Genç kız telefon sesiyle uykusundan uyandır. Arayanı görünce birden dikleşti ve telefonunu açtı.''Buyrun Fırat albayım?'' Dedi sorgulayıcı bir biçimde.
''Kızım.'' Dedi ve duraksadı.
''Malesef şüphelerimiz doğru çıktı. Albayın terör ile bir bağlantısı olduğu belirlendi. Fakat bu işin başı albay değil daha farklı kişilerden emir alıyor. Ne yazık ki bu kişiyi tespit edemedik, çok iyi korunuyor.''Telefonun karşısındaki kızın çatılı olan kaşları mümkünmüşçesine daha da çatıldı.
''Peki nasıl tespit edicez Komutanım?'' Diye sordu kız. Sesi o kişiyi tespit etmekte kararlı çıkıyordu. Fırat kızın bu tavrı karşısında gülümsedi. Şu an konuştuğu kişi Deniz değil Tomris'ti.
''O konuda seni görevlendirdiler kızım. Üstlerden gelen emir böyle. Gerekirse adamı takip et. Sana güveniyoruz.'' Dedi ve sustu.
''EMREDERSİNİZ ALBAYIM.'' Dedi kız gür çıkan sesiyle ve telefonu kapattı.
...
Ne kadar istemese bile o adama albaymış gibi davranıp bütün evrakları imzalamıştı . Yeni timi ile tanışmak amacıyla tim için ayrılan odaya girdi.
...''Anne babamla bu time gelince mi tanıştınız.'' Diye sordu minik oğlu.
''Hayır akıllım önceden göreve gittik dedi ya.'' Dedi minik kız bilmiş bir tavırla. Anneleri onun bu haline gülümsedi.
''Annenizi ilk gördüğümde içimden bu kadın benim timimde olacak demiştim. Oldu da.'' Dedi babaları annelerinin yanağından öperken. Küçük kız iki elini ağzına götürerek kıkırdadı.
''Babam anneme ilk görüşte aşık olmuş.'' Dedi bilmiş bilmiş. Daha sonra ekledi.
''Acaba benim de böyle bir sevenim olacak mı.'' Dedi hülyalı hülyalı. Bunun üzerine kızın abisinin kaşları çatıldı. Aynı zamanda babasının da.
''Kızım sussana sen daha küçüksün hem benim gibi bir abin varken kimse sana yan gözle bakamaz.'' Dedi. Anneleri onların bu tavrına güldü.
''Neyse neyse anlatmaya devam edim. Daha sonra...
...
Kız gördükleri kişiler ile kaşlarını havalandırdı. İçerdeki askerler de aynı şekilde bakıyordu kıza. Bir kişi hariç. Komutanlarının yüzünde bir gülümseme peydah oldu. Rüyalarına giren kız onun karşısındaydı. Onu en son gördüğü günden beri kıza bir zarar gelebilecek olmasından dolayı ödü kopuyordu. Şimdi ise kız sapasağlam karşısında duruyordu. Hemen kendini topladı. Yüzündeki gülümsemeyi sildi ve ayağa kalktı.
''Buyrun?'' Dedi kıza hitaben.
''Komutanım ben yeni time gelecek olan Kıdemli üsteğmen Deniz Tuna Sarbey'' Dedi kız kendini tanıtarak. Bunun üzerine odadaki herkes ayaklandı. Kız tim komutan yardımcısı olarak atanacak kişiydi.
Asrın ciddi ifadesinden taviz vermeden kendini tanıttı.
''Ben tim komutanı yüzbaşı Asrın Tolga İvedi.'' Kız saygıdan ötürü başı ile selam verdi. Yaklaşık iki metre bir boyu vardı. İri bir adamdı. Buna rağmen adam bayağı bir yakışıklıydı. Daha sonra odadaki kişilere döndü. Görevi yarın başlıyordu.
''Ben teğmen Atlas Erkin. Tanıştığımıza memnun oldum Komutanım.'' Bir seksen beş civarı bir boya sahipti. Koyu mavi gözleri kestane rengi saçları olan bir adamdı.
''Ben asteğmen Destan Varol. Tanıştığıma memnun oldum Komutanım.'' Kahverengi gözleri koyu kumral saçları ve bur doksan civarı boyu olan bir adamdı.
''Ben asteğmen Ceren Güler Tanıştığıma memnun oldum Komutanım.'' Dedi kız diğer askerlerin sesine oranla daha yumuşak ve samimi çıkan sesiyle. Kocaman ela gözleri, uzun kirpikleri ve kahverengi saçlarına tezat bem beyaz bir teni vardı. Gülümseyerek baş selamı verdi Deniz kıza yönelik.
''Ben astsubay Keskin Savur. '' Dedi odadaki kişilere oranla çok daha iri olan kişi. Sesi sertti ve cümlesini kısa tutmuştu. Deniz kafasını yan yatırıp adama baktı. Adam da kıza baktı bir süre. Daha sonra ne yaptığının farkına varıp gözlerini kaçırdı. Deniz gülümsedi.
'' Ben başçavuş Ramazan Deliyürek. Tanıştığıma memnun oldum komutanum.'' Dedi sonlara doğru Karadeniz şivesi yapan adam. Karadenizli olduğunu belli eden beyaz benizli bir adamdı. Sarıya çalan kumral saçları vardı
'' Ben çevuş Kahraman Taşdelen. İzmirliyim ve bekarım. Tanıştığıma memnun oldum Komutanım.'' Dedi son olarak. Beyaz teni Yeşil gözleri ve sarı saçları vardı adamın. Yabancı devletten gelen bir turist gibi duruyordu. Deniz hepsine hitaben konuştu:
''Hepinizle tanıştığıma memnun oldum. Bir sorun çıkmazsa bundan sonra birlikteyiz.'' Dedi kız. Yüzbaşı söze girdi.
''Deniz sana gelmeden önce oda ayarladık. Çavuş odasını göster.'' Dedi cümlesinin sonlarında çavuşa dönerek.
''Emredersiniz Komutanım.'' Dedi Kahraman ve daha sonra denize eli ile kapıyı işaret edip
''Buyrun Komutanım.'' Dedi. Deniz için yeni bir dönem başlıyordu. Ama bu dönem ona iyi mi gelecekti yoksa kötü mü bilinmezdi.
___________________________________________
EVVEEEET GUZZUCUKLAR. MALESEF GEÇEN HAFTA BÖLÜM ATAMADIM. BU BÖLÜMDE OLAYLARDAN ÇOK TANIŞMA FASLI VARDI. UMARIM BEĞENİRSİNİZ EĞER BEĞENİRSENİZ YORUM YAPMAYI YILDIZ BUTONUNA BASMAYI VE ÇOK SEVİLDİĞİNİZİ UNUTMANNNN. İYİ TATİLLERRRRRR.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dolunayın Uğultusu
Acciónİntikam uğruna kuvezde yerleri değiştirilen iki suçsuz bebek. Bebeklerden biri büyüyüp asker olursa ve bunu öğrenirse ne olur? Peki o asker hiçbir duygu hissetmiyorsa. Onun bir hastalığı var ve duyguları yok. Asker /aile kurgusudur.