Jungkook: Eve geçtin mi
Jimin: Evet
Jungkook: Eve gidince beni ara demiştim
Jungkook: Kalabalıktı, aklım sende kaldı
Jimin: Jungkook tanrı aşkına
Jimin: Şu an mesajlaşırken bile utanıyorum
Jimin: Biz resmen sarıldık
Jimin: Nasıl aramamı bekleyebilirsin
Jungkook: jimin
Jungkook: çok utangaçsın, bugün yanımda da öyleydin
Jungkook: hoşuma gitmiyor değil ama meraklandım çünkü telefonun kapalıydı
Jimin: şarjım bitmişti eve girer girmez taktım
Jimin: ve yine seni özledim
Jimin: ben seni beş dakika boyunca görmediğimde bile özlüyorum
Jimin: ne yapacağım böyle?
Jungkook: yanımdayken neden bu cesaretini göremiyorum
Jimin: çünkü buna alışmam zaman alacak
Jungkook: bende seni özledim
Jungkook: sahiden biz niye ayrıldık
Jimin: çünkü aynı arabaya binseydik garip olabilirdi :(
Jimin: Ve çok kalabalıktı
Jungkook: siktir etsene
Jungkook: doyamadım sana
Jungkook: akşam alayım mı seni be
Jimin: Jungkoook ㅋㅋㅋㅋㅋㅋ
Jimin: olur 🥹
~~
Az önce ona evimin adresini yollamıştım şimdi de montumu giymiş ve yatağımda oturmuş onun buraya gelmesini bekliyordum.
Heyecanımı hala daha üzerimden atabilmiş değildim. Alt dudağımda dilimi gezdirdim bu sabah yaşadıklarımızı düşünürken.
Aklımdan bana sarılırken ki dokunuşları geçerken kalbim yine hızlanmaya başladı. Biraz sonra beni alacağı gerçeği de bunu tetikliyordu.
Sadece utangaç olduğumu ben dile getiriyordum o belli etmemeye çalışıyordu ama yan yana geldiğimizde bana sarıldığında ki o ellerinin titremesi saniye saniye zihnimdeydi. Kalbinin hızlı atışları elimin hemen altındaydı.
Gülümsedim kendi kendime.
Telefonun ekranı yandığında elimde ki telefona baktım.
Jungkook: Aşağıdayım.
Hemen montumu aldıktan sonra üstüme geçirip aynanın karşısına geçtim. Makyajımı çıkarmıştım ama ben Park Jimin'dim. Her şekilde güzel görünebilirdim, şu an olduğu gibi.
Kendi egomu okşamaktan vazgeçip Jungkook'u bekletmemek adına hemen evin anahtarını kaptığım gibi dışarıya attım kendimi.
Hava güzeldi. Ilık bir rüzgar hakimdi ve geceyi aydınlatan ışıklarla güzel görünüyordu.
Jungkook'u siyah güzel bir arabanın önünde dikildiğini gördüğümde heyecanlı bir nefes bıraktım dışarıya, buna alışamayacaktım.
Arkasından yavaşça ona yaklaşırken o ellerini birbirine sürtüyordu. Evet, soğuk bir hava vardı. Ellerini birbirine sürtüp hafifçe üflediğini gördüğümde sessizce güldüm. Çok güzel görünüyordu. Haraketleri, tavırları.. Dağınık saçları bile.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
pose of idol
Fanfiction@j.m: Cevap vermeyeceğini ve mesajlarıma o kadar insan içinden rast gelmeyeceğini bile bile sana yazmayı seviyorum. @j.m: Çünkü beni mutlu ediyor. @j.m: Jungkook, @j.m: Seni seviyorum. @j.m: Ve bu bir hayranın bir idole duyduğu sevgiden daha farklı...