"Kime, nasıl bir kötülük yaptın da kollarıma düştün?"
Büyük Cadı Avı'nda yakalanan Larina; ailesiyle birlikte yanmak üzereyken kendini yabancı bir evrende, bir yabancının kollarında bulur.
Kollarına düştüğü yabancı; yıkılmış Artevi Krallığının saklı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sis etrafımı sardığında hissettiğim acı, daha önce hissettiklerimle kıyaslanamayacak kadar kötüydü. Dayanılmazdı.
Dudaklarımı çığlık atmak için aralayamıyor, hareket edemiyordum ama kafamın içinde çığlıklarımsusmuyordu. As bana dokunduğunda tenime geçen soğukluğu bütün bedenimi kaplamış, dondurmuştu fakat acının ateşi beni yaktıklarında ayaklarıma ulaşandan daha sıcak, daha yakıcıydı.
As'ın sesi çığlıklarımın ardından zihnime ulaştığında beni parçalayanın da bir arada tutmaya çalışanın da o olduğunu anladım. "Geçecek." dedi ama hemen ardından ettiği küfür buna yeterince inanmadığını gösteriyordu. "Çok canın yanıyor, bunu biliyorum. Bunu hissediyorum, seni hissediyorumLarina. Seni etrafımda hissediyorum. Birazdan geçecek." Geçecek gibi değildi, yalan söylüyordu. "Yapmak zorundaydım."
Sözlerine odaklanamayacak kadar kendimden geçtim. Acı geçmedi ama ben kendimden geçtim.
Parçalara ayrılıyordum sanki.
İçten içe parçalanıyordum. İçimde bir şeyler yırtılıyordu.
Sesini tekrar duyduğumda bu sefer bana seslenmiyordu."Geç kaldım." diye tekrarlıyordu. Nedenine, nasılınaodaklanamadım.
Artık etrafımı sardığında ne hissedeceğimi biliyordum. Artık etrafını sardığı insanlara neler olduğunu biliyordum. Sis etrafını sardığı kişiyi birkaç saniyeliğine görünmez kılıyor, etrafından çekildiğindeyse yok ettiğini gözler önüne seriyordu. Sis etrafımdan çekildiğinde ölecektim.
Bunu nasıl arzu ediyordum. Ölmek, kurtuluşum olacaktı. Ondan da bu acıdan da kurtulacaktım.
Sis etrafımdan çekildiğinde acı da soğukluk da gitmedi. Bacaklarım tutmuyordu ama o soğukluk beni ayakta tutuyordu, bir yerimi hareket ettirebilsemkırılacaktım.
Artık ölmeliydim.
Kulaklarımdan, burnumdan, gözlerimden, dudaklarımın kenarlarından akan kanı hissedebiliyordum. Kanım neden akıyordu? Sis etrafını sardığı hiç kimsenin kanını akıtmamıştı. As cadı olduğum için bana daha fazlasını mı yapmaya karar vermişti?
