Deniz şaşkınca kapının önünde durmuş ve bağıran kadına baktı. İlk önce ne tepki vereceğini düşündü. Ardından tam boğazını temizlemiş kadına cevap verecekti ki kadın o ufacık bedeni ile dev gibi olan Deniz'i kenara ittirip içeriye geçti.
''ABBOO! BU EV BOMBOŞ YA ANNEM!'' dedi kadın hayretler içinde. Deniz sakince kadına döndü.
''Daha yeni taşındım efendim. Tam yerleşemedim en kısa sürede yerleşeceğim.'' Dedi saygısından ödün vermeyerek. Bunun üzerine kadın gülmeye başladı. Deniz kadına bakıp kaşlarını çattı. Kadın lafa başlar başlamaz Deniz'in yüzü buruşru.
''ANAM BU BANA EFENDİM DİYO YA. TEYZE DE BANA KURBANIM TEYZE. SEVİNÇ TEYZE DE.'' Dedi kadın her cümlesinde olduğu gibi bağırarak.
***
''Bakın çocuklar sevinç teyzeniz ile ilk o zaman tanıştık. Tabi ilk zamanlar sevmemiştim kendisini ama.''
Sevinç şakasına Deniz'in koluna vurdu.''Yalan söyleme kız. Benim yemeklerim olmasa ölüverirdin orda. Pasaklı. Hangi ara büyüdün de bana laf yetiştiriysen anlamadım.'' Deniz gülerek sarıldı Sevinç'e.
''Ya Sevinç anneanne bize bu gün sarma yapar mısın çok güzel yapıyorsun da annem hiç yapamıyor.'' Dedi minik kız sonda annesine bakarak.
''Ayıp ediyorsun anneciğim ne de güzel yapıyorum işte.'' Dedi Deniz tripli bir tonda.
''Yoo en son yaptığında önce içini pişirmişsin sonra yaprağı sarmışsın. Yaprak hiç pişmemiş bile. Zaten ikiden fazlasını kaldıramadım.'' Dedi minik kız.
''YA tamam tamam. Anne hadi anlatmaya devam et.'' Dedi minik oğlan.
Kadın güldü.''Neyse anlatıyorum. Daha sonra...''
***
Deniz kadının ani çıkışı karşısında tekrar ve tekrar şaşkın bir biçimde kadına baktı. Kadın tekrar Deniz'i ittirdi ve bu sefer de mutfağa daldı.''DOLABIN BİLE BOM BOŞ NE YİCİSEN ANAM SEN.'' Dedi kadın aşırı yüksek tonu ile. Deniz sabrının son demlerinde karşın derince bir nefes aldı ve verdi.
''Bakın hanfendi birden kapımı çaldınız. Daha sonra bağırarak bir şeyler söylediniz cevap vermeme bile izin vermeden evime girdiniz. Bununla kalmayıp evimi karıştırdınız. Saygımı bozmuyorum ama bu bozmayacağım anlamına gelmez. Lütfen evimden çıkar mısınız?'' Dedi Deniz cümlesinin sonunda eli ile kapıyı işaret ederek. Kadın ilk bir duraksadı. Daha sonra tekrar güldü ve bu sefer sessiz bir biçimde konuşmaya başladı.
''Bildim gerildin sen gerildiiin. Hadi hadi sana şöyle bir çorba gaynatıverim hiçbir şeyciğin kalmaz.'' Dedi ve hızla evden çıktı. Deniz kadının bu umursamazlığı karşısında sinirle yüzünü sıvazladı.
''Allah'ım sana şirk de koşmadım ki neden beni bu tip kişilerle cezalandırıyorsun?'' Diye tavana bakarak ağlamaklı bir tonda konuştu Deniz.
Daha sonra mutfaktan çıkıp odasına girdi. Gerçekten ev bomboştu ve bir makarna onu gerçekten de doyurmazdı doyuramazdı. Siyah bir kot pantolon ve beyaz düz bir tişörtte karar kılarak üzerini değiştirdi. Üzerine siyah deri ceketini geçirip ayakkabılarını giydi. Araba anahtarını almamıştı çünkü yürümek istiyordu .
***
Yolda bulduğu ilk yere girmiş ve karnını doyurmuştu. Hem yeni yollar görmek hem de yediği yemeğin hazımsızlık yapmaması amacı ile farklı yerlerden yürüyordu. Tam tekrar farklı bir yola sapacaktı ki duyduğu ses onu bundan caydırdı.
''LÜTFEN YARDIM EDİN NOLUR'' ağlamaklı bir bağırıştı bu. Çok uzaktan gelmiyordu. Deniz hızla sesin olduğu yöne doğru koşmaya başladı. Yolun ikiye ayrıldığını görünce duraksadı. Birkaç saniye nefesini tuttu. Sol taraftan ses geliyordu. Hızla sesin geldiği yere doğru koşmaya başladı. Gördüğü görüntü karşısında duraksadı.
___________________________________________
GUZU GUZU GUZULAAARIM. BEN GELDİİM. YENICE BİR BÖLÜM. UMARIM BEĞENİRSİNİZ. BEĞENİRSENİZ MİNNİCİK OLAN YILDIZ BUTONUNA BASMAYI YORUM YAPMAYI VE ÇOK SEVİLDİĞİNİZİ UNUTMAAN.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dolunayın Uğultusu
Açãoİntikam uğruna kuvezde yerleri değiştirilen iki suçsuz bebek. Bebeklerden biri büyüyüp asker olursa ve bunu öğrenirse ne olur? Peki o asker hiçbir duygu hissetmiyorsa. Onun bir hastalığı var ve duyguları yok. Asker /aile kurgusudur.