10. BÖLÜM: HANÇER

17.3K 1.9K 1.4K
                                    

İyi bayramlar!

"Seni çözmeye çalışırken çok uğraşacağım ama buna değecek

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Seni çözmeye çalışırken çok uğraşacağım ama buna değecek."

Kime, nasıl bir kötülük yapmıştım da kollarına düşmüştüm?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kime, nasıl bir kötülük yapmıştım da kollarına düşmüştüm?

As Valor Jarlan Sis'e dönüşerek insanların etrafını sarıp onları yok eden, görünmez ve dev bir köpeğe sahip, can yakan güzelliğine rağmen göz korkutucu bir adamdı. Teni buz gibiydi, kalbini buz kaplamış ve kanını dondurmuştu.

Bana iyi davranmıştı. Benimle ilgilenmiş ve yaralarımı sarmıştı. Daha fazlasını da yapmış, bir karşılık almadan gitmeme ses çıkarmamıştı ancak şimdi, ikinci defa kendimi onun yanında bulduğumda işler değişmişti. Onunla bir bağlantım olduğu söylentisi etrafa yayılmıştı ve ses çıkarmamasının aslında bir şans olduğunu fark etmem böylece olmuştu çünkü istemediği hâlde gitmeme izin vermeyecekti.

Buz gibi parmakları bacağımda, mor izin üstündeydi. Ufak bir dokunuşu bile tüm vücudumu titretirken yanında kalmak gibi bir seçeneğim olamazdı. Burada, ucubelerle dolu bu evde kalıp ne yapacaktım?

Annemin arkadaşının dikkatini çekmek için ortalığı birbirine katmıştım ama As'ın dikkatini çekmiştim. Ovid onun için önder demişti. Direniş'in önderiydi. Direniş Artevi Krallığını kurtarmak için oluşturulmuştu. Şu an bulunduğum ev, Direniş'ten insanlarla doluydu. Direniş normal değildi ama zaten Artevi Krallığı da öyleydi.

Orayla ilgili bildiklerim sınırlıydı. Krallığın bereketli toprakları vardı. Dört tarafı sularla çevriliydi. Dışarıya kapalıydı, halk topraklarına ve krallığa fazlasıyla bağlıydı. Başka krallıklarla iletişimleri yok denecek kadar azdı. Krallık neredeyse her kral öldüğünde başka bir aileye geçerdi. Tahtı hak eden kralın, oğlu çoğunlukla tahtı hak etmezdi.

Tahtı hak eden her zaman erkek de olmazdı. Bir kadın da tahtı hak ettiği takdirde kraliçe olurdu ve kendi kralını seçerdi. Seçtiği kralın yönetimde söz hakkı, kraliçeden fazla olmazdı. Tahtı kim elde etmişse krallığın sahibi oydu. Kral öldüğünde erkek ve kadın savaşçılar, prensler ve prensesler taht üzerinde hak sahibi olmak için yarışırdı. Yarışlar fiziksel gücü, zekâyı, becerileri ölçerdi. Yarışan savaşçılardan hayatta kalan yeni kral veya kraliçe olurdu.

TILSIM VE SİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin