinden aldı. "Ben giydiririm sana. Yoksa seneyeki doğum gününe kadar hazırlanamayacaksın!" deyip Mügenin t-shirtünü çıkartmak için uzandı. Müge "Tamam tamam kendim hallederim" diyerek elbiseyi tekrar aldı.

Hayal odadan çıkıp onu beklemeye koyuldu. Bu sırada Min Ho mesaj attı. "Hala hazırlanamadınız mı?" Hayal hemen cevap yazdı. "Ben çoktan hazırım ama HaNeul naz yapıyor sanki. İkna ettim ama hazırlanıyor şimdi."

Cevap beklerken Müge odadan çıktı. Hayal elindeki telefonun titrediğini farketmedi bile. Mügeye siyahı hep çok yakıştırırdı. Siyahın asilliğiyle Müge her zaman 'tamam' olurdu.

Kolsuz, derin sırt dekoltesi olan, bel kısmı transparan bir elbiseydi. Gövde kısmı tam üstüne oturuyordu. Etek kısmı genişti ve dizinden beş parmak yukarıda bitiyordu.

Hayal doğru seçim yaptığını anladı. Takılarını da Hayal almıştı. Boynunda zarif, minik taşlı çiçeklerden küçük bir buket modeli olan bir kolye; kulağında aynı desenli küpeler, parmağında da gümüş, farklı desenlerdeki eklem yüzükleri vardı.

Hayal "Ben tercihlerimi değiştirmeden saçını ve makyajını yapsam iyi olacak" deyip onu tekrar odaya soktu. Saçlarına doğal dalgalar verip gene minik taşlı bir tokayla sol tarafını enseye yakın bir bölgede toplayıp saçlarını sağ omzunun üzerinden öne attı.

Gri, gölgeli bir göz makyaj yaptıktan sonra kırmızı ruj sürdü. Biraz allık sürüp tırnaklarına kırmızı oje sürdü. Kırmızı ve siyah renklerdeki ayakkabısını ve çantasını da ona uzatıp eline şık bir ceket tuşturdu ve "Hadi gidelim artık" dedi.

O sırada telefonu tekrar titredi. Hayal telefona baktığında iki mesaj olduğunu görüp açtı. İlkinde "Tamam geç kalmayın. Bu arada ne giydin? :)" yazıyordu. Hayal sorusuna gülümseyip diğer mesajı okudu "Ben yerimi aldım, gerekli ricalarda bulundum. Her şey hazır. Soruma cevap vermedin umarım kısa değildir! :)" 'Kıskanç sevgilim benim' diye düşünüp cevap yazdı: "Rahat ol hayatım kısa değil dekolte değil! Şimdi çıkıyoruz biz de. Sabırsızlanıyorum :)". Mesajı yazıp Mügenin koluna girdi ve evden çıktılar.

Sokağın başında bir taksi çevirdiler ve Hayal daha önce kağıda yazmış olduğu adresi şoföre verdi. Hala Müge nereye gittiklerini bilmiyordu. Takside öğrenirim diye düşünmüştü ama Hayal ondan önce davranıp adresi sözsüz olarak şoföre vermişti bile. Müge meraktan çatlamak üzereydi!

Taksi duruğunda nereye geldiklerini görmek için Müge camdan dışarıya baktı. Burası konser alanıydı. CN Blue afişleri vardı her tarafta. Taksiden indiklerinde Hayalin boynuna atlamıştı. "Daha iyi bir hediye olamazdı kardeşim. Teşekkür ederim." Bunları söyledikten sonra tekrar sarıldı. Hayal "Bu kadar erken konuşma" diye kendi kendine söylendi. Müge duymamıştı. Hayal "İçeri girelim artık. Başlamak üzeredir." deyip Mügenin koluna girdi.

Konser tarihinin belli olduğu ilk gün en önden almıştı Hayal biletleri. Biraz soldaydılar ve buradan Min Hyuku çok güzel bir şekilde görüyorlardı.

Grup selam verip başladı. 'I am a loner' başlangıç şarkıları oldu. Daha sonra 'Lie, Black Flower, Love Girl, Where You Are, One Fine Day' şarkılarını söylediler. One Fine Day'den sonra Yong Hwa söze başladı. "Evet sevgili boicelerimiz hepiniz tekrar hoşgeldiniz! Konsere verdiğimiz bu arayı bir boice için kullanmak istiyoruz. Han HaNeul-sshi! Doğum günün kutlu olsun!"

☆ Hayallerin Ötesinde ☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin