32. bölüm

1.1K 45 0
                                    

İsminizin anosundan sonra uçağa yetişebilmiştik. 

Ben yolculuğun çoğunu uyuyarak geçirmiş, 3 saatin sonunda Paris'e adım atmıştık.
İstanbul ve Fransa uçakla 3.30 dakikaymış.

Eve gidip, Emirin kolları arasında güzel bir uyku çekmek istiyordum.

Bulduğumuz taksiyle kalacağımız evin tarifini verdik.

Ben otelde kalırız diye düşünüyordum ama babam Fransa da evimizin olduğunu bugün söylemiş, ben şoke olmuştum. 

Her geçen gün beni şaşırtmakta üstlerine yoktu.

Eve ulaştığımızda, babamın haber verdiği bir adam karşıladı bizi.

"Çok uykum var." Diye esneyen Emir. Benim de esnememe sebep oldu.

"Benimde."

Ev şehir merkezinden biraz uzaktaydı. İki katlı, geniş bahçeye sahip.

"Bora Bey, arabanızı yarın getirtmemi istedi.  Temizlik yapıldı. Buzdolabı dolduruldu. İyi tatiller."

Ve hızla yanımızdan uzaklaştı.

Yorgunlukla üst kata çıkmış, odaları gezmiştim. Hangisi kimin odası bilmiyordum ama benim hoşuma giden bir odaya kuruldum.

"Bebeğim." Diye kafasını boynuma sokan Emir'e döndüm.

"Uyuyalım aşkım. Sana sarılarak uyumayı çok özledim."

***

"Bebeğim."

"Hı."

"Uyan artık. "

Gözlerimi tamamen açtığımda Emir burnumu öptü.

"Hadi kalk uykucu."

"Emir."

"Söyle yavrum."

"Ne yapacağız?"  Diye sordum yataktan kalkarken.

"Güzel bir kahvaltı yapalım, ardından seni sürprizin ile buluşturayım."

Hızla duşa girmiş, Emir'in yatağın üstüne bıraktığı kıyafetlerimi giymiştim.

***

"Tadını beğendin mi?"

"Bayıldım."

Yumurtalı kruvasan harika ötesiydi.

Emir ilk beni kahvaltı yapacağımız yere getirmiş, karnımızı doyurmuştuk. Şimdi ise Fransa sokaklarında el ele geziyorduk.

"Kendimi huzurlu hissetmem çok mu normal."

"Normal artık güzelim."

Eli çenemde, dudaklarıma küçük bir buse kondurdu.

Yürüdükçe yürüdük, her geçtiğimiz yeri hayranlıkla özledim. Güzel şehirdi, gördüğüm fareleri saymazsak.

Louvre Müzesi önüne geldiğimizde hayran bakışlarım onu buldu.

"Buraya ilk adımımızı attığımızda beri seni buraya getirmek istiyordum."

En çok görmek istediğim yerlerden biriydi.

Emir ile 15 yaşında kurduğumuz hayalerin gerçekleşiyor olması beni aşırı duygusallaştiriyordu.

Mona Lisa tablosunun önüne geldiğimizde tabloya o kadar dalmıştım ki Emirin bana seslenmesini çok geç fark ettim.

"Güzelim."

Bana seslenemsiyle ona döndüğümde elinde asla beklemediğim yüzük kutusu vardı.

"Emir." Gözlerim anında doldu.

BİRAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin